ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, Anafartalar Kampüsü Eğitim Fakültesi Dekanlığı Salonu’nda düzenlediği 2012 yılı değerlendirme toplantısında ODTÜ'de yaşanan olaylarla ilgili de açıklamada yaptı. Rektör Laçiner, geçmiş yıllarda üniversitelerin, öğrenciler arasındaki kutuplaşma ve şiddet içeren protestolardan çok çektiğini belirterek, “27 Mayıs askeri darbesini hazırlayan, ülkenin başbakan ve bakanlarının idamına kadar götüren olayların en önemli nedenlerinden biri de üniversitelerimizde yaşanan şiddet oldu. Gençlerimizin heyecanı ve iyi niyeti bazı mihraklar tarafından istismar edildi. Gençler çarpıştırılarak ülkenin gelişmesi, kalkınması, barışı ve huzuru bozuldu. Bu konuda Türkiye yeterince tecrübeye sahip” dedi.

AÇIKLAMALAR, GEÇMİŞTE YAŞANAN OLAYLARIN TEKRAR ETMEMESİ İÇİN UYARIDIR

ÇOMÜ dahil çeşitli üniversitelerin ODTÜ’deki olaylarla ilgili kaygılarını dile getirdiğini belirten Prof. Dr. Laçiner şunları söyledi:

“Ne yazık ki bazı basın yayın organları meseleye farklı açılardan, kanaatimce doğru olmayan bir açıdan bakıp, olayları diğer üniversitelerin açıklamalarını sanki ODTÜ'yü kınama veya eleştirme olarak yansıtmışlardır. Bu açıklamaların hiçbiri ODTÜ'ye bir eleştiri veya kınama içermemektedir. Tam tersine ODTÜ bu ülkenin gözbebeği üniversitelerinden biridir. Onun iyi olması bizim iyi olmamız anlamına gelir. Bu açıklamalar geçmişte yaşanan ve tekrarını hiçbirimizin istemediği olayların cereyan etmemesi için bir uyarıdır. Üniversitelerin böyle bir sorumluluğu da vardır. Ne yazık ki bazı kişi ve gruplar kendi beceriksizlerini öğrenciler üzerinde rant devşirerek kapatmaya çalışıyorlar veyahut da radikal, marjinal hiçbir seçimde oya dönüştüremeyecekleri ideolojilerini ülke insanlarını çarpıştırarak siyasi ranta çevirmeye çalışmaktadır. Türk gençleri de Türk bilim insanları da Türk üniversiteleri de artık yeterince tecrübeye sahiptir, buna müsaade etmez. Bu bilinç ve farkındalığı arttırabilmek için bu açıklamaların yapıldığını düşünüyorum. En azından bizim üniversitemizin meseleye yaklaşımı böyledir ve böyle görülmesini de arzu ederiz.”

ÇOMÜ ASLA SİYASİLEŞTİRİLDİĞİ GÜNLERİNE GERİ DÖNMEYECEK

Prof. Dr. Sedat Laçiner, kendisine ve üniversiteye yönelik bazı kesimlerce yapılan eleştirilere de yanıt verdi. ÇOMÜ olarak Çanakkale halkı ile kucaklaştıklarını ifade eden Prof. Dr. Laçiner, bundan rahatsız olanlar ve geçmişi özleyenlerin olduğunu savundu. Mevlana'nın “Artık yeni şeyler söylemek lazım” sözünü hatırlatan Prof. Dr. Laçiner, ÇOMÜ'nün artık Çanakkale'nin gelişme lokomotifi olduğunu ve bu lokomotifi hiç kimsenin durduramayacağını belirtti.

Prof. Dr. Laçiner konuşmasına şöyle devam etti:

“Üç kişinin bir araya gelerek kurduğu dernekler veya siyasi yelpazenin en uç noktasında kendisine militan roller benimseyen başarısız yapılar Çanakkale'nin çıkarlarına zarar vermek pahasına kentin kalkınma ve gelişme motoru olan ÇOMÜ'ye saldırmaktan bir an önce vazgeçmelidir. Korkunun ecele faydası yoktur. Çanakkale parlak bir geleceğe doğru yol alırken ya çözümün ve gelişmenin parçası olacağız ya da rüzgara karşı yol almaya çalışan yelkenli gibi sadece kendimizi kandıracağız. Bizler bulunduğumuz makamın sonsuz olmadığının bilincindeyiz. Burası emanettir. Saltanat makamı değil, hizmet makamıdır. Bizler devlet memuruyuz. Devletimizin ve halkımızın memuruyuz. Hizmet etmek tek görevimiz. Yani bilimin, eğitimin ve milletin hizmetindeyiz. Hizmetkarız. Bundan daha fazlası değiliz. 19 ay boyunca Çanakkale'ye ve ÇOMÜ'ye arkadaşlarımla hizmet ettik. Bundan sonraki 29 ayda da aynı bilinç ve hassasiyetle görevime devam edeceğim. Hiçbir baskı ve saldırı bu kararlılığımızdan bir adım dahi geri adım attıramaz. Görevden kaçmak gibi bir huyum yoktur. Gerekirse daha az uyuruz, özel hayatımıza daha az vakit harcarız ama emanete asla hıyanet etmeyiz, işimize bakarız. Kim ne derse desin, bu kervan yürüyecektir. Bundan sonra ÇOMÜ asla siyasileştirildiği günlerine geri dönmeyecektir. ÇOMÜ'de sadece kuruma, bilime ve daha iyi bir eğitime sadakat ve liyakat olacaktır. Bizim için kin ve nefretini sokaklara taşıyan, şahsımıza iftira atan, hakaret edenler değil, ÇOMÜ'lü öğrencilerin gözlerindeki pırıltı önemlidir. Laboratuvarda deneylerini başarıyla tamamlayan meslektaşlarımızın mutluluk ve huzuru önemlidir. Bizim için küçük bir azınlığın değil, ÇOMÜ'nün ve Çanakkale'nin huzuru önemlidir. Allah'a bin şükürler olsun ki bu konuda içimiz rahattır. ÇOMÜ yöneticileri olarak bizler kindar değiliz, hiç kimse ile kişisel sorunumuz olamaz. Biz hizmet adamıyız. İyiliğin yok olmayacağına inanırız. Bugüne kadar çok küfür ve hakaret yedik. Ancak halka ve Hakka hizmet yolunda bunlar ne yazık ki Türkiyemizde sıradan karşılanıyor. Eğer hezimet etmenin bedeli aşağılanmak, eziyet edilmek, hakaret edilmek ve iftiralara uğramaksa buna da göğüs gereceğiz. Hakkı tutup kaldıracağız. Çünkü Çanakkale ve ÇOMÜ en iyisine layık.”