Efes’in üst kapı girişinin güneyindeki bir höyükte, arkeologlar Cengiz İçten ve Adil Evren tarafından, 1994 yılında başlatılan araştırma kazılarında altı bin yıl öncesine dayanan yerleşim temelleri bulunduğunu hatırlatan Kazıevi Başkanı Doç. Dr. Sabine Ladstatter, daha sonraki yıllarda Avusturya Arkeoloji Enstitüsü tarafından bu bölgede yoğunlaştırılan kazı çalışmalarının bu yıl da devam ettiğini anlattı.

Bulunan idollerden birinin Batı Anadolu’daki benzer örnekler gibi milattan 4 bin yıl önceki Geç Kalkolitik Çağa tarihlendiğini, korunmuş durumdaki vücudunun üst kısmı, kolları ve bacakları ile bir kadın figürü olduğunu bildirdi. M.Ö. 2900-2800 yıllarına tarihlenen 2’nci idolün höyüğün Erken Bronz Çağı’na ait oturma kompleksinde bulunduğunu belirten Doç. Dr. Sabine Ladstatter, "Stilize üsluplu olup baş ve kolları basitleştirilerek işlenmiş. Her iki idol de kültsel bir figürindir ve Efes’in şimdiye kadar ki en erken tarihli heyketraşlığına ve kütsel faaliyetlerine tanıklık etmektedir. Boyları 5-11 santimetre arasında değişen idollerin zirveye ulaştığı medeniyet Etiler’dir. Kötü ruhları kovduğuna ve idolü taşıyan kişiyi koruduğuna inanılır. İdoller genelde insan tasvirinde şekillendirilir. İdoller Eti medeniyetinde altın gümüş gibi değerli madenlerden de yapılmıştır. İdoller tanrıların deforme edilip küçültülmüş sembolleridir. Bulunan iki idol bizlere Efes’in en erken sakinlerinin tarih öncesi inaçları konusunda bilgiler verecek" diye konuştu.



VE(İÖ/SS)