İSTANBUL- Polis geçtiğimiz Salı günü, toplam 7 ilde PKK’nın şehir yapılanması olduğu öne sürülen KCK’nın “medya ayağı”na yönelik eşzamanlı operasyonlar düzenledi. Çoğu gazeteci toplam 48 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüpheliler arasında Vatan muhabiri Çağdaş Ulus da yer aldı. Önceki gün Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne getirilen şüphelilerden 7’si savcılık tarafından, 6’sı da tutuklanmalı talebiyle sevk edildikleri mahkemece serbest bıraktı. Aralarında Ulus’un da bulunduğu toplam 35 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.

“Terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla tutuklanan arkadaşımız Ulus’a, savcılıkta ve mahkemede, ağırlıklı olarak, “PKK’nın yayın organı” konumundaki Fırat Haber Ajansı’nın (ANF) Amsterdam sorumlusu İsmet Kayhan isimli kişiyle yaptığı telefon konuşmalarının içeriği soruldu. İfadelerinde, hakkındaki iddiaları reddeden Ulus, hayatının hiçbir döneminde illegal herhangi bir yapılanmanın içinde bulunmadığını savundu.

Kayhan ile KKTC’de üniversitede okuduğu dönemde internet üzerinden tanıştıklarını belirterek, “Öğrenciyken yaptığım bir röportaj nedeniyle bana ulaştı. O dönemde Gündem gazetesinde çalışıyordu. Hiç yüz yüze tanışmadık. Sonrasında ANF’nin Amsterdam sorumlusu olduğunu öğrendim. Ancak soyadı dahil, örgütteki görevini ve yerini burada öğrendim. Kendisiyle yaptığım tüm telefon görüşmeleri haber amaçlıdır. Benimle aynı operasyonda gözaltına alınan Birgün gazetesi muhabiri Zeynep Kuray ile de hep haberler nedeniyle görüştüm.
 
Ben, sadece acemiliğim ve tecrübesizliğimden kaynaklanan bazı hatalardan dolayı haber yapmak amacıyla bu kişilerle görüştüm. Ancak yaptığım haberler örgütün lehine değildir. Talimatla yapılan haberler değildir. Güncel ve aktüel olan, her gazetede yayınlanabilecek tarzda haberler için kendileriyle irtibat kurdum. Bu tür alışverişleri birçok gazeteci, muhabir yapar
” dedi.

HABERLERİNİ DELİL GÖSTERDİ
Ulus, “5 kere yurt dışına çıktınız mı, Kuzey Irak’a hiç gittiniz mi?” sorusuna ise “Hiçbir şekilde Kuzey Irak’ta bulunmadım. Sadece üniversite eğitimi için KKTC’deki Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi İletişim Fakültesi’ne gittim, bir de yurt dışı öğrenci değişim programı kapsamında ABD’nin Alaska eyaletine gittim” yanıtını verdi. Ulus, mahkemeye delil olarak da farklı dönemlerde PKK aleyhine yaptığı haberleri sundu. Geçtiğimiz Nisan ayında KKTC’de sahte kimlikle yakalanan, Şırnak’ta 1992 yılında 30 askerin şehit olduğu karakol baskınında yer alan PKK militanı Niyazi Dolan’ın yakalanması ve Türkiye’ye iade edilmesi haberini tüm Türkiye’nin kendi haberinden öğrendiğini kaydeden Ulus, “Zaten böyle bir yapılanmanın içinde olsam, terör örgütünün sempatizanı olsam PKK aleyhinde bu tarz haberler yapmazdım” görüşünü savundu.

11 Kasım’da terör örgütü PKK’nın silahlı kanadı HPG’li Mensur Güzel’in Kartepe Deniz Otobüsü’nü kaçırma eylemiyle ilgili yaptığı haberleri de delil olarak gösteren Ulus, diğer şüphelilerle bir ilişkisinin ya da bağlantısının olmadığını ifade ederek, “Kendilerini ilk kez burada gördüm” dedi. Ulus, “Ben hiçbir zaman örgütsel faaliyette bulunmadım. Vatan gazetesinde muhabir olarak görev yapıyorum. Serbest bırakılmayı talep ediyorum ve mesleğime geri dönmek istiyorum” diye konuştu