Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, mevkidaşı Sigmar Gabriel ile yarın yapacağı görüşme öncesinde Alman Funke Medya Grubu için bir makale kaleme aldı.

Bakan, güvenlikten ekonomiye, mülteci krizinden terör örgütlerine karşı mücadeleye kadar birçok alandaki işbirliğine değinerek, iki ülke ilişkilerinde "yeni bir başlangıç" yapılmasını önerdi.

2017 yılının Türkiye- Almanya ilişkileri açısından zor bir yıl olduğunu belirten Çavuşoğlu, aşılması gereken birçok zorlukla dolu bir dönemde her iki tarafın da ilişkilerde yeni bir başlangıçtan yana olduğunu ifade etti.

Mevlüt Çavuşoğlu kaleme aldığı makalede, kriz sarmalının kırılması ve karşılıklı anlayışın geliştirilebilmesi için dört öneride bulundu. Öncelikle iki ülkenin karşılıklı olarak birbirlerini eşit değerde iki partner olarak değerlendirmesi gerektiğini  belirten Çavuşoğlu, "Türkiye’nin son 15 yıl içindeki muzzam gelişiminin" tanınması gerektiğini kaydetti.

Bakan, ikinci öneri olarak iki ülke arasındaki diyaloğun üst seviyede, güvenilir ve gerektiğinde resmi olmayan görüşmeler yoluyla da sürdürülmesi gerektiğini belirtti. Alman mevkidaşı Sigmar Gabriel'in memleketi Goslar kentine yapacağı ziyarete dikkat çeken Çavuşoğlu, bu ziyaretin bu yöndeki çabaların bir parçası olduğunu belirtti.

"15 Temmuz travması tam olarak anlaşılamadı"

Çavuşoğlu, üçüncü olarak "popülist, ben merkezci ve kısa soluklu iç politik düşüncelerin yerini pragmatik yaklaşımların alması gerektiğini" kaydetti. Bakan, "dördüncü ve belki en önemli nokta" diye nitelendirdiği önerisinde de karşılıklı olarak daha empatili bir dil kullanılması gerektiğini ifade etti.

Deutsche Welle'nin haberıne göre 15 Temmuz darbe girişimin Türk toplumunda yol açtığı travmanın, Almanya’da tam olarak anlaşılamadığını düşündüğünü belirten Çavuşoğlu, "Alman dostlarımızdan, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu durumu daha iyi anlamalarını bekliyoruz" dedi.

Bakan, iki ülke ilişkilerinde içinden geçilen zor döneme rağmen güvenlik konusundaki işbirliğinin memnuniyet verici olduğunu belirterek, başta IŞİD olmak üzere terör örgütlerine karşı mücadelede istihbarat alanında verimli bir işbirliği olduğunu kaydetti.

"Beklentimiz FETÖ ve PKK'ya karşı mücadele"

Çavuşoğlu Almanya'dan en büyük beklentilerini ise "Almanya'daki FETÖ ve PKK faaliyetlerine karşı kararlı mücadele" olarak nitelendirdi ve "Birçok yüzü olan FETÖ’nün karanlık tarafının daha iyi anlaşılmasını ve buna uygun gerekli adımların atılmasını bekliyoruz" dedi.

İki ülkenin ekonomik işbirliğine de değinen Çavuşoğlu, Türkiye ile Almanya arasında ticaret hacminin geçen beş yılda 174 milyar euroyu bulduğunu ve Almanya'nın 40 milyar euro ticaret fazlası verdiğini hatırlatarak, Türkiye’nin gelecek on yıl içinde de başta ulaşım ve enerji olmak üzere büyük alt yapı projeleri hayata geçireceğini, özellikle de yenilenebilir enerjiler alanında büyük imkanlar olduğunu söyledi.

Vize serbestisi talebi

Çavuşoğlu son olarak ise Türkiye ile AB arasında 18 Mart 2016 tarihinde imzalanan mülteci mutabakatına değinerek, bu mutabakatın düzensiz göç akınının bertaraf edilmesinde merkezi rol oynadığını kaydetti. Türkiye ve Almanya'nın bu krizde oynadığı öncü rolün diğer AB ülkeleri için de örnek teşkil ettiğini belirten Çavuşoğlu, "Türkiye bu mutabakat çerçevesindeki tüm taahhütlerini yerine getirmiştir. AB'nin özellikle vize liberalizasyonundaki yükümlülüklerini yerine getirmesi yönündeki talebimiz bizim doğal hakkımızdır" ifadelerini kullandı.