Avrupa'da günlük çıkan Yeni Özgür Politika gazetesi köşe yazarlarından Nurettin Demirtaş (Selahattin Demirtaş'ın kardeşi) dünkü köşesinde "Ermeni milliyetçiliğinin Kürt düşmanlığı" başlıklı bir makaleye yer verdi. Yazıda "Almanya ya da Ermeni devleti milliyetçilik üretmede diğer ulus-devletlerle aynı zihniyeti paylaşmaktadırlar." denilmekte. 

Okurlarımızın dikkatini çeker düşüncesiyle makaleyi yorumsuz olarak veriyoruz.

"Ermeni Soykırımının yüzbirinci yılında Alman Parlamentosu soykırımı tanımayı kabul etti.

Devletler tanısın ya da tanımasın bu soykırımın yaşandığından zerrece kuşku yoktur. Soykırımda Kürtlerin de kullanıldığı bir gerçektir.

Şimdi soykırım var mıdır yok mudur tartışmalarından ziyade, soykırım kurbanlarının anısına, yeni soykırımları önleyecek çalışmalar önem kazanmış bulunuyor.

Peki, Ermeni devleti başta olmak üzere Ermeni milliyetçileri ne yapıyor?

Bu sorunun gerçek yanıtını açık platformlarda bulmak zordur. KCK Eşbaşkanı Bese Hozat çok isabetli şekilde, milliyetçi-komplocu lobi faaliyetlerinin tehlikesine dikkat çektiğinde HDP içindeki aydınlardan bile negatif tepki geldiği akıllardadır. Şimdi tüm ilgililere yeni bir veri sunacağız.

Öncelikle hatırlatalım ki, halen oryantalizmin etkisinden kurtulmamış aydınları da etkisine alan ve daha derinliğine sorgulanması gereken yeni bir milliyetçi dalga söz konusudur. Cizre-Sur katliamları karşısında “bu suça ortak olmayacağız” diyen Türkiye’nin en onurlu aydınları saldırıya uğrarken, okullarından kovulurken, cezaevlerine gönderilirken Ortadoğulu aydınlar onları ne kadar sahiplenebildi?

Din ve milliyete göre aydın olma dönemi mi başladı acaba? Ortadoğu’yu kasıp kavuran savaşlar din ve milliyet temelinde yürütülürken aydınların marjlarını da mı belirlemiş oldu?

Yeni savaşta aydınlar din-milliyet marjını aşmazken devletler düşmanlığı derinleştirmek için neler yapmaz ki?

Ermeni milliyetçiliği bu gelişmelerden sonra hangi odaklarca daha fazla tahrik ediliyor? 

Almanya gerçekten ne yapmak istiyor? Demokrasiyle alakaları olmayanların amaçları Türkiye’yi demokrasiye duyarlı hale getirmek olabilir mi? Yoksa Türk ve Ermeni milliyetçiliğini kızıştırma konsepti mi devrededir? Bunları hiç sorgulamadan Almanya’ya alkış tutmak aydın tavrı olamaz.

Almanya ya da Ermeni devleti milliyetçilik üretmede diğer ulus-devletlerle aynı zihniyeti paylaşmaktadırlar.

Ermeni devletinin -ayrıntılarını yeni öğrendiğimiz- bir tavrını örnek verebiliriz:

Ermenistan cezaevlerindeki bir grup Kürt siyasi tutukluya verilen ceza bitince tahliye oldular. Anlattıkları ibretliktir. Anlattıklarının Ermeniler hakkında önyargı ve tepki oluşturmaması için sadece milliyetçiliğin nasıl düşmanlık ürettiğine dair bir-iki cümle aktarmak yeterli olabilir.

Öncelikle bu Kürt tutsaklar Ermeni sınırını geçmek isterlerken komployla tutuklanmışlardır. Dünyanın hiçbir ülkesinde sınır ihlali yapanlar 4 yıla yakın bir süre cezaevinde tutulmazlar. Ermenistan’da hiçbir suçları olmadığı halde sadece sınırı geçerlerken -üstelik onların bilgisi dahilinde- tutuklanmışlardı. İltica hakkı bile tanınmamıştı.

Bundan daha önemlisi gözaltı, mahkeme ve cezaevi süreçlerinde Ermeni yetkililerin söyledikleridir:

- “Hakkari taraflarında en küçük çocukları dahil birçok Kürt aileyi imha ettik, daha da öldürmeye devam edeceğiz.”

- “Ağrı, Van ve diğer yerleri elinizden alacağız!”

Bunlar maalesef bir-iki kendini bilmez-aymazın sözleri değil, bir istisna olsa anmaya bile değmezdi.

Hakkari’de ne zaman nasıl katliam yapmışlar bilemiyoruz fakat boşuna bu sözü sarf etmedikleri son 30 yıl içinde yaşanan katliamlardan bellidir: Gerek PKK gerillası kılığına girerek, gerekse bizzat Türk komandoları adıyla yüzlerce cinayet işlendiği kayıtlıdır.

Kürdistan ülkesinin Kürtlerin, Ermenilerin ve diğer halkların ortak vatanı olduğu da bir gerçektir. Fakat Kürtler burayı özgürleştirmek için mücadele ederken Ermeni devleti ne yapıyor?

Üstelik sanki buralar şu anda Kürtlerin elindeymiş, soykırım saldırıları yokmuş gibi Ağrı, Van vb yerleri almaktan bahsediyorlar. Yani insanın diyesi geliyor: İşte işgalci-soykırımcı-sömürgeci rejim, işte Ağrı-Van buyur alabiliyorsan al! Ne duruyorsun! Gerçek düşmanlarını bir yana bırakıp mazlum Kürt halkıyla niye uğraşıyorsun?

Ve yine maalesef ki, Ermenistan cezaevlerinden çıkanların yanında Ermeni dostluğundan bahsetmeye korkuyor insan: “Bana Ermenilerden bahsetmeyin” diye kestirip atıyorlar.

Başka örneklerinden de çok iyi biliniyor ki milliyetçilik derin düşmanlık üretiyor!

Ermeni-Kürt dostluğunu veya halklar arası ilişkileri zehirlemek isteyen Ermeni, Kürt, Türk adı ne olursa olsun tüm milliyetçiliklere karşı net ve açık şekilde tavır almadan aydın olunamaz; soykırımcılardan hesap sorulamaz ve yeni soykırımlar önlenemez.

Dincilik ve milliyetçilik aşılmadan Ortadoğu savaşlarından çıkılamaz. Bu konuda ufku daralmış olanlar lütfen Kürt Halk Önderi Öcalan’ın son savunmalarının 4. Cildi olan Ortadoğu kitabını okusunlar!"