Hamburg'da yaşayan Şafak König (32) İsviçre televizyonu 3+ tarafından 22 genç erkeğin bir kadının kalbini kazanmak için çaba harcamalarını içeren “Bachelorette” adlı programın adayları arasında bulunuyor. Şafak König, 21 erkek rakibini geride bırakmanın kolay olmadığı gibi bir kadının kalbine girmek ve zirveye çıkma hedefi olduğunu belirtti.

Almanya'nın liman kenti Hamburg'da yaşayan Şafak König (32) İsviçre televizyonu 3+ tarafından 22 genç erkeğin bir kadının kalbini kazanmak için yarışanları içeren “Bachelorette” adlı programın yarışma adayları arasında bulunuyor.

Şafak König, 21 erkek rakibini geride bırakmanın kolay olmadığı gibi bir kadının kalbini nasıl kazanacağı ve zirveye çıkma hedefi gibi farklı konularda Avrupa Postası muhabiri Emine Sonugür'ün sorularını şöyle yanıtladı:

Sizi biraz yakından tanıyabilir miyiz?

Tabii... Ben Almanya'nın Bielefeld kentinde bir Türk ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmişim. Dolayısıyla Almanya doğumluyum. Bielefeld kentinde okula başladım ve eğitimimi orada yaptım. 2009 yılında Hamburg'a geldim ve burada da eğitimime devam ederken çalıştım aynı zamanda. Daha sonra annemi yanıma getirdim ve burada küçük bir aile olduk. Bir çocuk babasıyım.

Neyle meşgulsunuz?

Benim Lord & Farmer Männerpflege, Osakaallee 2, 20457 Hamburg Hafen City adresinde salonum var. Bu normal bir bakım salonu değil çok farklı bir işyeri sahibiyim. Kendim yenilikleri, değişikleri, heyecanı ve üreticiliği çok severim. İşyerim yalnız erkekler için kadınlar giremez. Yalnız kadınlar geliyor ön bölümden eşlerine, sevgililerine veya erkek çocuklarının bakıma gelmeleri için “Çek” alıp gidiyorlar. Buranın özelliği işverenler veya üst düzeyde çalışan erkeklerin iş bitiminde kendilerine rahat bir ortam sağlamaktır. Salonda çeşitli içkilerin bulunduğu bar mevcut. İçkilerini yudumlarken manikür, pedikür, vücut masajı, sakal, saç kesimi ve bakımı gibi hizmetler sunuyoruz. Çalışan elemanlar kadın. Ben saç ve sakal kesimi yaparken elemanlarda manikür pedikür isteyen müşterilerimize sunuyorlar. Bunun için oldukça özel erkeklerin bakımı ve iş bitimi sonrası liman kenarında hem rahat etmeleri hem de bakımlarını yaptırmalarını sağlıyorum. Bundan dolayıda müşterilerimiz oldukça işveren, sanatçı, üst düzey yönetimde olanlardan oluşuyor. İşler iyi gidiyor.

“Bachelorette” katılmak nereden aklınıza geldi?

Daha öncede söylediğimiz gibi ben yenilikleri ve heyecanı severim. Bunun için İsviçre 3+ televizyon “Bachelorette” programına başvuruda bulundum. Aynı program Almanya'da da yapılıyor ikisine de başvuruda bulundum. Hemen İsviçre beni çağırdı ve testleri geçtim beni programa kabul ettiler ve sözleşmeyi imzaladım. Kısa süre sonra Almanya'da yapılacak aynı programa davet edildim katılmamı istediler ama İsviçre ile sözleşme yaptığım için orada kaldım. Programa Almanya'dan yani Hamburg'dan tek ben katıldım birde tek Türk asıllı Alman olarak. Ben yüzme gibi çeşitli spor dallarını çok severim ve yaparım kendime bir nevi güveniyorum bu konularda. Türkçe, Almanca ve İngilizce dillerini konuşuyorum ve kendimi kanıtlamakta zorluk çekmiyorum.

Anne baba Türk Alman soyadınız nereden geliyor?

Yıllar önce ben Alman vatandaşı olmaya karar verdiğimde adımı da değiştirmemin istediğim takdirde mümkün olabileceğini söylediler. Bende kendi kendime neden olmasın diye düşündüm ve 'olabilir' deyince elime Alman isimlerinden olan bir liste verdiler. Listenin ilk sıralarında Hans, Maier, Uwe gibi birçok isim yazıyordu. Listede 'König' ismi de yer alıyordu ve ben fazla düşünmeden 'tamam König ismini istiyorum' dedim ve böylece soyadım König oldu. Yani ben Kral değilim ve Kraliyet ailesinden falan gelmiyorum.

Peki.. Katıldığınız programın içiriği nedir?

Değişiklik, heyecan olsun ve belki güzel bir kadının kalbini çalabilirim düşüncesiyle katıldığım programın şartları oldukça zor. Tayland'ta uçtuk yaşları 18 ile 38 arası 22 yarışmacıyla birlikte. Çekimler Tayland'ta gerçekleşti. Bir kadın ve 22 yarışmacı bu kadının kalbini çalmak veya kalbine girebilmek için herkes kendini kanıtlamak istiyor. Her yarışmacı değişik ve farklı bir konu yaratıyor ve onu gerçekleştirmeye çalışıyor. Çok zor ama bir o kadar da zevkli ve keyifli geçiyor. Ben kendimi kanıtlamaya çalışıyorum hemen hemen her yarışmacı takım elbise giyiyor ve kendini centilmen olduğu kadar temiz ve iyi giyimli olduğunu da gösteriyor.

Sizde şık mı giyindiniz diğerleri gibi?

Hayır.. Ben çok iyi fark atmak için çıplak çıktım Tarzan gibi kadının karşısına. 'Görülmeden torbada kedi alınmaz' gibi Almanların bir deyimi var. Bende çıplak kadının kalbine girmeye çalıştım. Daha sonra elbette kıyafetimi giydim burada diğer yarışmacılara fark attım. Programın yönü değişti çok güldürü, keyifli ve hoş oldu benim cesaretimden dolayı. İp çekme, karpuz taşıma, yüzme, spor gibi çok yönlü aktiviteler var. Örneğin helikopter götürüp denizin ortasına atıyor ve o anda kurtulmak için çırpınıyorsun. Ben iyi bir yüzücü ve sporcu olduğum için fazla zorluk çekmedim. Ayrıca yoğun alkışlanan ve en fazla basının konu ettiği kişi oldum. Bir nevi binlerce hayranım oluverdi biranda.

Programın sonunda ne kazanıyor sunuz?

Yapılan çekimler her Pazartesi günü Saat 20.15'de yayınlanmaya başladı ve her hafta birisi eleniyor. Programın sonunda finale kalan yanı kadının kalbini kazanan kişi üç ay kadınla birlikle vakit geçirecek. Bir nevi muhteşem yarışmanın sonunda içimizden birisi güzel kadınla vakit geçirecek. Program içerisinde elbette nasıl bir kadın veya kadında aranan özelliklerde soruluyor. Ben bu soruya bir kadının güzellik ameliyatlarıyla şişirme memeleri, botokslu yüzü, aşırı makyajı ilgimi çekmeyeceğini doğallığı tercih ettiğimi söyledim. Komedi halinde verdiğim cevapları çok ama çok beğenenler oldu. İsviçre sallanıyor adeta. Ayrıca sevmediğim konuları sorduklarında 'küçük bir çocuğun resmini sosyal medyada göstermek' olduğunu söyledim yoğun destek aldım. Yarışmada finale kalmayı çok istiyorum inşallah başarırım. İsviçre basını ve Alman basını hep benden bahsediyor. Her gün yüzlerce kişiden mesajlar geliyor. Büyük heyecanla program devam ediyor.

Bundan sonraki hedefleriniz nelerdir?

Ben çok yoğunum. Televizyon programı, kendi işyerim var. çalışmayı çok seviyorum ama gezmeyi, görmeyi, keşfetmeyi, sporu da çok seviyorum. Fakat tek hedefim Türkiye'de “Survivor 2018 All Star” programına katılmaktır. Bunu çok istiyorum ve hedefliyorum. Başvuruda bulundum ve çok ümit ediyorum ki olumlu bir cevap gelir. Aksi halda oraya katılıncaya kadar başvuruda bulunacağım ve pes etmeyeceğim.

Sizin vücudunuzda dövmeler var seviyor musunuz?

Evet... Elimde, yüzümde istemiyorum ve yok. Ama vücudum dövmelerle kaplı. Çünkü bence dövme sanattır, tarihtir, anmadır. Merhum annemin doğum ve ölüm tarihi, çocuğumun doğum tarihi gibi her dövme benim için eşsiz bir anlam ve sanat taşıyor. Bende anılarımı böyle ölümsüz bir şekilde muhafaza ediyorum. Programın bana çok getirisi oldu benimle tanışmak isteyenler, fikir almak isteyenler gibi tecrübem çok zenginledi ve genişledi. Umarım kazanan ben olurum ve sonra da tecrübelerimle “Survivor” programına katılabilirim. Elbette gençlere bu gibi programlara katılmalarını ve heyecanlı yarınlar geçirmelerini tavsiye ederim.

Emine SONUGÜR / HAMBURG