Almanya’daki Diyanet İşleri Türk- İslam Birliği (DİTİB) camilerinde görev yapan bazı imamların Ankara’ya bilgi notları göndererek “casusluk faaliyeti" yürüttüğü iddialarıyla baş gösteren krizde yeni bir aşamaya gelindi.

Federal Başsavcılığın, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Almanya’ya görevlendirilen bu imamlar hakkında yürüttüğü soruşturmada kritik bir noktaya geldiği ve casuslukla suçlanan imamların yargılanması için düğmeye basma ihtimalinin güçlendiği öğrenildi.

Diyanet İşleri Başkanlığı ise sürpriz bir kararla, skandala konu olan imamların Almanya’daki görevlerine son verdi ve Türkiye’ye geri çağırdı. 

İmamların, Almanya’daki Fethullah Gülen yapılanması mensupları hakkında Ankara’ya bilgi notları gönderdiğinin ortaya çıkması, kamuoyunda casusluk suçlamalarına yol açmış, Federal Başsavcılık iddialarla ilgili soruşturma başlatmıştı.

Federal Başsavcılık’ın casusluk iddiaları soruşturmasında ciddi bulgulara ulaşması Berlin siyasi kulislerini hareketlendirdi.

Bu hareketlilik Başbakan Angela Merkel’ın 2 Şubat’taki Ankara ziyaretinin hemen öncesinde yaşanırken, Diyanet İşleri Başkanlığı skandala konu olan ve sayıları onlarla ifade edilen imamları Türkiye’ye çekme kararı aldı.

DİTİB yetkilileri söz konusu imamların görevlerine son verildiğini doğrularken, Almanya genelinde kaç imamın görevine son verilerek Türkiye’ye geri çağrıldığıyla ile ilgili ayrıntılı bilgi vermekten kaçındı.

"Görevlerine son verilmesi uygun görülmüştür”

Merkel’in Ankara ziyaretinin hemen ardından, internet sitesinde açıklama yapan DİTİB, tartışmalara konu olan imamların, işbirliği partneri olan Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından görevlendirilmiş olduklarını hatırlatarak, yine Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından bu imamların görevlerine son verildiğini bildirdi.

 “İmamlarla ilgili kamuoyuna açıklama” başlığını taşıyan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“Diyanet İşleri Başkanlığı gerekli inceleme ve değerlendirmeleri yapmış ve ‘Esasen Avrupa ülkelerini ilgilendirmeyen bir yazı bağlamında bazı din görevlilerinin yetki aşımında bulunduğunun tespit edildiğini, Alman kamuoyunda Başkanlık ve din görevlilerine yönelik olumsuz algı oluşturulması ve kırk yıldır devam eden güven ve samimiyete dayalı ilişkilerin zedelenmemesi için bu din görevlilerinin Almanya’daki görevlerine son verilmesini' uygun görmüştür.”

default

DİTİB güvence verdi

İmamlara yöneltilen casusluk suçlamalarının kabul edilmediği açıklamada,  DİTİB’in benzer olayların tekrarlanmaması için yapısal değişiklik dâhil çeşitleri tedbirleri değerlendirildiği vurgulanarak, şunlar kaydedildi:

“DİTİB, benzer tartışmaların gelecekte yaşanmaması için gerekeni kararlı bir şekilde yapacak, hatalı davranışlara müsamaha ve müsaade etmeyecektir. DİTİB olarak Almanya’da Müslümanlara yönelik din hizmetinin hiçbir kişi veya grup tarafından politik ve ideolojik yönden istismar edilmeden hukuk çerçevesinde ilgili tüm kurumlarla işbirliği içerisinde en etkili ve doğru bir şekilde yerine getirme gayreti içerisinde olacağımızı ifade ediyoruz.”

DİTİB’in Almanya’daki en büyük İslam dini cemaati olduğuna işaret edilen açıklamada, bazı imamların hatalı davranışının tüm DİTİB camiasına mal edilmemesi istendi, ve şu görüşler ifade edildi:

“Kamuoyunda iddiaların DİTİB ile ilgisini incelemeden sürekli Birliğimizi suçlayıcı tavır takınılması ve birçok alanda ilişkilerin dondurulması, kuruluşdan beri bu ülkede açık, mutedil, aklı ve barışı önceleyen, en büyük İslam dini cemaati olarak hizmet veren DİTİB’i ve cemiyetlerimizde fahri görev yapan yöneticilerimizi ve sayıları yüzbinleri bulan üyelerimizi üzmektedir.“

'Din ateşesi de geri çağrıldı' iddiası

Bu arada, skandalda rolü olduğu iddia edilen Türkiye'nin Düsseldorf’taki Din Hizmetleri Ataşesi Ramazan Ilıkkan'ın Ankara’ya geri çağrıldığı da, Berlin siyasi kulislerinde konuşuluyor.

Türk makamları ise, Ilıkkan’ın görev süresinin sona erdiği bu nedenle Türkiye’ye döndüğünü ifade ediyor.

DW'ye konuşan üst düzey Diyanet İşleri Başkanlığı yetkilisi geri çekme kararını doğrularken "casusluk iddialarını kesinlikle kabul etmiyoruz. Yetki aşımı sözkonusu. Türkiye'ye dönenler görevlerine din görevlisi olarak devam edecekler. Herhangi bir din ateşini de geri çekmedik. Ramazan Ilıkkan'ın görevi doldu Ankara yakınlarında müftü olarak görevini sürdürüyor" dedi.

Alman mevzuatına göre kurulmuş bir dernek olan DİTİB, Ankara’daki Diyanet İşleri Başkanlığı’yla paydaş olarak işbirliği yürütüyor. Bu çerçevede, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gönderdiği yaklaşık 1000 imam, Almanya genelindeki camilerde görev yapıyor. İmamların maaşları da Türkiye tarafından Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından ödeniyor.

Bu arada dün Düsseldorf’ta Eyalet Meclisi’ne konu hakkında bilgi veren Anayasayı Koruma Teşkilatı Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Başkanı Burkhard Freier, imamların 33 şahıs ve 11 eğitim kuruluşuyla ilgili olarak Diyanet İşleri Başkanlığı'na bilgi gönderdiğini, casusluk yapan en az 13 imamın olduğunu, Rheinland-Pfalz eyaletindeki üç camii cemaatinden de imamların bilgi topladığını açıkladı.

İstihbarat servisinin elindeki verilere göre, Türkiye'nin Köln, Düsseldorf ve Münih Konsolosluklarındaki din hizmetleri ataşeleri Diyanet İşleri'ne üç rapor gönderdi. Başka belgelerin de gönderilmiş olabileceği üzerinde duran Anayasayı Koruma Teşkilatı tüm casusluk faaliyetinin din hizmetleri ateşeleri tarafından yönlendirildiği görüşünde.(Deutsche Welle)