" Gülen cemaati tehlikeli ve Stasi (eski Doğu Almanya istihbarat teşkilatı) gibi örgütlenmektedir.  Misyoner ve devlet kurumlarına sızmaktalar. Cemaat yanlıları cemaatin diğer bir sempatizanı tarafından kontrol altına alınmaktadır. Okullar, takviye dersleri ve üniversiteleri ile daha da büyümekteler ve örgütlenmektedirler. Avrupa'ya kendilerini humanist ve diyalogtan yana felsefeleri olduğunu anlatmaktalar oysa içlerinde daha farklı ve ideolojiktirler.

Gülen hareketi Almanya'da da kurumsal olarak güçlenme çabası içindeler. Müslüman Ortadoks ideolojiyi yayma amaçları var, kendi içlerinde güçlü ağları var, okul isimleri örneğin Fethullah Gülen ismini taşımıyor bu anlamda yasaklanamıyor. 

Nerde sosyo- ekonomik çevre var orda okullar açılmakta, öğrencilere burs verilmekte, ingilizce, türkçe takviye kursları vs. Okullarında da Gülen kitapları okunmak zorunda, ibadet etme vs. sonra güçlü bir şekilde ağ oluşturmaktalar. 

Almanya'da Gülen destekli kültürlerarası diyalog formunu destekleyen Süssmuth gibi bazı politikacıları anlamıyorum. 

Almanya'da Gülen cemaati ile konuşulmalı, uyarılmalı, çünkü kurumsal olarak güçlenme ve Müslüman- Ortodoks ideolojisini yayma çabası içindeler."

Süheyla Kaplan