Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Türkiye Komitesi'nin tutuklu yargılanan gazeteciler Nedim Şener, Ahmet Şık, Sait Çakır ve Coşkun Musluk'un tahliye edilmesinin memnuniyetle karşılandığı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:


"Ancak bu memnuniyet, IPI 2010 Dünya Basın Özgürlüğü Kahramanı Şener'in, salt gazetecilik faaliyetlerinden ötürü 375 gün hapiste tutulduğu gerçeğini değiştirmediği gibi, cezaevindeki 100 kadar meslektaşının serbest kalmasını da sağlamıyor. Türkiye, bir demokrasiye yakışmayan bu manzara ile hâlâ 'dünyanın en çok gazeteci hapseden ülkesi' unvanını koruyor. Tutuklanmasının öncesinde, Hrant Dink cinayetiyle ilgili olarak yazdığı kitap yüzünden yargılanan; telefonlarının dinlendiğini ve sürekli takip edildiğini, üstelik bu durumdan devlet görevlilerinin de haberdar olmasına rağmen gerekli denetim mekanizmalarının çalıştırılmadığını söyleyen Şener'in, tahliyesinin ardından mesleğini demokratik bir ülkede olması gerektiği gibi özgürce yapıp yapamayacağı da, mevcut şartlarda bir muamma. Bugünkü buruk memnuniyetimizin, demokrasimiz ve mesleğimiz adına gerçek bir mutluluğa dönüşmesi için gazetecilik faaliyetlerinden dolayı tutuklanan tüm meslektaşlarımızın serbest kalması ve mesleklerini özgürce yapabildikleri bir ortamın tesis edilmesi gerekiyor. Bu açıdan sorumluluk, siyasi iktidara aittir. Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Yasası'nda gerekli değişiklikler derhal yapılarak, ifade özgürlüğünün, dolayısıyla demokrasinin önü açılmalıdır. Unutulmamalıdır ki, özgür basın ancak özgür gazetecilerle gerçekleşebilir"