ALMAN GAZETELERİNİN KONUSU ÖZİL...

Alman gazetelerinin baş yorum konusunu Mesut Özil’in milli takımı bırakma gerekçesine gösterilen tepkiler oluşturuyor.

Neue Osnabrücker Zeitung Mesut Özil'in Alman milli takımını bırakma kararını "Özil artık bu ülkeyi sahiplenmeyecek kadar Almanlıktan uzaklaşmış olabilir mi? Çifte standartçı bakış tahammül sınırlarını aştı. Kendi evladını inkâr etmek ne kadar dar kafalı, ne kadar kendini beğenmiş, nı kadar vicdansız olmayı gerektirir?" şeklinde yorumladı.

FAZ: ÖZİL'İN GİTMESİ ÜLKEMİZ İÇİN BİR ACİZLİK BELGESİ

Mesut Özil'in milli takımı bıraktığını açıkladığı mesajında ırkçılığa maruz kaldığını ve göçmen asıllı olduğu için benimsenmediğini dile getirmesi üzerine Almanya'da adeta yer yerinden oynadı. Frankfurter Allgemeine Zeitung göçmenlerin Almanya'ya aidiyetinin tartışma konusu yapılmadığı görüşünü savunuyor:

"Özil trajik bir figüre dönüştü. Almanya Adalet bakanı Barley ‘büyük bir Alman futbolcusunun ırkçılık yüzünden kendisinin ülkesinde istenmediğini hissetmesinin bir alarm işaret olduğunu' söyledi. Aslında alarmı bakan vermiş oldu. Ama verdiği alarm yanlıştı. Berlin Eyalet Senatosu Müsteşarı Chebli ‘Özil'in gitmesi ülkemiz için bir acizlik belgesidir. Acaba Almanya'ya ait olabilecek miyiz?' dedi. Oysa Chebli bu sözleriyle Almanya'nın hep doğru tarafta olan ve her türlü eşitsizliği köklerde, hatta ırkta arayan büyük siyasi zümresine ait olduğunu gösterdi. Artık bu zamanların geride kalmış olması gerekir. Düşünmeden bu kartı oynayan, takip hezeyanı ve sorumsuzluktan mustarip demektir.”

Deutsche Welle'nin haberine göre, Frankfurter Rundschau gazetesi Özil olayının sağ popülistlere yarayacağı görüşünde:

"Özil'in ırkçılara karşı savunulması gerektiğini kimse inkâr edemez. Özil aynı zamanda, belki ırkçı olmayan ama göçmen asıllı olup göğsünde iki kalbin birden attığını söyleyenleri kabul edemeyen ya da çoğunluk için zenginlik olarak göremeyenlere karşı da savunulmalıdır. Aynısı, atalarının geldiği ülkenin en yüksek siyasi makamının saygıyı hak ettiğini düşünenler için de geçerlidir. Ama bu Özil'in Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte poz vermesinin, hatta bunu gerekçelendirmeye çalışmasının da savunulmasını gerektirmez. Özil sağdan da saldırıya uğradığı için onun davranışını eleştirenlerin susması sağ popülizmin zaferi olur.”

"BU PİS BİR BAĞLANTIDIR AMA IRKÇILIK DEĞİLDİR"

Die Welt gazetesinin yorumunda Özil'in eleştirilmesinin ırkçılık anlamına gelmediği belirtiliyor.

"Özil olayında sportif başarısızlık, kötü yönetim ve siyasi aptallık, ırkçılık suçlamasının ayrılmamacasına yapıştığı bir külçe haline geldi. Bu raddeye gelinmesinde federasyonun Dünya Kupası öncesindeki olumlu havaya gölge düşürmek istememesinin de payı vardı. Bu nedenle Özil-Erdoğan resminin siyasi boyutlarını tartışmak yerine sporun politikayla ilgisi olmadığını söylemekle yetinildi. Alman Futbol Federasyonu'nun kendini kandırırcasına takındığı tavır Dünya Kupası fiyaskosundan sonra değişti. Futbol camiasının hiddetini arttırması üzerine Özil-Erdoğan buluşması ile Alman milli takımının başarısızlığı arasında bağlantı kuruldu. Bu pis bir bağlantıdır ama ırkçılık değildir.”

Neue Osnabrücker Zeitung ise Mesut Özil'in yerden göğe haklı olduğunu yazıyor:

"Mesut Özil'in mesajı dürüsttür ve acı gelse de, birçok bölümü anlaşılabilirdir. Özil yazıyı tek başına kale almış olamaz ama kendi açısından hayatını anlatmış ve bir göçmen olarak hissiyatını dile getirmiştir. Bu satırlar mızmızlanma değildir ve tam oturmuştur. Tepkiler onun ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Ona karşı olanlar, özeleştiri yapmadığı ve kayıtsız şartsız Almanya'ya ait olduğunu kabul etmediği gerekçesiyle Özil'e Almanlığı layık görmüyorlar. Bu tutumunun onu ele verdiğini öne sürüyorlar ama neyi kastettikleri belli değil. Özil artık bu ülkeyi sahiplenmeyecek kadar Almanlıktan uzaklaşmış olabilir mi? Çifte standartçı bakış tahammül sınırlarını aştı. Kendi evladını inkâr etmek ne kadar dar kafalı, ne kadar kendini beğenmiş, ne kadar vicdansız olmayı gerektirir?”

GÖREVİ BIRAKMA ÇAĞRILARI YAPILIYOR

Öte yandan, Almanya Milli Futbol Takımı’ndan ayrılan Mesut Özil’in “ırkçılık”suçlamasında bulunması ve federasyonun tutumunu eleştirmesi gözleri Federasyon Başkanı Grindel’e çevirdi. Grindel’e görevi bırakması çağrıları yapılıyor.

Mesut Özil'in Alman Milli Futbol Takımı’ndan ayrılma kararı ve pazar günü yaptığı istifa açıklamasının yankıları sürüyor. Özil'in açıklamasında federasyona "ırkçılık"suçlamasında bulunması ve "Grindel gibiler için kazandığımızda Alman, kaybettiğimizde göçmenim" sözleriyle doğrudan Almanya Futbol Federasyonu Başkanı Rheinhard Grindel'i eleştirmesi sonrası Grindel üzerindeki istifa baskısı arttı.

Yeşiller Partisi eski Eş Başkanı Cem Özdemir, Die Welt gazetesine yaptığı açıklamada, "Grindel’in başında olduğu bir milli takımın nasıl yeni bir başlangıç yapabileceğini bilmediğini" söyledi. Özdemir, "Grindel, özeleştiri yaparak bu göreve uygun olup olmadığını kendisine sormalı" dedi.

Yeşiller milletvekili Özdemir, Alman Futbol Federasyonu'nun Özil’in Erdoğan ile fotoğraflarının yayınlandığı dönem, hemen doğrudan devreye girip, durumu çözmesi gerektiğini ifade etti.

Özdemir Grindel’in o dönem doğrudan Özil'den konuya yönelik federasyon içinde bir açıklama talep etmesi gerektiğini söyledi. Ancak bunun yerine Grindel'in Almanya’daki tartışmanın takıma sirayet etmesine izin verdiğini belirten Özdemir, ardından bu olumsuz atmosferden faydalanılıp, takımın başarısızlığından bir ölçüde Özil’e pay çıkarılmasına yol açtığı eleştirisinde bulundu.

MÜSLÜMANLAR MERKEZ KONSEYİ'NDEN ÖZİL'E DESTEK

DW'de yer alan habere göre, Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi Başkanı Ayman Mazyek de, Özil'in "ırkçılık" iddialarına destek vererek, Özil'in yanında yer alan bir tutum sergiledi. Mazyek, Özil'e dair, "Şu anda ona karşı saygısızlık, yargılama ve ırkçılığa dair konuşulanların bir benzeri yok, korkunç" diye konuştu.

Alman haber ajansı dpa’ya konuşan Mazyek, sadece Mesut Özil'in eleştirildiğini ve Alman Futbol Federasyonu Başkanı’nın bu tartışmanın dışında bırakıldığını savundu.

Mazyek bir kez daha Fedarasyon Başkanı Reinhard Grindel ve Milli Takım Menajeri Oliver Bierhoff'un istifa etmesini talep etti. Mazyek, "Her kim ki, uzun bir kariyere sahip bir takım ve kişiler olarak Dünya Kupası’ndaki başarısızlıktan 'Özil sorumlu' tartışması başlatıyorsa, o Alman Futbol Federasyonu’nun başında bulunma hakkını kaybetmiştir" diye konuştu. Mazyek, görevi bırakma dışında Grindel ve Bierhoff için bir de özür dileme imkanı bulunduğunu da sözlerine ekledi.

Almanya Futbol Federasyonu dün bir açıklama yayınlayarak, ırkçılık suçlamalarını geri çevirdi. Açıklamada, "DFB'de biz bir ekip olarak birlikte kazanıyor ve birlikte kaybediyoruz. Mesut Özil bu ortak payda çerçevesinde takımın bir parçası olarak kalmaya karar verseydi, DFB bu karardan memnuniyet duyardı. Ama o aksi yönde bir karar aldı. DFB bu karara saygı duymaktadır ve federasyon olarak formasını hak eden bir milli oyuncunun içerik ve ton olarak bizim için anlaşılır olmayan kimi ifadelerine yorumsuz kalmak da bu saygı çerçevesinde sergilenen bir tutumdur" ifadelerine yer verildi.

LÖW'ÜN AYRILIK KARARINDAN HABERİ YOKTU

Alman Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Joachim Löw'ün danışmanı Harus Arslan, Löw'ün Özil’in takımdan ayrılacağına yönelik önceden bilgi sahibi olmadığı belirtti.

Bild gazetesi, Özil’in danışmanı Erkut Söğüt'ün sadece Özil’in Pazar günü bir açıklama yapacağı yönünde federasyona bilgi verdiğini bildirdi. Löw’ün şu anda İtalya'da tatilde olduğu bilgisi verildi.

İNGİLİZ GAZETELERİ ÖZİL İLE İLGİLİ HABERLERİ MANŞETTEN VERDİ

İngiliz gazeteleri bugün de Mesut Özil'in Almanya Milli Takımı'nı bırakma kararı almasıyla ilgili haber ve yorumlara sayfalarında yer verdi. Financial Times gazetesi, yıldız futbolcunun kararının Almanya'da "ırk tartışmasını" alevlendirdiğini yazdı.

Gazetedeki haber, Financial Times'ın Berlin muhabiri Guy Chazan'ın imzasını taşıyor. Habere eşlik eden büyük fotoğrafta Mesut Özil'in Mayıs ayında Londra'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Arsenal forması hediye ederken çekilmiş kare yer alıyor. Küçük kare ise Mesut'un Almanya Milli Takımı formasıyla çekimiş fotoğraflarından.

"SAYGI DUYMALI"

Financial Times, Mesut Özil'in kararını "şok edici" olarak nitelendirdi.

Gazetedeki haberde, Mesut'un kararını açıklarken "ırkçılık ve saygısızlık" kelimelerini kullanmasının, Almanya'nın ırka ve göçe tavrına yönelik alevli bir tartışma başlattığı belirtiliyor.

Almanya Adalet Bakanı Katarina Barley Pazar günü yaptığı açıklamada, Mesut Özil'in kararının, ırkçılığın hala Almanya toplumunda var olduğunu gösteren bir "uyarı sinyali" olduğunu söylemişti.

Dün de Almanya Başbakanı Angela Merkel'in sözcüsü Ulrike Demmer, göçmen kökenli kişilerin entegrasyonlarının "hükümetin en kilit görevlerinden" biri olduğunu belirtmişti.

Demmer ayrıca "milli takımda birçok başarı kazanmış harika bir futbolcu" olarak nitelendirdiği Mesut Özil'in kararına saygı duymaları gerektiğini vurgulamıştı.

"ERDOĞAN TÜRKİYE'Yİ İSLAMİ BİR DİKTATÖRLÜĞE DÖNÜŞTÜRÜYOR"

BBC'nin aktardığına göre, Financial Times'taki haberde, bu açıklamaların yanı sıra, Özil ile ilgili olarak Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Mass'ın şu eleştirel sözleri de yer alıyor:

"İngiltere'de yaşayan ve çalışan bir multimilyoner ile ilgili bir örnekten yola çıkarak Almanya'nın göçmenleri entegre etme yeteneği ile ilgili fazla birşey söylenebileceğini düşünmüyorum."

Haberde ayrıca, Almanya'nın popüler gazetesi Bild'in Mesut'a yönelik eleştirileri de var.

Bild'deki haberde şu ifadeler yer almıştı:

"Mesut, Erdoğan'ın, onun Alman ve Türk değerlerine aykırı hareket ettiği gerçeğini görmezden geliyor. Erdoğan giderek artan bir oranda özgürlüğüne düşkün, kısmen dindar Türkiye'yi İslami bir diktatörlüğe dönüştürüyor."