Berlin Film Festivali'nin Panorama bölümünde gösterilen yönetmen-senarist Ceylan Özgün Özçelik’in filmi “Kaygı” büyük beğeni topladı. Başrollerini Algı Eke ve Özgür Çevik’in paylaştığı film, bir televizyon kanalında çalışan Hasret’in gerçeği sorgulayışını ve arayışını anlatıyor. Hasret, kurgucu olarak çalıştığı televizyon kanalında haberlerdeki gerçeği arıyor. Bir yandan da yirmi yıl önce kaybettiği anne-babasının nasıl öldüğünü sorgulamaya başlıyor. Gerçekten bir trafik kazası sonucu mu öldüler? Bu sorunun yanıtını arayan Hasret, gördüğü kabusların peşinden gidiyor. İşi bırakıyor, kendini eve kapatıyor ve geçmişe dair hatırladıklarını düşünüyor. Sonunda olanları hatırlıyor ve aradığı yanıtı buluyor.

Filmin basın toplantısında konuşan yönetmen Ceylan Özgün Özçelik, Algı Eke’nin canlandırdığı Hasret’in “gerçeği” bulmasıyla verdiği mesajı şu sözlerle dile getiriyor: "Gerçekler her ne kadar hükümetler, devletler, medya vesaire tarafından silinmeye çalışılsa da, - bütün dünya için konuşuyorum, özellikle son dönemde dünyada da böyle olduğuna inanıyorum çünkü- kesinlikle bir şekilde bir yerden çıkarlar, onları tamamen silmenin mümkün olmadığını düşünüyorum. Beynimizde, kabusumuzda, bir yerde onlar varlar, sadece ortaya çıkartmamız gerekiyor.”

Toplumsal belleğe vurgu

“Kaygı,” Hasret’in bir olayı hatırlamasının yanı sıra toplumsal hafızaya dikkat çekiyor. Zira Hasret’in bunalımları, paranoyaları ile başlayan film, Türkiye’nin yakın tarihindeki çok acı bir olaya vurgu yapıyor.

“Kaygı”nın senaryosunu da yazan Ceylan Özgün Özçelik, filmin repliklerinde o olayın yaşandığı dönemde siyasetçilerin yaptığı açıklamaları, sanık avukatlarının savunmalarını, TBMM raporlarında yer alan ifadeleri kullanıyor. Film için araştırmalar yaptığı sırada Türkiye’nin yakın geçmişiyle bugünü arasında paralellikler olduğunu gören Özçelik, “tarihin tekerrürden ibaret” olduğunu söylüyor. "İktidarların söylemleri çok değişmiyor, sağ da sol da kendini tekrar ediyor aslında” diyen Özçelik, kullanılan “cümlelerin genellikle 90’ların başıyla aynı” olduğunu ifade ediyor.

“Kendine düzgün bir iş bul”

Türkiye Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği ile çekilen “Kaygı” Ceylan Özgün Özçelik’in ilk uzun metrajlı filmi. “Kaygı”da başrolü oynayan Algı Eke, Özçelik’in çok titiz çalışan bir yönetmen olduğuna işaret ediyor. Eke, "senaryo bana geldiğinde Ceylan’ın her şey için o kadar detaylı bir anlatımı vardı ki, oyuncu olarak biraz tedirgin oldum, her şeyi bu kadar betimleyen biri benim bir şey yapmama fırsat tanır mı diye düşündüm” diyen Eke, “ama sonrasında çok kolay bir çalışma süreci geçirdiğini” anlatıyor. 

Ondört yıl medyada çalışan, sinema programları hazırlayan 1980 doğumlu Ceylan Özgün Özçelik, aslında çocukluğundan beri yönetmen olmak istediğini ancak bunun “daha önce mümkün olmadığını” söylüyor. Özçelik yönetmen olmak için verdiği mücadeleyi de şu sözlerle dile getiriyor: “Aslında dokuz yaşından beri film yapmak istiyordum ama mümkün olmadı. Türkiye’deki eğitim ve aile sisteminden dolayı. Ailem hep ‘kendine düzgün bir iş bul’ dedi. Hukuk okumak zorunda kaldım. Hasbelkader sinema programı yapmaya başladım. O çok güzeldi, ama sinema programını bırakıp bir türlü film çekmeye yönelemiyordum. Bu arada kısa filmler çektim, belgesel kurguladım, kamera arkasında bulundum, yine sinemaya dair şeyler yaptım. Fakat filmin çekimleri bittiği gün, annem ‘ne zaman işe başlıyorsun’ diye sordu. Böyle bir şeyle mücadele ediyorsunuz, zor.”

Berlinale’ye katıldığı için “çok mutlu olduğunu” ifade eden Ceylan Özgün Özçelik bir sonraki projesinin kadın ve şiddet üzerine olacağını belirtiyor.

Ceylan Özgün Özçelik’in ilk uzun metrajlı filmi “Kaygı” Berlinale kapsamında en iyi ilk film ödülüne de aday gösterildi. Bu dalda, ödüller Altın Ayı ile birlikte 18 Şubat Cumartesi akşamı sahiplerini bulacak.(DW)