Fethiye Üzümlü Beldesi'ne bağlı İncirköy'de oturan Murat Mercan, 6 aylıkken rahatsızlanınca hastaneye götürüldü. Menenjit hastalığına bağlı kafa büyümesi teşhisiyle ameliyat edilen Mercan, yaklaşık 1 yıl süren tedavisi ardından yaşama tutundu. Ancak, yürüme güçlüğü çekmeye başladı. Ellerini hareket ettirmekte zorlanan Murat Mercan, annesi Ayşen ve babası Erol Mercan'ın gözetiminde, diğer iki kardeşinin desteğiyle yaşamını sürdürdü.

Murat Mercan, 7 yaşına geldiğinde okula başlamak istedi. Ancak, Cumhuriyet Caddesi'ndeki evleri, o zamanki adıyla İncirköy İlkokulu ile bitişik olmasına rağmen engelleri bahane gösterilerek okula kabul edilmedi. Murat Mercan, 8 yaşına geldiğinde ilkokula başladı, ancak engelli olduğu için kendisine toleranslı davranıldığını düşünerek okulda güçlük yaşadı.

ÖĞRETMENİ CEZA VERMEDİĞİ İÇİN OKULU BIRAKTI

Sınıfta diğer arkadaşları kadar gayret göstermesine rağmen öğretmeninin kendisine soru sormamasına ve tahtaya kaldırmamasına içerleyen Murat Mercan, giderek okuldan soğudu. Henüz 1'inci sınıfın ilk dönemini tamamlamamışken bir arkadaşıyla yaramazlık yapan Murat Mercan, öğretmenine yakalandı. Asıl kabahatli kendisi olmasına rağmen öğretmeni tarafından diğer arkadaşına ceza verilmesi, kendisinin görmezden gelinmesi üzerine bir daha okula gitmek istemedi. Engelleri gerekçesiyle kendisine kimi zaman ayrımcılık, kimi zaman ayrıcalık gösterildiğinden yakınan Murat Mercan okulu bıraktı. Murat Mercan yıllar boyunca evinin penceresinden okulunu ve okulun bahçesinde oynayan arkadaşlarını izlemekle yetindi. Murat Mercan, anne ve babasıyla kardeşlerinin zaman zaman yardım girişimlerine rağmen okuma- yazma öğrenemedi.

OKUMA YAZMA ÖĞRENDİ

Murat Mercan'ın yaşamı 3 yıl önce özel bir rehabilitasyon merkezine kayıt yaptırması ile  değişti. Aldığı fizik tedavi ve egzersiz çalışmasıyla yürümesi belli oranda düzelen Mercan'ın okuyup- yazabileceğine olan inancı da arttı. Murat Mercan, ilk olarak boyama kitapları aracılığıyla kalem tutmayı öğrendi. Ardından rakamlar ve harfleri ezberledi. Gece- gündüz çalışan Mercan, 1 yıl gibi sürede kendi çabasıyla okuma- yazma öğrenmeyi başardı.

SEVDİĞİ ŞİİRLERİ BİR DEFTERDE TOPLUYOR

Okuma- yazma öğrendikten sonra da kendini geliştirmeye devam eden Mercan, sevdiği şiirleri bir deftere yazmaya başladı. Mercan, eskiden üzülerek baktığı evinin yanındaki İncirköy İlköğretim Okulu'nun önünden şimdi büyük bir mutlulukla geçiyor. Babası 67 yaşındaki Erol Mercan'ın gurur kaynağı olan Murat Mercan, okuma yazma öğrendiğinde en büyük mutluluğu yaşayan annesi Ayşen Mercan'ı bir süre önce kaybettiğini anlattı. Murat Mercan, tek tesellisinin ölmeden önce annesinin okuma yazmayı öğrendiğini görmesi olduğunu söyledi.

Okuma- yazma öğrenirken yaşadığı sıkıntıları anlatan Mercan, okulu bırakma sebebinin kendisine yapılan ayrımcılık olduğundan yakındı. Mercan, "Herkese sorular sorulurken bana sorulmuyordu. Yaşadıklarım çok gücüme gitti. Bu nedenle okulda yapamadım ve bırakmak zorunda kaldım" dedi. Gittiği rehabilitasyon merkezinin kendisi için çok büyük şans olduğunu belirten Mercan, "Boyamalarla kalem tutmayı öğrendim, ardından rakam ve harfleri ezberledim. Şimdi okuma yazma biliyorum. Çok mutluyum" diye konuştu.

Baba Erol Mercan, ilkokulda oğlu Murat'a yeteri kadar ilgi gösteremedikleri için eğitimini bıraktığını, özel eğitim vermek istediğini ancak para sıkıntısı nedeniyle bunları yapamadığını kaydederek, "Yıllar sonra okuma- yazma hevesi başladı. Kitaplarda boyama yapmaya, gördüğü yazıları hecelemeye başladı. Sonunda kendi başına okuma yazma öğrendi. Ailemizin gurur kaynağı oldu" dedi.



ET(HA/İD)