BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin Tunceli il kongresine katıldı. Dersimlilerin (Tunceli) çekirdekten yetişen usta bir politikacı olduğunu söyleyen Demirtaş, "Dersim halkı, 'ustalık dönemini yaşadıklarını' iddia edenlere, bu politik duruşuyla büyük dersler vermiş bir halktır. Köleliğin, esaretin, teslimiyetin dayatıldığı bu coğrafyada, Dersim halkı fırsatı her eline geçirdiğinde, zulme karşı isyan bayrağını yükseltmiştir. Bu nedenle korkuyorlar. Dersim'de alevlenen bu isyan duygusunun alevlenerek, her yana yayılmasından korktukları için telaşlıydılar" dedi.

Demirtaş, Dersim'deki trajediyle artık yüzleşilmesi gerektiğini belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Dersim'e ilişkin özrünün, Dersim katliamının üstünün nasıl örtüleceğinin mesajı olduğunu ileri sürdü. Demirtaş, "Dersim katliamı sadece Dersimle sınırlı kalmamıştır. Ağrı'dan Zilan'a, Sivas'tan Koçgiri'ye, tüm coğrafyayı kasıp kavuran ve bir bütün olarak Kürt halkını hedefleyen, senaryoların bir parçasıdır" dedi.

Dersim'in yaşadığı trajediyle yüzleşilmesinin koşulu, hükümetin elindeki tüm belge ve bilgileri tüm çıplaklığıyla açıklamasını olduğunu söyleyen Demirtaş, "Asıl yüzleşme ise Dersim halkının tüm özgürlüklerinin anayasal güvenceye alınmasıyla olur. Ancak bu şekilde geçmişle yüzleşilebilir" dedi.

Demirtaş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın BDP'nin ortaya koyduğu projeleri görmezden geldiğini ve sanki ortada bir proje olmadığı şeklinde yaklaştığını ileri sürdü. Demirtaş, "Başbakan gündem saptıran, çarpıtan bir pozisyonla siyaset yapıyor. İnsanlar ölüyor, gençler ölüyor. Bu gençler vatan için ölmüyor, AKP için ölüyorlar. Çünkü barış bir nefes uzaktayken, AKP bunu sağlamayarak, ölümlere neden oluyor" dedi.

Annelere seslenen Demirtaş, "Sizin çocuklarınız AKP'den daha değerlidir. Herhangi bir partiden daha değerlidir. Çocuklarınızın bu savaşta kurban edilmesine izin vermeyin, Başbakan ve bakanların koltuğu sağlam olsun diye bu gençler ölmek zorunda değil, barış çok mümkündür bir halk sadece kendi diniyle kendi kültürüyle kendi ana diliyle kendi anavatanında yaşamak istiyor. Eğer, Başbakan samimi olsaydı yüz yıllık bu sorunu müzakere ederek konuşma yöntemini seçerdi ya da başlamış olan müzakereleri İmralı'da sayın Öcalan ile Oslo'da, Kandil ile başlayan müzakereleri devam ettirebilirdi. Şimdi Başbakan diyor operasyonlar durmayacak, peki öldürdüğün kimin evladı? Öldüren kimin evladı? Sen kimin evlatları üzerinde kimin politikasını yürütüyorsun" diye konuştu.

Şırnak'ın Uludere İlçesi Irak sınırındaki hava operasyonunda 34 kişinin ölümünü gündeme getiren Demirtaş, Başbakan Erdoğan'a sert eleştirilerde bulundu. Demirtaş, "Sen tarih karşısında zaten mahkum olmuş bir Başbakansın. Sen tarih karşısında zaten mahkum olmuş bir Başbakansın. Uludere katliamının mahkumiyetini boynuna asılmış bir Başbakan olarak tarihe geçmiş bir Başbakansın. Bu sıradan bir olay değil, Dicle Nehri'nde ya da Munzur kıyısında 34 kuzu kaybolmadı" dedi.