Süheyla Kaplan

Sanıklardan Ahmet Duran Yüksel'in ' kara para aklama', uyuşturucu ticareti ile kalpazanlık gibi üç ayrı suç şüphesiyle takip edildiğini belirten polisler, bu sırada dinlemeye takılan Gergerlioğlu'nun faaliyetleri hakkında bilgiler verdi.

Bir polis memuru sanık Gergerlioğlu'nun gözaltına alındığı sırada pasaportun fotokopisi üzerinden yola çıkarak kendisinin İngiltere, Suudi Arabistan, Mısır, Lübnan, Slovenya, Bulgaristan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Almanya'nın Bonn, Bochum, Stuttgart, Yunanistan, Frankfurt ve Köln'e sık sık sehayet ettiğine dair bilgilere yer verdi.

Müdahil avukatlardan Wolfgang R. ise duruşmada söz alarak bu davanın ' casusluk davası kapsamında görülemeyeceğini' bildirdi.



Alman İstihbaratı BND ile MİT arasında özellikle terör suçları kapsamında sözkonusu istihbaratı işbirliğinin olduğunu hatta Alman vekillerin bu konuda daha önce hükümete soru önergesi verdiklerini hatırlatan Wolfgang R. '' MİT ile BND arasında istihbarat konularında işbirliği olmasına yönelik ülkeler arası imzalanmış sözleşmeler bulunmakta. Örneğin daha önce DHKP'cin Almanya Sorumlusu Alaattin Ateş Alman Dış İstihbaratı BND'nin ajanı olduğu hatta bu kişinin aynı zamanda MİT'in de elemanı olduğu basında çıktı. Gerek Almanya gerekse Türkiye Gergerlioğlu'nun Almanya'da bulunmasından haberdardı. Buradan yola çıkarak müvekkilimin casuslukla suçlanması doğru değil. Suçlamalarda çelişkiler var. Özellikle terör suçlarını önlemeye yönelik konularda BND ve MİT zaman zaman işbirliği içerisindedir' dedi.



Duruşmada  soruşturma kapsamında görevlendirilen Mainz Kraiminal Dairesi Devlet Güvenliğini Koruma Masasında  İslam bilimci, Türkolog  ve Doktora öğrencisi Murat Y.'nin ifadesi alındı.
Murat Y. soruşturma kapsamında Gergerlioğlu'na ait sosyal medyada yer alan bilgiler üzerine bir araştırma yapmakla görevlendirildiğini ifade ederek

 ''Analizlerimde ve araştırmalarımda Gergerlioğlu Facebook  sayfasını aktif kullanan biri.  Politik görüşleriyle imaj oluşturmaya çalışmakta. Hatta Gergerlioğlu Facebook iletişim sayfasında  Erbakan'ın oğlu ile çekilmiş fotoğrafını yüklemiş.  Kendisi resmi statüde danışman mı yoksa dışardan görüşleri alınan bir danışman mı bu konuda kesin bir yanıt veremem. AKP'de taban yapmaya  çalışan biri. Hatta Bursa'dan aday adayı oldu ancak adaylığa terfi edilemedi' dedi. 



Gergerlioğlu'nun 'Tüm Bürokratlar ve İşadamları Derneği'nin kurucuları arasında yer aldığını ancak daha sonra Gergerlioğlu'nun bu konuda sosyal medyada herhangi bir paylaşım yapmadığına dikkat çeken Murat Y. '' Gergerlioğlu, Dolmabahçe'de şatafatlı bir etkinlikte AKP'nin ileri gelenleri ile resimleri facebook'da yüklemiş.  Bununla da AKP içerisinde etkili olduğunu göstermeye çalışmakta' şeklinde ifade verdi.

Türkiye kökenli polis Murat Y. ayrıca Gergerlioğlu yakalandığı sırada üzerinde bulunan bir not defterinden söz etti. Asker kökenlilerin de kaydedildiği defterde, isimler, karşısında telefon numaraları ve notlar bulunduğunu belirten tanık Polis, bununla ilgili şu bilgilere yer verdi.

- Notlardan birinde emekli bir subay Şahin Babat ismi vardı, bu kişinin görev yaptığı Habur Gümrüğü'nden derhal atılması gerektiği vurgulanıyordu. Ayrıca, özel bir not olarak da, köy korucusu Turan Babat'la bir ilgisinin olmadığı belirtiliyordu.

- Şırnak/ Uludere'den Mehmet .... diye birinden bahsedilirken, bu kişinin Kandil'in adamı olduğu vurgulanıyordu, yanında bunu belirten özel bir not vardı.

             - Yine Yedeksubay Hamza Çimen adlı biri hakkında alınmış notlar vardı.

-    Cizre- Dündar, diye biri not edilmişti ve bu kişinin AKP milletvekili olduğundan söz ediliyordu. Ancak, odasında dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan'ın bir fotoğrafının bulunmadığı yazılıyordu.

-     Yüksel Metin : ( KCK ile ilgili bir şahıs)

-     Hayriye Yaman ( çocuğu dağda, PKK'nın alt kollarında bir kadın derneğinde aktif çalışmakta)

-    Erdoğan Koç ( PKK ile irtibatı var ve beyaz ticareti yapıyor) ve önemli bir not olduğu belirtiliyor.

-         Not defterinde, 100 İsviçre Frank'ının seri numaraları kaydedilmişti.



Alman polisi ifadesinde ayrıca Gergerlioğlu'na ait olan not defterinde, ''Otelde 100 bin Euro verilecek, İsviçre'de 1000 İsviçre Frankı verilecek" şeklinde notlar yazılı olduğunu belirtti.

Almanya'nın Bielefeld kentinde Yezidiler tarafından Kobani'ye destek sloganıyla çoğunluğu Kürtler tarafından düzenlenen bir fotoğrafı Gergerlioğlu'na yaklaşık 40-50 kişinin bulunduğu kapalı whatsup grubu içinde gösteri fotoğraflarını göndermekle suçlanan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği'nde imam olarak görev yapan din görevlisi İmam Aziz A.'nin ifadesi alındı.

Alman hakim Bielefeld kentinde DİTİB'e bağlı bir camiye  imam olarak 2013 yılında Bursa'dan atanan Aziz A.'nın  Gergerlioğlu ile herhangi bir ilişkiniz var mı? Onu daha önceden tanıyor musunuz? şeklinde bir soru yöneltti.

İmam Aziz A. da ifadesinde şunları söyledi: ''Bielefeld'de oturuyorum. İki yıl önce geldim. Bursa'da görev yaptığım cami yakınında Taha Gergerlioğlu'nun ailesi oturmaktaydı. Bunun dışında Taha Bey ile hiçbir hukukum olmadı. Kendisini oradan tanıyorum. Gergerlioğlu ile bugüne kadar  en fazla üç keze bir araya geldim. Son görüşmem de 2013 yılında Almanya'nın Bielefeld kentinde buaraya imam olarak atandığımda gerçekleşti.  Kendisi bana whatsup grubunda arkadaşlık gönderdi ve o şekilde iletişim kurdum' dedi.

Alman hakimin sanık Taha Gergerlioğlu'nun ' mesleki ile ilgili ne biliyorsunuz? ' şeklindeki sosusuna Aziz A. '' Siyaset ve serbest ticaret ile uğraştığını biliyorum' şeklinde yanıt verdi.

Alman hakimin ' Ancak daha önceki polis ifadesinde Gergerlioğlu'nun mesleğinin Yurtdışı Akrabalar Topluluğuna ait bir resmi makamda çalıştığı yönünde ifade vermişsiniz.  Bu resmi makam dediğiniz neresi? şeklindeki sorusu üzerine Aziz A. ''Ben bu yönde bir şey söylediğimi hatırlamıyorum. Polis ifadesinde bana Gergerlioğlu ne iş yapıyor diye sorulunca ben de Türk vatandaşları için çalışıyor dedim. Çünkü çok sık yurtdışına gittiği için ben öyle zannettim" dedi.

Alman hakim daha sonra Bielefeld'de Yezidiler tarafından düzenlenen Kobani'ye destek mitingine ait bir fotoğrafın kendisi tarafından çekilip Gergerlioğlu'na gönderip göndermediği sorusuna ise Aziz A. şöyle yanıt verdi:

''Bielefeld'de oturduğumuz hemen evin önünde Yezidiler tarafından gösteri düzenlenmişti 2013 yılında. O sırada evdeki çocuklar fotoğraf çekmiş. Gergerlioğlu'nun da içinde bulunduğu whatsup kapalı grubuna bu fotoğrafı gönderdim. Kaldı ki fotoğrafları çeken ben değil o an evde bulunan çocuklar" .

Alman hakimin bu whatsup grubu içinde Gergerlioğlu'nun etkisinin olup olmadığı şeklindeki sorusuna da Aziz A. '' Bu iletişim grubu kuran Gergerlioğlu ancak kendisinin bu grupta görüş olarak herhangi bir etkisi yoktu' şeklinde yanıt verdi.

Başka bir Alman hakimin "daha önceki polis ifadenizde Gergerlioğlu'nun Türkiye'ye ait bir makamda çalıştığını söylemişsiniz. Nedir bu resmi makam? Yurtdışı Akraba Topluluklar diye Türkiye'de bir bakanlık var mı? sorusuna da Aziz A. '' Evet böyle bir bakanlık var. Ben de Gergerlioğlu'nun  bu makam için çalıştığını düşündüm" dedi.

Alman hakimin yürütülen soruşturma kapsamındaki polis ifadesinde Aziz A.'nın Gergerlioğlu ile yazışmalarında '' PKK'nın yardımıyla 10 bin kişi Bielefeld'de gösteriye katıldı. Alman polisi çok sakin davrandı. Bu mitingte Türkiye ve Erdoğan'a hakaret ediliyor' şeklinde mesaj atmışsınız şeklindeki soruya da Aziz A. şöyle yanıt verdi: '' Ben böyle bir şeyi yazmamıştım. O dönemde Bielefeld'de Çeçenler ile Yezidier arasında kavga vardı. Bunu yazmıştım. Ayrıca sözkonusu düzenlenen mitingte Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye aleyhine gösteriler yapıldığını, Türkiye'de gösteriler genelde kavgalı, sopalı olur. Almanya'da barışçıl geçti şeklinde yazıştıkYoksa Alman makamlarına yönelik herhangi bir yorumda bulunmadım. Göstericilerin attığı sloganlar basında da çıkmıştı. " dedi.

Alman hakimin Gergerlioğlu'nun MİT için çalıştığını ve sizden de haberler aldığına yönelik iddialara ne diyorsununuz? şeklindeki soruya Aziz A. '' Öyle bir şey olsa kendisinden uzak dururdum. Özgür Almanya'da yaşıyoruz. Duygusal olarak whatsup yazışmalarında ben de kişisel görüşlerimi paylaştım' dedi.  

''ALMANYA'YA TEŞEKKÜR EDİYORUM''

Aziz A. ifadesinin sonunda, ''Hayatımda sadece bir kez whautsup de Gergerlioğlu ile yazıştım. Bir fotoğraf paylaştım. Bunun dışında sosyal medya kullanmam.  Bu da bana ders oldu. Alman mahkemesine de bu konda teşekkür ediyorum" dedi.

Müdahil avukatlardan Mutlu Günal de bugün düzenlenen duruşma sonrasında ''Soruşturmaya itirazımız var. Belgeler eksik  ve yeterli değil. Saklanıyor. Davanın bu şekilde ileri gitmesi mümkün değil. Suçlamalar tamamıyle saçma. Alman yetkililer Türk kültüründen tamamıyle uzak. Üçlü istihbarat kurulmuş vs. gibi iddiaların hiçbir aslı yok. İnsanlar birbirleriyle fikir alışverişinde bulunurlar. Son derece normal" dedi.