Referandum sonuçlarının değerlendirildiği günlerde Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Selim Yaşar’ın yaptığı açıklamaların ardından başlayan tartışma devam ediyor.

Babası Selçuk Yaşar’ın şirketi yönettiği dönemlerden itibaren İzmir’de Karşıyaka Spor Kulübü’ne sponsor olan Yaşar Holding adına açıklamalar yapan Selim Yaşar’ın sözleri tepki toplamıştı.

Yaşar, “En yüksek Hayır Karşıyaka’dan YH (Yaşar Holding) düşünüyorum ve Ankara ile ters düşmemek için sponsorluğu yeniden gözden geçirmek gerekli” diyen Yaşar’ın sözlerinin ardından sosyal medyada Yaşar’ın ürünlerine boykot çağrısı yapılmıştı. Kurumdan gelen “kendi görüşüdür” açıklamasının ardından Yaşar ise, “Karşıyaka Spor camiasından özür dilerim, ben kimseyi kırmak istemem ve herkesin kararına saygılıyım” demişti.

SATIŞLAR DÜŞTÜ
Ege'de Söz'ün haberine göre, sosyal medyada dalga dalga yayılan boykot ve çağrıların ardından satış rakamlarına göre Yaşar Holding’in en önemli amiral gıda markası “Pınar”ın ürünlerindeki oranlar düştü. Satışlarda yüzde 25'i bulan düşüş yaşandığı ileri sürülürken, kurum indirim yapma kararı aldı.



Bir yandan Selim Yaşar’ın açıklamalarını toparlamaya çalışan Yaşar Grubu diğer yandan piyasadaki tepkiler üzerine ürünlerin arz-talep dengesini ayarlamaya çalışıyor. Gıda ürünlerine yansıyan boykot piyasayı da etkilerken satışların ciddi oranda azaldığı, ürünlerde iadelerin oranlarının da yükseldiği belirtildi.

SENDİKA SAVUNDU!
Gelen tepkilerin artması üzerine Pınar’da örgütlü olan Türk-İş Sendikası’na bağlı Tek Gıda İş Sendikası’ndan açıklama geldi. Tek-Gıda, “Sendikamızın 50 yıldır örgütlü olduğu Pınar işletmelerinin de bünyesinde bulunduğu, ülkemizin saygın kurumlarından olan Yaşar Holding'e karşı sosyal medya üzerinden başlatılan Boykot kampanyası adeta bir linçe dönüştürülmüştür” dedi.

TALİHSİZLİK
Pınar’ın bir Türkiye markası olduğunun anlatıldığı açıklamada, “Ulusal kuruluşlarımızdan olmasının yanı sıra çalışma hayatında işçi haklarına ve sendikal örgütlülüğe saygılı ve duyarlı olan Yaşar Holding'in tamamen kişisel bir açıklamadan dolayı karalanmasını büyük bir talihsizlik olarak değerlendirmekteyiz. Ülkemizin kaynaklarıyla, yine ülkemiz sınırları içerisinde ve sendikal yapıyla birlikte katma değer üreten, istihdam sağlayan bir kuruluşa sahip çıkmak hepimizin görevi. Yöneticisi dahi olsa kişisel olarak yapılan açıklamanın hele de özür dilenmişse kuruma ve dolayısıyla tüm yapıya mal edilmesini kabul edilemez bulmaktayız. Bunun yanı sıra, vatandaşlık görevini yerine getiren her bireyin tercihine ve özgürlüğüne her iki kesimin de saygı göstermesi gerektiğine inanıyor, ülkemizin birlik ve beraberliği için sağduyu ve hoşgörüye çağırıyoruz” ifadeleri kullanıldı.