İlhan Tanır

Washington




Geçen hafta Türkiye, bazı Suriyeliler üzerinde yapılan testlerde kimyasal silahlara maruz kaldıklarına dair bulgularına ulaşıldığını açıklamıştı. Dışişleri Bakanı Davutoğlu da bu tür bir bulgunun varlığını doğrulamış, ellerindeki delillerin Avrupa'daki başka ülkelerle paylaşıldığını söylemişti.

Ama görüşmelere katılan Amerikan tarafının özellikle Suriye içine sızan el-Kaide bağlantılı el-Nusra Cephesi ve diğer yabancı cihatçı elementlerden rahatsızlık duyduğu biliniyor.

Amerikan tarafının Türkiye'den topraklarını bu tür gruplara kapaması talebinde bulunabileceği de aktarılıyor.

Erdoğan sabah yaptığı görüşmenin ardından Beyaz Saray'dan ayrıldıysa da, akşam saatlerinde yeniden Başka Barack Obama'yla görüşecek. Washington'daki kaynaklar, katılımın daha sınırlı olacağı bu ikinci görüşmenin daha önemli olduğunu söylüyor.

Zira Başbakan Erdoğan da, sabah düzenlenen basın toplantısında Suriye ile ilgili sorulara karşılık "akşam daha geniş konuşacaklarını" söylemişti.

Kimyasal silahlar

Taraflar arasında yapılan görüşmelerden sonra kameraların karşısına geçen liderlerin gündeminde Suriye vardı.

ABD Başkanı Barack Obama, Beşar Esad'sız demokratik bir Suriye'nin var edilmesi yolunda harcanan uluslararası çabaların başını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çektiğini söyledi.

Obama ayrıca Türkiye'nin önümüzdeki günlerde Suriye Hükümeti ve muhaliflerin temsilcilerinin bir araya gelmesinde önemli rol oynayacağını ekledi, ve iki ülkenin de "Esad'ın gitmesi gerektiği" noktasında hemfikir olduğunu belirtti.

Suriye konusunda "Esad ne kadar erken giderse o kadar iyi" diyen Obama, ülkedeki şiddeti dindirmek için 'sihirli bir formülleri' olmadığını; bunun yerine uluslararası baskıyı arttırıp muhalefeti güçlendireceklerini açıkladı.

Gazetecilerin sorunlarına karşılık Başbakan Erdoğan da görüşmelerinde Suriye'yi en önemli konu olarak ele aldıklarının altını çizdi ve ekledi: "Türkiye ve ABD olarak terörle ortak mücadelemizi sürdürme konusunda son derece kararlıyız. Türkiye ve ABD; Ortadoğu'dan Balkanlara, Doğu Akdeniz'den Kafkaslara, terörle mücadeleden enerji arz güvenliğine kadar geniş bir alanda güçlü bir işbirliği sergiliyorlar."

Basın toplantısı sırasında Suriye konusuna uzunca yer veren Erdoğan, görüşmelerinde Obama ile 'düşüncelerinin örtüştüğünü' belirtti.

Erdoğan, Suriye'de 'kanlı sürecin sonlandırılması' ve 'halkın meşru taleplerini karşılayan yeni bir yönetimin inşası' konusunda ABD ile tam bir mutabakat içerisinde olduklarını sözlerine ekledi.

Başbakan Erdoğan ayrıca, önceliklerini "Suriye'nin terör örgütlerinin faaliyet sahası olmasının engellenmesi, kimyasal silahların kullanılmasının engellenmesi ve bütün azınlıkların güvenliklerinin temin edilmesi" olarak açıkladı.

Basın toplantısında gündeme gelen bir başka konu Suriye'de kimyasal silahların kullanılıp kullanılmadığıydı.

Zira görüşmeden önce Erdoğan Suriye'de kimyasal silahların kullanıldığına dair ellerinde kanıt olduğunu belirtmişti. Bu konuda bir soruya karşılık Erdoğan, 'kimyasal silahlar, füzeler, atılan toplar, bütün bu bilgilerin' gerekli mercilerle paylaşıldığını söyledi.

Kimyasal silahların 'kırmızıçizgi' olduğunu geçmişte belirten Obama bu sefer basın toplantısında bunların Suriye içinde kullanıldığına dair bazı deliller gördüklerini; ama bu silahların tam olarak ne olduğuna dair daha detaylı bilgiye ulaşmayı hedeflediklerini açıkladı.

Ama Obama sözlerinin devamında Suriye'nin uluslararası bir sorun olduğunu; ve ABD tarafından tek taraflı gerçekleştirilecek bir hareketin ülkenin yararına olmayacağını açıkladı.

Başkan ayrıca Suriye konusunu çözüme kavuşturmak için diplomatik ve askeri seçenekler de dahil tüm alternatiflerin görüşüldüğünü söyledi.

Gazze yolculuğu

Erdoğan ve Obama'nın ortak basın toplantısı Suriye konusuyla sınırlı değildi.

Türkiye'de gerçekleşen çözüm sürecine desteğini ABD Başkanı Barack Obama şöyle açıkladı: "Türkiye'yi çok uzun süredir rahatsız eden PKK şiddetine yönelik tarihi ve barışçıl çözüm arayışları konusunda sizler ve Türk halkının cesaretine dair takdirlerimi sunmak istiyorum."

Afganistan konusunda da iki ülkenin dayanışma içinde çalıştığına dikkat çeken Obama, Türkiye'nin İsrail'le normalleşme sürecine de değindi. Obama, bunun hem Türk hem de İsrail halkının çıkarları doğrultusunda olduğunun altını çizdi.

İran konusundaysa Obama her iki ülkenin de İran'ın nükleer silaha sahip olmasını istemediğini, bunun bölgede silahlanma yarışına neden olabileceğini öne sürdü.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yöneltilen bir başka soruysa 'hâlâ Gazze'ye gitmeyi düşünüp düşünmediği' yönünde oldu. Buna karşılık Erdoğan bu geziyi 'büyük ihtimalle Haziran ayında' gerçekleştireceğini; ama Batı Şeria'yı da ziyaret edeceğini söyledi.

Erdoğan gezisi konusunda ayrıca "Bu ziyarete Ortadoğu'da barış anlamında büyük önem veriyorum, ve bu ziyaret hiçbir grubu diğerlerine göre kayırmak anlamına gelmiyor." dedi.