İlkadım İlçesi Cedit Mahallesi'nde oturan evli ve çocuğu bulunmayan Ş.G., geçen Temmuz ayında 14 yıllık eşiyle tartıştı. Eşinin kendisine hakaret etmesine dayanamayan Ş.G. polis merkezine gitti. Ancak eşinden şikayetçi olmadı. Buradaki polisler de Ş.G.'ye kadın sığınma evine gitmesini tavsiye etti. Bunun üzerine Ş.G., Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'ne bağlı kadın sığınma evine gitti. 3. günün gecesi yattıktan sonra susayan Ş.G., kalkarak alt kata indi ve yemek yenilen bölümdeki damacadan bir bardak su almak istedi. İddiaya göre güvenlik görevlisi N.Y., "Bu saatte burada olmamalısın. Su içemezsin" dedi. Aldığı cevap karşısında şaşkına dönen Ş.G., "Devletin suyu. Sen mi getirdin buraya?" diyerek su içmeye devam etti. Bunun üzerine N.Y., terlik fırlattı ancak isabet ettiremedi. Su içtikten sonra odasına çıkarak kanepeye uzanan Ş.G., bir bardak su için azar işittiğine üzülerek ağladığı sırada odaya 3 kadın girdi. Güvenlik görevlisi N.Y., kanepede uzanan Ş.G.'nin üzerine oturarak omuzlarına ve kalçalarına vurdu. Nefes alamayan kadın, güvenlik görevlisini üzerinden ittirerek kurtuldu. Daha sonra araya giren kadınlar kavgayı ayırdı.

MAĞDURDU SUÇLU OLDU

Sığınma evine çağrılan polis gelince, N.Y., kendisine hakaret edildiğini ve Ş.G.'nin gürültü yaparak huzuru bozduğunu söyleyip şikayetçi oldu. Ş.G. de güvenlik görevlisi kadının kendisini dövdüğünü söyleyerek doktor raporu alınmasını istedi. Ş.G.'yi kontrol eden adli tıp uzmanı, darp edildiği ve vücudunun çeşitli yerlerinde morluklar olduğunu belirten rapor verdi. Olay hakkında Cumhuriyet savcılığı soruşturma başlattı. Yapılan soruşturma sonucunda savcı, Ş.G.'nin ifadeleri doğrultusunda olaya tanık olan kişileri dinleyip darp olayı hakkında kovuşturmanın yer olmadığına karar verdi. Ancan Ş.G.'nin güvenlik görevlisine, "Seni öldürtürüm. Sen artık bittin, sen artık yaşamıyorsun, şişko patates. Benim kocamın karısı olsan seni zayıflatırdı" diye konuştuğunu ve bu nedenle basit yaralama, hakaret ve tedit suçlarından hakkında dava açtı.

KORKTUKLARI İÇİN OLAYI GÖREN KADINLAR FARKLI İFADE VERDİ

Kendisinin dayak yediğini ve bu olayın doktor raporuyla sabit olduğunu ileri süren Ş.G., "Haklıyken haksız duruma düştüm" dedi. Güvenlik görevlisi kadından orada kalan kadınların korktuğunu ileri süren Ş.G., "Yemekten sonra susadım. Su içmek için alt kata yemek yenilen yere gittim. Üçüncü gecemdi. Bir bardak su aldım. Tam bu sırada güvenlikçi kadın gelip buraya giremeyeceğimi ve su içemeyeceğimi söyledi. Ben de karşı çıktım. Bunun üzerine bana terlik fırlattı. Odama çıktım. Kanepeye uzandım ve eşime beni düşürdüğü durum için kızıp ağlıyordum. Bu sırada 3 kadın içeriye girdi. Kanepeden kalkamadan N.Y. üzerime oturdu ve her yanıma vurup sıkmaya başladı. Saçlarımı çekti. Nefes alamıyordum. Güçlükle fırlattım onu üzerimden bu sırada diğer kadınlar araya girdi" dedi.

Kendisinin güvenlikçi kadına bir şey yapmadığını söyleyen Ş.G., "Olaya tanık olan ve aynı odada kaldığım kadın bile korkusundan doğruyu söyleyemedi. Onlara hak veriyorum. Çünkü orada kalmak zorundalar" diyerek kovuşturmanın yer olmadığına dair verilen karara itiraz ettiğini söyledi. Hakkını sonuna kadar arayacağını dile getiren Ş.G., "Benim gidecek yerim vardı. Bu olaydan sonra çıkıp evime gittim. Sadece eşim biraz akıllansın iştemiştim. Ama orada kalmak zorunda olan kadınlar var" diye konuştu.



İA(MS/SS)