FT, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın desteklediği "Evet" kampanyasının referandumu kazanmasına karşın tahmin edilen daha düşük bir oy aldığına dikkat çekiyor.

Gazetenin Türkiye muhabiri Mehul Srivastava'nın imzasını taşıyan haberde, Türkiye'de referanduma götürülen yeni anayasa maddelerinin cumhurbaşkanına büyük bir politik dokunulmazlık sağladığı, ayrıca yargı ve bütçe konularında da yeni yetkiler verdiği belirtiliyor.

Avrupa Konseyi'nin değişikliği, "Türkiye'nin demokrasi geleneğine ters yönde bir adım" olarak nitelendirdiğine de değiniliyor.

Erdoğan'ın kampanya sürecindeki tüm desteğine rağmen Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) ilk kez İstanbul'da bir seçimi kaybetmesinin ise yatırımcıların ülkeye yönelik risk algısını olumsuz etkilemeyeceğini belirten FT, piyasalarda 15 Temmuz'dan bu yana değer kaybeden Türk Lirası'nın politik belirsizliğin sona ermesinin ardından rahat bir nefes almasının beklendiğini ifade ediyor.

'Erdoğan'ın ılımlı davranmasını beklemek anlamsız'

Yazıda Columbia Üniversitesi'nin İnsan Hakları Enstitütüsü'nden David L. Phillips'in yorumları da yer alıyor. FT'ye konuşan Phillips şunları söylüyor:

"Türkiye'nin Batı ile uyum süreci böylelikle bitmiştir. Erdoğan'ın daha ılımlı bir tavır takınmasını beklemek anlamsız... Artık hapisteki HDP milletvekillerinin serbest bırakılmasını, güneydoğu'daki güvenlik operasyonlarının bitmesini ya da darbe girişiminde bulunmakla suçlanan Gülen destekçilerinin yakalanmasına son verilmesini beklemek için hiç bir sebep yok".

Görüşlerine başvurulan bir diğer isim Eurasia Group'dan Mujtaba Rahman ise referandum sonuçlarını, "Türkiye'nin hem iç hem de çevre bölgesindeki istikrar, artık sık sık değişen politikalar izleyen ve öngörülemez bir lider olan Erdoğan'ın anlık hevesine kalmış olacak" sözleriyle yorumluyor.(BBC)