Almanya’da 1999-2011 yılları arasında 8’i Türkiyeli olmak üzere 10 kişiyi öldüren Nasyonel Sosyalist Yeraltı (NSU) adlı örgüte ilişkin davada dokuz yıl sonra ortaya çıkan dört evrak, iç istihbarat kurumu olan Anayasa Koruma Örgütü’nün (LfV) cinayeti araştıran polisten bilgi sakladığını ve şüpheli personelini koruduğunu gün yüzüne çıkardı.

Hessen Eyaleti Emniyeti, kendi iç yazışmasında, 2006’da internet kafede öldürülen Halit Yozgat’ın vurulduğu an orada bulunan LfV’nin istihbarat personeli Andreas Temme hakkında bilgi istediklerini ancak LfV’nin direndiğini kaydetti. Önceki gün mahkemeye sunulan polise ait gizli raporda, 
“Görüşmenin hedefi, Temme’ye karşı LfV korumasının kaldırılmasıdır. Temme, LfV’nin arkasında durmadığını fark ederse bize söylemediği bilgilere aktaracaktır” deniliyor.


Almanya’da 1999-2011 yılları arasında sekizi Türkiyeli olmak üzere on kişiyi öldürüp üç bombalı saldırı ve 15 soygun düzenleyen NSU yargılamasına önceki gün devam edildi. Münih Adliyesi’nde görülen davaya örgütün hayatta kalan ve şu an bilinen tek üyesi durumundaki Beate Zschape ile örgüte yardım ile suçlanan dört kişi katıldı. Yaklaşık dört yıldır tutuklu yargılanan Zschape bu duruşmada da suskunluğunu bozmadı.

ALMAN İSTİHBARATÇI CİNAYET SIRASINDA KAFEDEYDİ

Duruşmada, LfV’nin Hessen Eyaleti biriminde çalışan, ilk adı güvenlik nedeniyle gizli tutulan Hess tanık olarak dinlendi. Hess’in sorgulanma sebebi ise şuydu: NSU’nun Türkiyelilere yönelik son saldırısı, 6 Nisan 2006’da Hessen’e bağlı Kassel şehrinde internet kafe işleten Halit Yozgat’ın öldürülmesi olmuştu. Yozgat vurulduğu sırada kafedeki beş müşteriden birinin, LfV görevlisi Andreas Temme olduğu saptanmıştı. Polis, Temme’yi 21 Nisan 2006’da gözaltına alınca bu kişinin istihbaratçı olduğu anlaşılmıştı. Evindeki aramada Hitler’in ‘Kavgam’ adlı kitabından alınmış el yazması notlar bulunmuştu. Temme, sorgusunda, oturduğu semtten çok uzakta bulunan bu mahalledeki kafeye seks sitelerine girmek için gittiğini savunmuştu. NSU Davası açıldığında bu dosyaya, Temme ile aynı kurumda görev yapan Hess’in üç ayrı telefon konuşması delil olarak sunulmuştu. İşte Hess önceki gün bu telefon görüşmelerinden ötürü ifade verdi. İlk kayıtta Hess’in Temme’ye “Ben her zaman , ‘Eğer bir olay meydana gelecekse oradan geçmeyeceksin’ derim” şeklindeki sözü dikkat çekti. Mahkeme başkanının ısrarlı soruları üzerine Hess, bu cümleyi “ironik” olarak kurduğunu ifade ederken, kurum olarak cinayetten önceden haberdar oldukları suçlamasını ise reddetti.

ALMAN POLİSİ: LFV, İSTİHBARATÇIYI KORUYOR

Hess’in ifadesinden sonra Yozgat Ailesi’nin avukatları, Hessen Eyaleti Polisi’nin 2006 yılındaki “gizli” iç yazışmalarını dilekçeyle mahkemeye sundu. Dilekçe ekinde yer alan dört evraktan ilki, 21 Haziran 2006 tarihini taşıyor. Hessen Polisi, bu evrakta, Halit Yozgat cinayetinin aydınlatılması için Savcı Wied ile görüşmeyi hedeflediklerini ifade ediyor. Evrakta, savcılık ve polisin ortak görüşünün “LfV’nin Temme’yi koruduğu” yönünde olduğu belirtilerek, “Görüşmenin hedefi, Temme’ye karşı LfV’nin tespit edilen korumasının kaldırılmasıdır. Beklentimiz şudur: Temme, LfV’nin arkasında durmadığını fark ederse bize söylemediği bilgileri aktaracaktır” deniliyor.

İkinci gizli evrak ise 28 Haziran 2006 tarihli bir iç e-mail yazışması... Hessen Polisi, bu e-mailde, LfV’nin Hessen Şefi’nin kendileriyle görüşmediğini ve “Ancak üst düzey polis şefleriyle görüşürüm” dediğini not ediyor.

DİNLEMEDEN ‘İSTİHBARAT DAYANIŞMASI’ ÇIKTI

3 Temmuz 2006 tarihli üçüncü evraka göre, nihayet görüşme gerçekleşiyor. Savcı Wied, polis ve LfV adına Hess’in katıldığı görüşme, 30 Haziran 2006’da yapılıyor. Bu görüşmede polisler, Hess’ten Temme’ye bağlı, beşi Radikal İslami gruplara, biri de Alman aşırı sağına mensup haber elemanlarıyla görüşmek; Temme hakkında LfV’nin hazırladığı iç istihbarat raporunun sonucunu ve Temme’nin LfV’ye verdiği ifadenin bir örneğini edinmek istedi. Bütün bu talepleri reddeden Hess, haber elemanlarını kendilerinin sorgulayabileceğini, polisin kimliklerini gizleyerek görüşmelere katılabileceğini söyledi. Ancak Savcı Wied, bu görüşmenin hukuk dışı olduğunu ve delil değeri taşımayacağını belirterek, öneriyi reddetti. Polise ait dördüncü ve son evrak ise 4 Temmuz 2006 tarihini taşıyor. Bu yazışmada, haber elamanlarının belirlenmesi ve ifadelerinin alınabilmesi için Temme’nin telefonlarının dinlemeye alındığı kaydediliyor. Dinlenen kayıtlardan birinde; Hess’in Temme’yi aradığı ve “Polis senin ifadeni istiyor, verelim mi” diye sorduğu kaydediliyor. NSU Davası’nın bir sonraki duruşması, 30 Haziran’da görülecek.