TARİHİMİZDE „27 ARALIK 1919“ ve ANKARA MÜFTÜSÜ MEHMET RİFAT EFENDİ´NİN (BÖREKÇİ) „ANKARA / ANADOLU FETVASI“


Türkiye Cumhuriyet Tarihimiz´de fazla konuşulmayan önemli bir gün vardır. 27 Aralık 1919.

Mustafa Kemal (Atatürk) Sivas Kongresi´nden sonra, Milli Mücadele´yi başlatmak için Ankara'ya doǧru yola çıkar ve 27 Aralık 1919 günü Ankara´ya ulaşır. Mustafa Kemal, Osmanlı Sarayı´nın kendisini görevden alması üzre, askeri giysilerini derhal çıkarmış, rütbelerini kendi sökmüş, sivil bir kahraman olarak milletin ters giden talihini yenmek için yola çıkmış, ve henüz Atatürk deǧildir.

Mustafa Kemal yakın silah arkadaşları ile Sivas´tan Ankara´ya doǧru yola çıktıǧında, Osmanlı Saray Yönetimi İngilizler´in de isteǧi üzre, Mustafa Kemal´in derhal yakalanıp, Payidaht´a, yani İstanbul´a gönderilmesi için, yakın illerdeki mutesarrıflara emir üstüne emir yaǧdırır.

Mustafa Kemal, timsahlı bir göldeki tehlikelere benzer tehlikeleri atlatarak, 27 Aralık 1919 günü, Ankara'nın Keklik Pınarı'ında, Ankaralı yurtsever ve Seymenlerce karşılanır.
Bu karşılama törenini örgütleyen, Ankara eşrafından olup Ankara Müftüsü Boşnak kökenli din adamı Mehmet Rıfat Efendi (Börekçi) dir.

Mehmet Rifat Efendi´nin Mustafa Kemal´i ve Kuva-yı Milliye Hareketini desteklemesinden ve 1´nci TBMM´e katılmasından dolayi, İngilizlerin elinde bir kukla durumuna düşen son Osmanlı Padişahı Vahdettin tarafından bir fetva ile 24 Nisan 1920 günü Ankara Müftülük görevinden azledildi ve „Divan-ı Harb-i Örfi“ tarafından ölüme mahküm edildi. Mehmet Rifat Efendi, kendisi gibi yurtsever bir din adamı olan Ulukışla Müftüsü Mehmet Bahattin Efendi ile Toros´ları geçerek, Fransızların püskürtülmesinde rol oynamıştır.

23 Nisan 1920 günü toplanan TBMM´ ne 1´nci Dönem Menteşe (Muǧla) MIlletvekili olarak katılır. Mehmet Rifat Efendi, müftülük görevini tercih ederek TBBM üyeliǧinden ayrılır ve tekrar Ankara Hükümeti adına, Ankara Müftülüğü görevine döner.

Hürriyet ve İtilaf Fıkrası ve Saray Sadrazamı Damat Ferit Paşa´nın etkisiyle yayınlanan, Mustafa Sabri Efendi´nin kaleme aldıǧı Șeyhülislam Abdullah Efendi tarafından ilan edilen Kuva-yı Milliye'cilerin öldürülmelerinin günah sayılmayıp, din´en caiz ve vazife sayıldıǧını duyuran fetvasına karşı Ankara Hükümeti´nin Yeni Müftüsü Mehme Rifat Efendi, kaleme aldıǧı ve 153 Anadolu Müftüsü tarafından imzalanan „Ankara Fetvası (Anadolu Fetvası, Börekçizade Mehmet Efendi Fetvası) nı yayınlatır.

Ankara Fetvası, Mustafa Kemal ve arkadaşlarının başlattıǧı Milli Kurtuluş Hareketi'nin desteklenmesi için, 19 Nisan 1920 ve 22 Nisan 1920 günleri Milli Mücadele yanlısı „Öğüt, İrade-i Milliye ve Açıkgöz“ gibi gazetelerde yayınlanır ve Milli Mücadele´nin desteklenmesi için telkinlerde bulunulur.

Mustafa Kemal´in yola çıktıǧı Sivas´tan Ankara´ya her hangi bir suikaste uǧramadan ulaşması, Tanrı´nın Türk Milleti´ne büyük bir lütfudur. Eǧer Mustafa Kemal Ankara´ya ulaşamasaydı, Türkiye´nin emperyalist işgalci güçlerden kurtulması, düzenli ordumuzun Büyük Taaruz´u başarıp, 09 Eylül 1922 günü İzmir´e girmesi ve Milli Mücadele´yi başarı ile kazanması mümkün olabilir miydi?

Nasıl ki; Mustafa Kemal İstanbul´dan Samsun'a ulaşamasa idi, Türkiye´nin emperyalist güçlerden kurtuluşu mümkün olabilr miydi? Diye halen bazı sohbet ve tartışmalarımız oluyorsa, aynı soruyu kendi aramızda ve de kendimize „Mustafa Kemal ve arkadaşları Sivas'tan Ankara'ya ulaşamasa idiler, Milli Mücadelemiz'in başarıya ulaşması mümkün olabilir miydi?“ diye de sormamız gerekmez mi?

Mustafa Kemal'in 27 Aralık 1919 günü Ankara´ya ulaşması, özellikle İstanbul´da ülkenin kurtuluşunu düşünen ve bir çıkış yolu arayan yurtseverler için, ufukta görünen bir ışık olmuştu.
İstanbul´da kendilerini bir cenderede hisseden, sürekli takipde olup, kendilerini elleri kolları baǧlı hisseden yurtsever subay ve de yurtsever sivil aydınlar, bir yolunu bulup Ankara´ya kaçmaya ve Mustafa Kemal´e katılmaya başlarlar.

Mustafa Kemal'in Ankara'ya ulaşmasından sonra Özbekler Tekkesi Șeyhi Âta Efendi (ölümü: 1936), cephaneliklerden kaçırılıp, tekke´de toplanan silahları Ankara´ya ulaştırmaya başlar. Milli Mücaadele´ye vermiş olduǧu büyük destek ve katkılarından dolayı, Cumhuriyet´in ilanından sonra ülkede kapatılmayan tek tekke; Șeyh Âta Efendi´nin Özbekler Tekkesi olmuştur.

Türkiye Cumhuriyet tarihimizde 27 Aralık 1919 tarihinin önemi büyüktür.

27 Aralık 1919 günü Mustafa Kemal'in Ankara´ya ulaşması, Türkiye Cumhuriyeti´nin ilk Diyanet İşleri Başkanı olan Mehmet Rifat Börekçi'nin „Ankara / Anadolu Fetvası“, Türkiye Cumhuriyeti´nin kuruluşunda önemli kilometre taşıdır.

Bu önemli günün, 27 Aralık 1919, Cumhuriyetimiz´in kuruluşunda ne kadar önemli bir rol oynadıǧını, çocuklarımıza öǧretmemiz gereken büyük bir tarihi olay´dır.