2. dakika dolmuştu ki, Messi’nin ceza sahası dışından kullandığı serbest vuruşta takım arkadaşı Rojo kafasıyla dokundu, top yön değiştirdi ve Kolasinaç’ın ayağına çarparak Bosna kalesine yöneldi.
Erken golün ardından daha etkili olan, tahminlerin aksine Arjantin değil, Bosna-Hersek oldu. Hajroviç ve Dzeko’yla şanslar yakalayan Bosna, 40. dakikada beraberliğe çok yaklaştı.
Kornerden gelen topa Luliç’in kafa vurusunu kaleci Romero çizgiden çeldi.
İkinci yarıda ise daha tempolu bir futbol vardı. Bosna, Hajroviç’le kaleyi yoklamaya çalıştı ancak sonuç alamadı. 66. dakikada ise sahneye Messi çıktı.
Orta saha yakınlarında topu alan Messi, bir süre ilerledikten sonra ceza sahasının önündeki arkadaşıyla verkaça girdi, topu yeniden aldı ve ceza sahası çizgisinin üzerinden vurduğu top yan direğe de çarparak Bosna ağlarıyla buluştu.
Bosna golden sonra yine etkili göründü ve ilk kez mücadele ettiği Dünya Kupası'nda ilk golüne İbiseviç’le 85. dakikada ulaştı.
Boşnak yıldız altı pas içinde buluştuğu topu kaleci Romero’nun altından Arjantin ağlarına gönderdi. Kalan dakikalarda Bosna'nın beraberlik çabaları, Arjantin’in ise farkı artırma girişimleri sonuç vermedi.
Son düdük çalarken, Arjantin Dünya Kupası finallerine umutlu, Boşnaklar ise buruk ama başları dik başlamış oldu.
