Mersin'de Mithatpaşa Mahallesi'nde oturan Saffet- Şerife Günay çiftinin iki oğlundan büyüğü olan kaynakçı Mehmet Günay, yaklaşık 3 ay önce merkezi Gaziantep'te bulunan Acersan Cebiler Alüminyum Fabrikası'nda işe girerek, Nasiriye Kenti'nde yapımı süren hastane inşaatında çalışmak üzere gitti. Önceki gün oğlunun kendisini telaşlı bir ses tonu ile aradığını göz yaşları içinde anlatan anne Şerife Günay şunları söyledi:

"3 ay önce Irak'a hastane yapımında çalışmak üzere gitti. Gittiği günden beni firma maaşlarını ödemiyor. Şu anda firmadan 6 bin lira alacağı var. Ancak ödeme yapmıyorlar. Önceki gün beni arayarak, 'Anne paraları yatıracaklar, git maaşımı çek' dedi. Bankaya gittim baktım para yatırılmamış. Kendisini arayarak paranın yatırılmadığını bildirdim. Daha sonra eve gittim kısa bir süre sonra yeniden beni arayarak, 'Anne bizi rehin aldılar, biz çok kötü durumdayız. Bizim paramızı da vermiyorlar. Şirket yetkilileri diyor ki, 'Bizi eğer sıkıştırırsanız sizi askerlerin önüne atarız, zaten vizeniz bitmiş. Size Allah bilir ne yaparlar' diye tehdit ediyorlar' dedi."

Oğlu ile sık, sık telefonla görüştüğünü de anlatan anne Şerife Günay, "Bana konsolosluk ile ile görüştüğünü söyledi. Ancak, ben oğlumun hayatından endişe ediyorum. Oğlum, dışarıya çıkartılmadıklarını da söyledi. Tek isteğim bir an önce oğlumun kurtarılmasıdır. Yetkililerden temennim budur. Yardım edin bize. Çocuğum 7- 8 aylık nişanlı. Geldiğinde de düğününü yapacaktık" diye konuştu.

Gözü yaşlı anne gazetecilerle konuştuğu sırada telefonla oğlunu arayarak bir süre görüştü. Telefonun açık megafonundan konuşan Mehmet Günay, "Bir ay daha çalışmamızı istiyorlar. O zaman da alacaklarımız çok olacak. Durum ve şartlar ve imkanlar çok kısıtlı" diye seslendi.



AEŞ(OA/COŞ)