Atalay, Ankara'da, Stratejik Düşünce Enstitüsü'nde düzenlenen 'Türkiye'nin Demokratik Dönüşümü' başlıklı panelin açılışına katıldı. Açılışta yaptığı konuşmasında,

"Darbelerin dayanağı olarak kullanılan antidemokratik maddeler mevzuattan temizlenecek" diyerek şunları kaydetti:

"Siyaset üstü bir mesele olarak terör ve irtibatlı konularda bütün siyasal partilerimizle, sivil toplum örgütlerimizle, milletimizle azimli, etkin, sonuç alıcı ve kararlı bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Sayın Başbakanımızın da vurguladığı gibi, ülkemizin, milletimizin menfaati için gerekli adımları tereddüt etmeden atmaya devam edeceğiz. Akan kanıdurdurmak, bu yakıcı sorunu sonlandırmak için kiminle görüşülmesi gerekiyorsa, hangi adımın atılması gerekiyorsa, hangi araçların, mekanizmaların devreye sokulması gerekiyorsa uygun zaman ve zeminde gerekli kararları almakta tereddüt göstermiyoruz ve göstermeyeceğiz. Bu konuda muhalefetle daha yoğun bir paylaşımı arıyoruz. Sivil toplumla görüşmelerimiz devam ediyor. Çok yakın günlerde, Başbakanımızın başkanlığında Doğu ve Güneydoğu'daki ticaret odaları ve borsa başkanlarıyla bir araya geldik, dinledik ve görüşmelerimiz oldu. Bu manada görüşmelerimiz sürüyor. Bu konuda hep şunu ifade ediyorum; terörle ilgili konuda bütün enstrümanları gözden geçiriyoruz. Bütün enstrümanları birlikte, ayrı ayrı devreye sokuyoruz, sokacağız. Bu manada hem uluslararası konjonktürü kolluyoruz hem irtibatlı devletlerdeki durumları yakın takip ediyoruz. Bu konu bizim elimizdeki halen en önemli konu diye ifade ediyorum."

"ANADİLDE SAVUNMA SORUN OLMAKTAN ÇIKACAK"

Atalay, "Türkiye'nin demokrasi standardını yükseltmeyi ve terörü minimize etmeyi amaçlayan 'Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ni kararlılıkla sürdüreceğiz. Bu konuda toplumda bazen tereddütler oluşabilir" dedikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü:

"28 Temmuz 2009'da, sürecin fiilen başlatıldığı günden bu yana çok adım atıldı. Kararlılığımızı sürdüreceğiz. AK Parti'nin '2023 Vizyonu' kitapçığında bu konuda neler yapılacağı madde madde sayıldı. Anadilde savunma konusunun yasal bir düzenlemeyle sorun olmaktan çıkacak, anadilde kamu hizmetlerine erişimin daha kolay sağlanması çalışmalarına hız verdik, güvenlik güçleriyle ilgili şikayetlerin değerlendirileceği sivil yapının kurulması için 'Bağımsız Kolluk Gözetim Mekanizması' hakkındaki kanun tasarısı Meclis'te, yakında yasalaşacak. Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Komisyonu'nun kurulması hakkındaki kanun tasarısı gündemde. Kişisel verilerin korunmasına yönelik yasal düzenleme tamamlanacak."

"HİÇBİR GERİ ADIMIMIZ OLMAYACAK"

Atalay, daha müreffeh, daha güçlü Türkiye için, 'Demokraside daha köklü çözümler' dediklerine dikkat çekerek, "Bundan sonrada risk almaya, cesaretli adımlar atamaya devam edeceğiz. Türkiye'nin bizim dönemimizde sivil bir anayasaya sahip olması için sonuna kadar çalışacağız. Yeni bir anayasa yapılması için Ak Parti olarak u dönemi çok değerli görüyoruz, çok kararlıyız ve elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Burada hiçbir geri adımımız olmayacak, hiçbir bahane kullanamyacağız. Muhalefetide bu konuda sıkıştırıyoruz, sıkıştıracağız" diye konuştu.

"TAM BİR ZİHNİYET DEĞİŞİMİ OLDU"

"En can yakıcı sorun ile ilgli tam bir pardigma değişimi gerçekleştirdik. İlk defa terör ve vatandaşların hak ve hukukunu birbirinden ayırdık" diyen Atalay bu konuda sözlerini şöyle sürdürdü:

"Demokratik açılımı biz çok geniş görüyoruz. Bu aslında bir özgürlük rüzgarı, tam anlamıyla. her kesime özgürce yaşama çağrısı. Bu aslında hedefine ulaştı. Tam bir zihniyet değişimi oldu. Konuşlmadık hiçbirşeykalmadı Türkiye'de. Bu sadece bir kesimle ilgili değil. Her kesimin hak ve hukuku ile ilgili konular bunun içinde yer alır. Ve bu zihniyet değişimi, yasalarda halen kalan sınırlardan daha önemli. YAŞ kararlarının yargıya gitmesi gibi pek çok önemli uygulamalar sessiz sedasız burada yürütüldü. 27-28 Nisan 2007 yaşadık. 28 Nisan demokrasi tarihimizde çok önemli bir yere sahiptir ve öyle olacaktır. Demokratikleşmekte, siyasetin vesayettten kurtulmasında o tarihi çok değerli görmek, altın harflerle yazmak gerekir. Artık korkuları büyüten değil, onlarla yüzeleşn bir Türkiye var. Korkulardan kurtulan, kendisi ile hesaplaşan, rahatça düşünen, insanının hayatını düşünen, geleceğini düşünen bir Türkiye var. 10. yılımızı doldurduk ve değerlendirmelerde bulunduk. Şunu gördük; daha yapacak çok şeyimiz var. Bizim reformcu ruhumuz, devrimci niteliğimiz aynen devam ediyor ve yapacağımız çok şeyimiz var."

"HER AÇIDAN ÖZGÜRLÜK"

Bireysel özgürlüğün en temel noktasının insanların kendi kıyafetleri ile ilgili karar vermesi olduğuna dikkat çeken Atalay, "Birileri halen ona kararlar vermek durumunda. Böyle birşey olamaz. Onun için bugün üniversiteler yasası biraz gündeme geldi ve gelecekte önüzmüdeki süreçte. Üniversite yasası ile ilgili benim kendi tespitim her açıdan özgürlük. Eski bir rektör olarak üniversite yasası ile ilgli benim söyleyeceğim şu; 'Başta üniversitenin kurumsal özgürlüğü, akademisyenlerin tam özgürlüğü, öğrecilerin tam özgürlüğü. Bu üçünü hedef alırsanız iyi bir üniversite yasası çıkarırsınız. Bizim ajandamızda bu var" dedi.



GÖK(SS)