Altona semtindeki Ottenser Hauptstraße meydanında yapılan seçim konuşmasına, Schleswig Holstein eyaleti başbakan yardımcısı Robert Habeck, Hamburg eyaleti Yeşiller başkanı ve liste başı adaylarından Jens Kerstan ile Katharine Fegebank'da katılarak konuşma yaptılar.



Yeşiller Partisi eyalet milletvekili Filiz Demirel, Belediye Meclis Üyesi Yusuf Uzundağ ile Bayram İnan'ın da destek verdiği etkinlikte kutup ayısı kılıklı seçim bildirisi dağıtan partililer ile İrlandalı bir müzik grubunun söylediği şarkılar programa renk kattı.

Almanya Federal Parlamento başkan yardımcısı da olan Claudia Roth, konuşmak için sahneye çıkınca Afrika kökenli bir grup mülteci sahne önünde pankart açtı. Heyecanlı bir tempoda konuşan Roth, dünyanın en zengin ülkelerinden biri olan Almanya'da (Münih'i örnek verdi) mülteciler sokaklarda yatıyor dedi. "Her yılın Ekim ayında geleneksel olarak Münih'te yapılan Bira Festivali'ne (Oktoberfest) 6 milyon kişi eğlenmek için gelerek milyonlarca avro gelir bırakmaktadir. Mültecilerin sokaklarda yatmaya terk edilmesi korkunç bir çelişkidir. Bunun sorumluları hükümettedirler" dedi.

Roth, İtalya karasularında sık sık meydana gelen mülteci gemisi ve teknesi kazaları sonucu sayıları yüzlerle ifade edilen ölümlerin sorumluları olarak, AB ülkelerindeki sert yasalara imza atan hükümetleri gösterdi. AB ülkelerinde vize ve aile birleşmesi anlaşmalarının yeniden düzenlenerek daha insancıl hale getirilmesine ve yeni bir göçmenlik yasasının zorunlu hale geldiğine dikkat çekti.

Claudia Roth, geçen hafta Münih'te yapılan (6-8 Şubat) 51.Uluslararası Güvenlik Kongresi'ne katılmayan Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nu eleştirdi. Yeşil politikacı, aralarında NATO ve AB üyelerinin dışında İran, Irak, Ürdün, Filistin, İsrail, Çin, Japonya, Rusya ve Hindistan gibi ülke temsilcilerin de yer aldığı önemli bir zirve toplantısında Türkiye'nin temsil edilmemsini anlamak güçtür dedi. Kendisini Türkiye'nin yakın bir dostu olarak tanımlayan Roth, Türkiye dışişlerinin İsrail'in bu zirveye çağrılı olduğunu önceden bilmesine rağmen son anda katılmama gerekçesini uluslararası toplantılara veda olarak değerlendirdi.



BM temsilcisi Ban Ki-moon ve Barzani'nin de yer aldığı Güvenlik Kongresi toplantısında son dönemlerin en önemli gündem meddelerinden biri olan mülteciler sorununun tartışıldığını dile getiren Roth, Türkiye her platformda 1,8 milyon mülteciye ev sahipliği yapıyoruz demesine rağmen, dünya için önemli bir zirve toplantısını boykot ederek, adeta kendi sorumluluğuna veda etmiştir açıklamasında bulundu.