Selendi’ye bağlı Rahmanlar Köyü’nde yaşayan 48 yaşındaki Hüsnü Köse, 13 Mart 2011 tarihinde, komşusu Fadime Başyiğit’i evlerinin ahırında yerde hareketsiz şekilde görüp, yakınlarına haber verdi. Selendi Devlet Hastanesi’ne kaldırılmak istenen Başyiğit, yolda yaşamını yitirdi. Kalp krizinden öldüğü sanılan Başyiğit’in cesedi kesin ölüm nedeninin tespiti için otopsi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumu Morgu’na gönderildi.

Adli Tıp, kadının iple boğulma neticesinde öldüğünü belirledi. Bunun üzerine jandarma soruşturmayı bu yönde derinleştirip, Başyiğit’in eşi A.B. ve askerden 6 ay önce gelen oğlu 22 yaşındaki Bircan Başyiğit’in de aralarında bulunduğu çok sayıda yakının ifadelerine başvurdu. Bircan Başyiğit, ifadesinde annesini ahırda iple tavana asılı bulduğunu, intihar ettiğinin bilinmemesi için boğazındaki ipi kestiğini söyledi. Bircan Başyiğit, ahırda yaptırılan tatbikatta, ipi sakladığı yeri de gösterdi. Selendi Cumhuriyet Savcılığı, olayla ilgili takipsizlik kararı verdi.

Jandarma, takipsizlik kararına rağmen, olayda kullanılan ipin 70 kilo ağırlığındaki bir kadını taşımayacağı düşüncesinden yola çıkarak işin peşini bırakmadı. 21 ay boyunca pek çok kişinin ifadesine yeniden başvuruldu. İfadelerine başvurulan bazı kişilerin ilk ifadeleriyle çelişmesi şüpheleri intihar ettiği ileri sürülen Başyiğit’in eşi A.B. üzerinde toplandı. Tekrar ifadesine başvurulan A.B., eşini iple boğup öldürdüğü, ardından da iple asarak intihar süsü vermeye çalıştığı kanaatine varılıp, dün gözaltına alındı. Kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmeyen A.B., sevk edildiği adliyede “kuvvetli suç şüphesi' ile tutuklandı.