Korkunç gerçek Sol Parti’nin hükümete verdiği bir soru önergesi üzerine ortaya çıktı.

Hükümetin soru önergesine verdiği cevaba göre, Alman güvenlik birimleri 2011’den beri aşırı sağcı grup ve kişilere yönelik arama, soruşturma ve baskınlarda 25 binden fazla kişinin bilgilerinin yer aldığı ‘düşman’ listeleri ele geçirdi.

Aşırı sağcılar listede isim, adres ve telefonları tek tek not almışlar. 25 bin civarında isim, adres ve telefon numaralarının yer aldığı liste 2011’den beri aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütü ile ‘Nordkreuz’ (Kuzey Kavşağı) adlı örgüt ve 3 aşırı sağcı gruba yönelik arama, baskın ve soruşturmalarda ele geçirildi. Listedeki isim ve adreslerin üzerinde ‘Feinde’ (Düşmanlar) yazdığı belirtildi.

LİSTEDE İSMİ OLANLARA BİLGİ VERİLDİ Mİ?
Aşırı sağcıların bu listeyi hangi amaçla hazırladığı bilinmiyor. Ayrıca listede yer alan isimler bilgilendirildi mi sorusu da tam açıklık kazanmadı. Federal hükümet bu soruyla ilgili NSU soruşturması kapsamında eyalet güvenlik birimlerinin liste konusunda bilgilendirildiğine dikkat çekmekle yetindi. Listede adı geçen kişilerin bilgilendirilmesi eyalet polisi ve Federal Asayiş Şubesi’nin (BKA) Güvenlik Birimi’nin (SG) yetkisinde. 28 Nisan 2017’de listede adı geçen iki kişiyi ve 2 Mayıs 2017’de bir kişiyi SG bilgilendirmiş. Ancak Nordkreuz örgütünde ele geçirilen listedeki isimler tehlike üzerine federal güvenlik birimlerince bilgilendirilmemiş. Hükümetin verdiği cevaba göre düşmanlar listesinde yer alan tehdit altındaki bu kişiler için federal ve eyaletin ortak bir veri dosyası da yok.

‘HÜKÜMET TEHLİKEYİ YADSIYOR’
Soru önergesini veren Sol Parti’nin aşırı sağ uzmanı Martina Renner, hükümeti aşırı sağcı terör tehlikesini yadsımakla suçladı. Renner, şöyle dedi:

“Federal Asayiş Şubesi’nin bu binlerce kişiden sadece birkaçını bilgilendirmiş olmasının, başka bir açıklaması olamaz. Federal Savcılık terör soruşturmaları yürütüyor ama tehlike altındaki bu kişiler Federal Asayiş Şubesi tarafından bilgilendirilmiyor. Çok abes bir durum. Aşırı sağ işlediği cinayet ve saldırılarla gerçek bir tehdit.”

Martina Renner, listesinde yer alan tehdit altındaki kişiler için merkezi bir veri dosyası hazırlanmasını istedi.