Ateş yakanlar, grup grup halay çekenler, türkü söyleyenler, davul-zurnacıları arayıp "Hemen gelin Newroz başladı" diyenler. Sahneyi merak edenler, şimdiden protokole sızmak için kılı kırk yaranlar, bütün girişleri zorlayanlar. O ünlü Diyarbakır şivesiyle "Sahnenin arkasında saklanırık, ma ne olmuş? Sabahleyin kimsenin ruhu duymaz" diyen gençler. Termosları kapıp çay, kahve, su satmaya başlayan çocuklar.
Alelacele sarı-kırmızı-yeşilli "Newroz pîroz be" atkılarını, puşularını İstanbul'da basıp gece gece meydana ulaştıran, ilk tezgahı açan 'fırlama tüccarlar'. Batıdan kalkan uçakların kapısında bekleyip "Eğer bugün acil işiniz yoksa yarın uçabilir misiniz?" deyip yüklü para teklif eden gazeteciler... Dolup taşan oteller, restoranlar, yüzü gülen taksiciler. Kısacası bugün Amed Newrozu’nda herkese 'ekmek' var.
Meydanı aydınlatan rengarenk ışıklar, yüzlere vuran gölgeler aslında yarının da habercisi. Dev sahnenin kurulduğu bu meydan, 136 dönümlük başı sonu görünmeyen bir arazi. Burası Diyarbakır, büyüyüp taşmadan önce verimli bir buğday tarlasıydı.
Son 8 yıldır da yüz binleri buluşturan dev bir özgürlük meydanı. Bugün, yani 21 Mart 2013'te, saatler sonra ise bu meydan belki de yeni gün 'Newroz'dan Kürdistan ve bölge tarihinde yeni bir dönemin kapısını aralayacak.
Amed'de Meteroloji Müdürlüğü bugünkü hava durumunu 19 derece ve "Gün boyu bol güneşli ve açık" şeklinde tahmin etti. Ama kimilerine göre bu tahminde müdürlüğü arayıp "Bakın sakın hava tahmini doğru verip" diyen telefonlar etkili olmuş.
Zira kimilerine göre İstanbul'daki Newroz günü için "yağmurlu" deyip tahmin çıkmayan Meteroloji Müdürlüğü bilerek manipüle etmişti. Amedliler bu ayrıntıyı bile düşünmüş ve günler öncesinden doğru hava tahmini için hareket geçmişler.
Diyarbakır'da Newroz'a saatler kaldı, ilk gruplar meydana yerleşti, kent güzel ve güneşli bir güne hazırlanıyor.
