SDÜ Biyofizik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Nazıroğlu başkanlığında, Tıp Fakültesi öğrencileri Süleyman Kozlu ve Emre Yorgancıgil ile öğretim üyeleri Yrd. Doç. Dr. Cihangir Uğuz ile Psikiyatri Anabilim Dalı'ndan Uzman Dr. Kadir Karakuş, gülyağının depresyona etkileri konusundaki çalışmalarına 2 yıl önce başladı.

Deneysel depresyon modelinde gülyağının etkisini araştıran ekip, 32 fareyi 8'erli gruplar halinde 4'e ayırdı. Belli bir düzeyin üzerinde gürültü yapılarak, bir süre sonra da altlarındaki odun talaşı ıslatılarak farelerin depresyona girmeleri sağlandı. Farelerin depresyona girmeleri için 4 hafta çalışıldı. Yapılan deneyde, depresyona giren farelerin beynindeki oksidan maddelerin arttığı, antioksidan maddelerin azaldığı görüldü.

Depresyona giren, stres düzeyleri artan farelere daha sonra ayrı gruplar halinde, kimi gruplara ağızdan, kimi gruplara koku yoluyla, kimi gruplara da buharlaştırma yöntemiyle gülyağı verildi. Deney sonunda farelerin beyin örnekleri alınarak analizler yapıldı.

Yapılan yeni analizlerde, gülyağı buharına maruz bırakılan farelerin beyninde strese yol açan oksidanlar azalırken, stresi önleyici antioksidanların arttığı gözlemlendi. Gülyağı buharı verilen gruptaki farelerin, depresyonda iyileşmeyi gösteren şekerli su tüketiminde azalma meydana geldiği de saptandı. Deneyde, ağız yoluyla gülyağı verilen farelerde iyileşme görülmediği, dolayısıyla gülyağını ağızdan vermenin faydası olmadığı belirlendi.

SDÜ'den Prof. Dr. Nazıroğlu ve ekibinin yaptığı çalışmanın sonuçları, Amerika Birleşik Devletleri'nde basılan ve saygın bilimsel dergiler arasında gösterilen Journal of Natural Medicine (Doğal Tıbbi Bitkiler Dergisi) dergisinde geçen aylarda yayımlandı.

GÜLYAĞI STRESE AZALTIYOR

SDÜ Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Nazıroğlu, stresin 'asrın vebası' olarak da tanımlanan bir hastalık olduğuna işaret etti. Strese, psikolojik olayların yanı sıra, tütün kullanımı, otomobillerin egzozlarından çıkan gaz ve elektromanyetik radyasyon gibi unsurların da neden olduğunu anlatan Prof. Dr. Nazıroğlu, şu bilgileri verdi:

"Bütün bu olaylar sonucunda vücutta serbest oksijen radikalleri ismi verilen zararlı ürünlerin üretimi artmaktadır. Bu ürünlerin vücuttan uzaklaştırılmasında antioksidan ismi verilen yararlı maddeler rol oynamaktadır. Başta yeşil sebzeler ve zeytinyağı gibi yağlı ürünler antioksidan bakımından zengin olmasına rağmen, gülyağı antioksidan içerik bakımından daha zengindir. Gerek psikolojik ve gerek çevresel stres durumlarında, serbest oksijen radikallerinin üretiminin arttığı bilinmektedir. Psikolojik stres sırasında gülyağının hem ağız hem de koku şeklinde alımı faydalı olacaktır."

Prof. Dr. Nazıroğlu, 2 yıl süren araştırmalarında gülyağının buharlaştırılarak farelere verilmesi sonucu, stresin azaldığına yönelik tespitleri bulunduğuna dikkati çekerek, "Araştırmamız saf gülyağının buhar şeklinde, örneğin burun civarına sürülerek kullanılmasının stres tedavisinde faydalı olacağını ve psikolojik rahatlama sağlayacağını ortaya koydu" dedi.



ME(SU/SS)