Konya'da bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, memleketi Taşkent İlçesi'ne bağlı Çetmi Beldesi'nden düzenlenen 18'inci Geleneksel Çetmi Şenliği'ne katıldı. Burada yaptığı konuşmasında Arakan'a gitmesini eleştiren gazeteci yazarlara tepki gösteren Davutoğlu, ' Şimdi, öyle güzel, öyle coşkulu karşıladınız ki, o gazete köşelerinde İstanbul'da bazen sırça saraylarda, köşklerde oturanlar ve oradan ahkam keserek bu milletin aşkını, azmini anlamayanlar, keşke şu küçük Çetmi'nin, imkanları kıt ve onurlu Çetmi'nin insanlarının bizi karşılarken 'Arakan sizinle gurur duyuyor' sesini duyabilse. Emin olun küçük güzel Çetmi’ye girerken nasıl coşkuyla karşıladınız, nasıl kucakladınız,  Arakan’da da öyle karşılandık. Nasıl siz, bizi muhabbetle karşıladıysanız, onlarda aynı muhabbetle asırlardır süren bir hasretin bitmesinin aşkı ile bize sarıldılar. Biz o aşkın gereğini yaptık. O aşkın gereğini yapmaya da devam edeceğiz. Çetmi’nin yüreğin ateşinin yandığı gibi, o sırça saraylarda oturup da 'Arakan'a sessiz kalın' diyenler, 'Suriye'ye sessiz kalın' diyenlerde bunu hissetseler'' dedi.

'MAYAMIZDA TORASLARIN MAYASI VAR'

"Bizim mayamızda bu toros dağlarının mayası var" diyen Bakan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bizim mayamızda başı dik, onurlu dağların mayası var. Kim ne derse desin, bizim hiçbir zaman bu dik duruşumuzdan vazgeçtiğimizi görmeyeceksiniz. Sizler, bu yörenin, o yiğit insanları Arakan’a gitmemizi istiyor musunuz? Kerkük’e gitmemizi istiyor musunuz? Suriye’deki bayram yapamayan mazlumlarla, kader birliği yapmak istiyor musunuz? Onlarla ağlamaya onlarla gülmeyi, Halep’de yiyecek bulamayan çocuklar için gece gündüz çalışmamızı istiyor musunuz? (Şenliğe katılanların tekbir getirmesi üzerine) İşte Anadolu’nun sesi bu. Biz bu sese kulak verdik. Mademki Anadolu insanı, mademki bu milletin mahşeri vicdanı yanımızdadır, kim ne dersin bizim başımız eğilmez. Kim ne derse desin azmimiz de, kararlığımızda bir eksilme olmaz.''

HD(İA/SSA)