Dokuz yıl önce görevi kurucu başkan Hakkı Keskin’den devralan Kenan Kolat’ın sağlık nedenlerini göstererek başkanlığa aday olmamasından sonra, önceki gün değiştirilen tüzük kapsamı sonrası yapılan oylamada, halen Berlin Türk Toplumu Başkanlığını yürüten Safter Çınar ile Baden Würtemberg Türk Toplumu Başkanı Gökay Sofuoğlu Almanya Türk Toplumu Eş Genel Başkanı oldular. 

Kenan Kolat, seçimler sonrası hem teşekkür konuşması yaptı hem yeni yönetici arkadaşlarına başarı diledi. 

Eski Genel Başkan Kenan Kolat, daha önce de eşi Dilek Kolat’ın Berlin Sosyal Senatörü olması nedeniyle Berlin Türk Toplumu yöneticiliği görevinden istifa etmişti. Kolat, adaylık konusunda kararını seçim günü facebook hesabından “Bugün yapılan Almanya Türk Toplumu Genel Kurulunda yeniden başkanlığa aday olmadım. 9 yıllık başkanlık dönemim sona erdi. Bu onurlu görevim sırasında bana destek veren herkese çok teşekkür ediyorum. Yeni seçilen arkadaşlara başarılar diliyorum“ ifadeleriyle duyurdu.

TGD GENEL KURULU'NA SIYASİLER AKIN ETTİ


Berlin Spandau’da Hotel Christophorus’da gerçekleşen genel kurula siyaset dünyası da büyük ilgi gösterdi. Almanya Federal Dişişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier (SPD), Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu olmak üzere Federal Uyum Bakanı Aydan Özoğuz (SPD), Berlin İçişleri Senatörü Frank Henkel (CDU), Yeşiller Eş Başkanı Cem Özdemir, Eski Cumhurbaşkanı Christian Wullf, CDU Genel Başkanı Armin Laschet’in de aralarında olduğu siyasetin üst düzey temsilcileri katıldı. 

“AP SEÇİMLERİ ÖNEMLİ”

Başkent Berlin'de düzenlenen genel kurul, Doğu müziğiyle Batı müziğini başarıyla sentezleyen “Olivinn” grubunun konseriyle başladı. Almanya'da yaşayan Türkiye kökenlilerin en büyük çatı kuruluşlarından Almanya Türk Toplumu'nun (TGD) 10. Olağan Genel Kurul açılış konuşmasını TGD başkanı Kenan Kolat yaptı. Kolat, konuşmasında 25 Mayıs'ta yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerine dikkat çekti. Kanunların yüzde 70'inin burada şekil aldığını hatırlatan Kenan Kolat, ırkçı partilerin AB Parlamentosu'nda güç kazanmaması için bu seçimlerin önemli olduğunu söyledi.

“TWİTTER VE YOUTUBE YASAĞI GÜNÜMÜZE UYMUYOR”

Daha sonra kürsüye gelen Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier, Türkiye ile Almanya arasında kökü eskiye dayanan iyi ilişkiler bulunduğunu söyledi. 2005 yılında iki ülke arasında yeni bir sayfa açıldığını belirten Steinmeier, bu yıl içerisinde Almanya'nın da katkılarıyla Türkiye AB arasında müzakerelerin başladığını hatırlattı. Türk ekonomisini öven Alman Dışişleri Bakanı, gelişen Türkiye ekonomisinin AB ekonomisine yeni bir güç ve enerji kattığını kaydetti. Hiçbir ülkenin mükemmel olmadığına değinen Steinmeier “Avrupa Birliği de Almanya da mükemmel değil. Türkiye'nin de hukuk devleti ve demokrasi alanlarında alacağı mesafeler var. Youtube, Twitter gibi erişimlerin yasaklanması zamanımıza uymuyor” ifadesini kullandı.

Steinmeier, Türkiye - AB müzakere sürecinde, Yargı ve Temel Haklar faslının açılmasından yana olduğunu belirtti. Alman Dışişleri Bakanı, Berlin'de yaşayan Türklerin isimlerinden dolayı istedikleri evlere taşınamamasının kabul edilemez olduğunu söyleyerek, Almanya'nın da değişmesi gerektiğinin altını çizdi. Çifte vatandaşlık konusunun da bir an önce halledilmesi gerektiğine vurgu yapan Steinmeier, “Ebeveynleri Türk olan bir çocuktan 20 yaşına gelince kökenini terk etmesini bekleyemeyiz” dedi.

“ÇİFTE VATANDAŞLIK HERKES İÇİN HAKTIR”

Göç ve Uyumdan Sorumlu Bakanı Aydan Özoğuz da Almanya'nın göçe ve göçmene ihtiyaç duyduğunu; ileride emeklilik maaşlarının ödenebilmesi ve sistemin işleyebilmesi için bunun bir zaruret olduğunu söyledi. Çifte vatandaşlığın da herkes için bir hak olması gerektiğini iddia eden Özoğuz, yine Almanya'da yaşayan her çocuğa eşit eğitim hakkı tanınması gerektiğini vurguladı.

KURUMSAL IRKÇILIĞA DİKKAT ÇEKTİ

Özoğuzdan sonra söz alan Sol Parti Federal Meclis Grup Başkanı Gregor Gysi de, konuşmasına göçmen kökenli çocukların iki dili de iyi öğrenmelerinin önemine vurgu yaparak başladı. Din ve inanç özgürlüğüne değinen Gysi, insanların başkalarının inanç özgürlüğüne zarar vermeden kendi inançlarını yaşayabilmeleri gerektiğini, yine inançsızların da hakkının ve hukukunun korunması gerektiğini bildirdi. Irkçılık tehlikesine de dikkat çeken Gregor Gysi, kurumsal ırkçılığın daha tehlikeli olduğunu iddia etti ve “Önemli olan insanın etnik kökeni değil, karakteridir” dedi.

“TÜRKİYE'Yİ AB İÇİNDE GÖRMEK İSTİYORUM”

Yeşiller Partisi Eşbaşakanı Cem Özdemir de yaptığı konuşmada Almanya'da doğan çocuklara, ailelerinin Almanya'da bulunma sürelerinden bağımsız olarak Alman vatandaşlığı verilmesi gerektiğini savundu. Üzerinde bulunan bayrakları göstererek Türkiye ile AB bayraklarının birbirine yakıştığını söyleyen Özdemir, çoğulcu ve demokratik bir Türkiye'yi Avrupa Birliği içerisinde görmek istediğini kaydetti. Özdemir, ayrıca çifte vatandaşlığın birinci kuşak için de bir hak olması gerektiğini dile getirdi.

“GÖÇMENLER BİR ZENGİNLİK”

TGD genel kurulunun açılışında son sözü eski Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff aldı. Türkiye dışında yaşayan Türkler'in yarısının Almanya'da yaşadığını hatırlatan Christian Wulff, Türkler'in ve diğer göçmenlerin Almanya için bir zenginlik olduğunu söyledi. Son zamanda göçün tersine döndüğünü belirten Wulff, “Artık Türkiye'ye geri dönen Türklerin sayısı Almanya'ya gelenlerden daha fazla. İyi eğitimli ve kalifiye Türkler ülkelerine geri dönüyor, ki bu Almanya için bir kayıptır” ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanlığından istifa ettikten sonra zor zamanlar geçirdiğine değinen Wulf, bu dönemde Türkler'in kendisine her ortamda destek olduklarını söyledi ve teşekkür etti. Wulf ayrıca Türkiye'nin Suriye politikasında yapıcı bir rol oynadığını ve kapısını yüz binlerce Suriyeli mültecilere açtığını söyledi.

Konuşmaların ardandan, farklı kültürlerin eşit olarak bir arada yaşayabilmelerine sağladığı katkılardan dolayı eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff'a bir onur plaketi sunuldu. Plaketi TGD adına Başkan Kenan Kolat takdim etti. Foto: e-gazete