"Emile Zola, Dreyfus davasında adalet için verdiği büyük savaşı anlatırken, 'Kara güçlerin baskısı altında, onunla birlikte tüm halk acı çekiyordu. Onu kurtarmakla, şimdiye dek feda edilmiş olan tüm ezilmişleri kurtarıyorduk' diyordu. Milliyetçiliğin ve militarizmin kurban olarak seçtiği yüzbaşı Dreyfus gibi, adalet ve ezilen halkarın kurtuluşu için verilen mücadelede yaşamları, gelecekleri ve düşünceleri rehin alınan meslektaşlarımızın yokluğunda avukatlar gününü kutluyoruz. 28 Ekim ve 22 Kasım 2011 günü sabaha karşı evleri ve işyerleri basılarak, gözaltına alınan 41 meslektaşımızdan 37'si halen tutukludur. Tüm aşamaları hukuka aykırı şekilde yürütülen operasyonda, avukatların evlerinde ve işyerlerinde usulsüz aramalar yapılmış, avunma belgelerine el konulmuş, müvekkilleri ile görüşmeleri dinlenmiş ve müvekkillerine yaptıkları hukuki yardımlar suçlama olarak kendilerine yöneltilmiştir. Abdullah Öcalan'ın avukatlığını üstlenmeleri suç olarak görülmüş ve soruşturmanın temel nedenini oluşturmuştur."


TUTUKLU AVUKATLARI ZİYARET EDECEĞİZ


İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal da, şunları söyledi:


 "Savunma bu haldeyken, yani avukatın fiziksel varlığına dahi tahammül gösterilemiyorken, fiziki anlamda da, manevi anlamda da baskı ve saldırı altındayken, yargı bağımsızlığı tamamen yok edilmişken, özel görevlendirilmiş mahkemeler başka amaçlara hizmet ederken gerçekten, o anlamda kutlanacak bir şey yok. Şunu kimse unutmasın, avukat aslında yargı içinde doğrudan doğruya halkın temsilcisi. Pek çok meslektaşımız şu anda tutuklu bulunuyor. Bundan dolayı da açıkçası çok kutlanacak bir şey yok. Biz bu haftayı, 5 Nisan'ı yeme-içme haftası oalrak düşünmüyoruz. Aslında 1 Mayıs'ın bize olan yansımasıdır diye düşünüyoruz. 5 Nisan bir direniş günü ve haftası olmalıdır. Biz de bu çerçeveden baktık. Bugün ve yarın tutuklu bulunan bütün meslektaşlarımızı Baro olarak ziyaret ediyoruz. Bugün Kandıra'ya gideceğiz. Yarın da Silivri, Metris. Tabi burada hiç bir siyasi görüş ayırımı yapmaksızın bütün meslektaşlarımıza sahip çıkmak ve onlara yönelen saldırılara göğüs germek ve kınamak gerekiyor. Dolayısıyla biz de bunu yapıyoruz ve yapacağız. Böyle bir ortamda, zor şartlarda görevini yapmaya çalışan her bir avukat esasen bir hukuk savaşçısı ve kahramandır. Onlara şükranlarımızı sunuyoruz" diye konuştu.


Grup açıklamanın ardından olaysız dağıldı.


DG-YK (MK)