Göçük, önceki gün saat 19.00 sıralarında Bölüm Mahallesi Yayla Caddesi'nde Ufuk G.'ye ait evin bahçesindeki kaçak maden ocağında meydana geldi. Girişten yaklaşık 10 metre ileride tavan çökmesi sonucu oluşan göçükte evli ve 2 çocuk babası Şenel Biçici mahsur kaldı. Ocakta çalışan diğer işçiler, gece yarısına kadar yaptıkları çalışmada Şenel Biçici'ye ulaşamayınca polise haber verdi ve Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Tahlisiye (Kurtarma) ekibinden yardım istendi.

TTK ekibi, üzeri çinko, kenarları tahta ve brandayla kapatılarak garaj gibi yapılan kulübeden girilen ve bu şekilde kamufle edilen ocakta çalışma başlattı. İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü'nün de desteği ile yapılan çalışmalar, tavandaki toprak kayması nedeniyle güçlükle yürütüldü. Ayrıca ocak girişinin de dar olması, çalışmaları güçleştirdi.

38 SAAT SONRA CESEDİ ÇIKARILDI

Yapılan çalışmalar sonucunda bugün saat 09.00 sıralarında Şenel Biçici'nin cesedine ulaşıldı. Ocaktan çıkarılan Biçici'nin cesedi, Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Cesedin, ambulanstan morga götürülmesi sırasında ağabeyi Salih Biçici, "Kardeşim benim" diyerek gözyaşı döktü. Günlük 50 lira yevmiye karşılığında çalıştığı belirtilen Şenel Biçici'nin cenazesinin, otopsinin ardından toprağa verileceği belirtildi.

TTK KURTARMA EKİBİNE TEPKİ

Yakınları, kurtarma çalışmasının uzamasına tepki gösterdi. Şenel Biçici'nin eniştesi 40 yaşındaki Kadir Eği, TTK ekibinin kurtarma çalışmaları sırasında kendilerinden, kazma, kürek gibi malzemeler istediklerini ileri sürerek, şöyle dedi:

"Bizler de madenciyiz. Böyle şey mi olur? Gelmiş, kazma- kürek istiyor bizden. Sen oraya geliyorsan, hepsini getirmek zorundasın. Ben gecenin 2'sinde nereden malzeme bulayım sana? Sabah onları ikna edip ocağa biz girdik, biz çıkardık. Bizim adamlarımız olmasa 1 haftada çıkaramazdık. Baştan bizim girmemize izin verselerdi daha önce çıkarırdık."

Küçüklüğünden bu yana madencilik yaptığını belirten 24 yaşındaki Yusuf Eği de "Ne kürekleri, ne kazmaları var, hiçbir şey yok. Dayımızı biz kurtardık. 'Su var' diye içeriye girmiyorlar. Ufacık taş düşüyor geri kaçıyorlar. Biz zehir gibi çalıştık orada" dedi. Yusuf Eği, ocak sahibi ile diğer çalışanların göçüğün hemen ardından polise haber vermemesine de tepki gösterdi. Yusuf Eği, "O gece saat 23.00'e kadar, 'Beni kurtarın' diye bağırmış dayım. Ama onlar kimseye haber vermemişler ve sonra çekip gitmişler. Ocak sahibi ortada yok" diye konuştu.

TTK Karadon Müessese Müdürlüğü İş Güvenliği ve Eğitim Şube Müdürü Murat Taşçı ise iddiaların doğru olmadığını belirtti. Taşçı, "Tahlisiye ekibimiz orada canla başla çalıştı. Bütün araç ve gereçleri de yanlarındaydı. Öyle bir şey olabilir mi?" dedi.

Ocak sahibi Ufuk G.'yi gözaltına alan polis, olayla ilgili soruşturmayı sürdürüyor.



GG(EE/BT)