Belçika'nın başkenti Brüksel'de Türkiye Konsolosluğu önünde yaşanan kavgada dört kişi bıçaklı saldırı sonucu yaralandı. Belçika polisi olaya müdahale ederek çevrede güvenlik önlemi aldı.

Brüksel Türkiye Konsolosluğu'na oylarını kullanmaya giden bir grup Kürt kökenliye AKPli oldukları ileri sürülen grup tarafından bıçakla saldırı yapıldığı ileri sürüldü. Saldırı sonucunda Sultan Uğraş, Mahmut Yaşar ve soyadı öğrenilmeyen Hasan isimli kişilerinin yaralandığı ve hastanede tedavi altına alındıkları belirtildi.

Brüksel Başkonsolosluğu önünde yaşanan bıçaklı saldırı hakkında, Başkonsolosluk yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

"30 Mart Perşembe günü öğleden sonra Başkonsolosluğumuzda oy verme işlemleri sorunsuz bir şekilde devam ederken, başkonsolosluğumuza 100 metre mesafede bir grup vatandaşımız arasında çıkan arbede neticesinde yaralanmalar olduğu büyük üzüntüyle öğrenilmiştir. Bu olaydan dört siyasi parti (AK Parti, MHP, CHP, HDP) temsilcimiz büyük üzüntü duymuş olup, yaralanan vatandaşlarımıza acil şifalar dilemektedirler. Yaralı vatandaşlarımıza ziyarette bulunulacaktır."

Avrupa Hayır Platformu tarafından yapılan bir açıklamada ise Brüksel Türkiye Konsolosluğu'na oylarını kullanmaya giden Kürtlere AKPli grubun bıçakla saldırdığı ve üç seçmenin yaralandığına yer verildi.

Olay sonrası KDCK-E adına yapılan açıklamada ise "kendilerini Osmanlı Ocakları olarak tanımlayan Tayyip Erdoğan’ın hayranları tarafından “Hayır'cılara karşı sürekli provokasyon yaratılmaya çalışıldığı" sözleri dikkat çekildi. KDCK-E açıklaması şöyle devam etti: “Hayırcılar vatan hainidir, bölücüdür, teröristtir, hepinize gününüzü göstereceğiz ve yaşam hakkı tanımayacağız, 17 Nisan'dan sonra hepinizi, hayırcı vatan hainlerini ülkeden kovacağız’ gibi ağır hakaretler yapan bu çeteye karşı hem müşahitlerimiz, hem de görevli arkadaşlar soğukkanlı şekilde davranarak yetkilileri uyarmıştır."denildi

SALDIRGANLAR TÜRKİYE KONSOLOSLUĞUNA GİRDİ İDDİASI

Saldırganların olaydan sonra Türkiye Konsolosluğu'na girdikleri iddia edildi. Türkiye Konsolosluğu'nun önündeki gerginliğin devam ettiği  bildirildi.

Olay sonrası Büyükelçilik önünde bir basın açıklaması düzenleyen NAV-BEL Eş Başkanı Arife Soysüren “Biz ‘hayır’ demeye devam edeceğiz, direnmeye devam edeceğiz. Hiçbir şekilde onlara o ülkeyi bırakmayacağız." dedi.

Belçika Hayır Platformu adına yapılan açıklama ise şu sözlere yer verildi:

Brüksel Türkiye konsolosluğu önünde 16 Nisan referandumu için oy kullanmaya giden Kürtlere saldıran AKP çeteleri hesap verecek!

30 Mart 2017, Perşembe günü Brüksel Türkiye konsolosluğu önünde refarandum için oy kullanmaya giden Kürt vatandaşlara Saray/AKP çetelerinin saldırısı sonrasında 3 arkadaşımız yaralandı. Türkiye ve Kürdistan’da muhaliflere gözaltılar, tutuklamalar ve yasaklamalar ile söz hakkı tanımayan Erdoğan çeteleri aynı pervasızlığı burada da gösterebileceklerini sanıyorlar. Yurtdışındaki yurttaşların referandumda oy kullanma hakkını engellemeye yönelik bu saldırı, Erdoğan’ın kurmak istediği rejimin ne olduğunu, Avrupa’nın başkentinden tüm dünyaya gösteriyor. Referandumda kaybedeceğini anlayan diktatör ve çeteleri korku salarak referandumdan hayır sonucu çıkmasını engelleyebileceklerini sanıyorlar. Yanılıyorlar!

Türkiye Brüksel konsolosluğu önünde yurttaşların can güvenliğini tehdit eden bu çetelerin Türkiye ve Kürdistan’da şimdi ne tür vahşet senaryolarını devreye sokmayı planladıklarını tahmin edebiliyoruz. Tüm demokratik, muhalefet güçlerini tutuklayarak, zindanlarda tecrit ederek, 40 günü aşan açlık grevlerini görmezlikten gelerek, Hayır kampanyası yapanları vatan haini ilan edip kampanyayı fiilen engelleyerek kazanacaklarını zannettikleri zaferin bir pirus zaferi bile olamayacağını en geç iki hafta içinde göreceğiz. Erdoğan ve çetelerine Türkiye ve Kürdistan halkları asla teslim olmayacak ve dayatılan baskı ve silahlar karşısında diz çökmeyecektir.

Bu saldırı Avrupa Birliği’nin başkentinde gerçekleşmiştir. Burada oy kullanmak isteyen yurttaşların can güvenliği aynı zamanda Belçika hükümetinin de sorumluluğundadır. Belçika hükümetini sorumluluğunu yerine getirmeye, can güvenliğini sağlamaya ve bu saldırıyı yapan ve tertipleyenleri yargı önüne çıkartmaya davet ediyoruz. Türk devleti Avrupa ülkelerinde yaşayan muhaliflerine ve Kürdistanlılara yönelik saldırılarını her zaman ilk Belçika üzerinden gerçekleştirmiş ve denemiştir. Belçika hükümeti bu girişimleri örtbas etmek yerine açığa çıkarmalı ve teşhir etmelidir.

Saray/AKP hükümetinin son haftalarda Avrupa’ya bakanlarını göndermeye çalışarak yarattığı gerilimin amacı tam da bu tür saldırıları teşvik etmektir. Avrupa ülkelerinde yaşayan Türkiyeli göçmenler arasında kendi çetelerini tahkim etmek, örgütlemek ve muhaliflere ve Kürdistanlılara karşı saldırıları yoğunlaştırmak üzere yarattıkları bir krizdir. Bu saldırılar bizzat Türk devleti, Saray tarafından yönlendirilmektedir. Belçika ve Avrupa hükümetlerinin durumun böyle olduğunu bilmemesi söz konusu değildir. Çok çeşitli gerekçelerle Erdoğan rejimine gösterilen müsamahanın sadece Türkiye’li demokratları değil, tam da Erdoğan’ın dediği gibi çok yakın bir gelecekte tüm Avrupa yurttaşlarını da hedef alacak ortamı yarattığını hatırlatırız.