Almanya'ya giden Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile yaptığı görüşme sonrası medya mensuplarının sorularını yanıtlayan Gabriel, "Bugün gerçekleştirdiğimiz buluşma samimi ve dostça olduğu kadar, yaşadığımız sorun nedeniyle aynı zamanda tartışmalı ve zordu." dedi.

Bu görüşme öncesi Hamburg'daki Türk Başkonsolosluğu'nun rezidansında Türk vatandaşlarına konuşan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, sistematik bir engelleme ile karşı karşıya olduklarını açıklamıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Alman hükümetnin güvenlik gerekçesiyle yapıldığını açıkladığı miting iptallerini, "Nazi dönemi uygulamalarına" benzetmişti.

Gabriel, Çavuşoğlu ile görüşmesi sırasında, Nazi dönemi benzetmesi yapmanın yasak olduğunu açıkça ifade ettiğini belirterek şunları kaydetti:

"Derin görüş ayrılıklarımıza karşın, diyalog kurmaktan başka bir alternatifimiz yok. Ancak bu yolla yeniden normal ve dostane bir ilişkiye geri dönebiliriz. İlişkilerimizin iyi olduğu günleri hatırlamamız çok önemli çünkü şu an aramızda bir gerilim yaşanıyor."

Gabriel, kendisinin ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun, Almanya ve Türkiye ilişkilerinin kalıcı bir zarar görmesinin iki ülkenin de zararına olduğu konusunda mutabık olduklarını da açıkladı.

Mevlüt Çavuşoğlu Hamburg konuşması

"Almanya'nın sistematik Türkiye karşıtlığı"

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Almanya Dışişleri Bakanı Gabriel ile yaptığı görüşmeye ilişkin bir açıklama yapmadı. Görüşme öncesi ise Hamburg'daki Türk Başkonsolosluğu'nun rezidansında Türk vatandaşlarına seslendi ve şunları söyledi:

"20 yıldır çalışan salonu, şimdi kapattılar, bu zamana kadar neredeydiniz? Bu sistematik bir engellemedir. Almanya her zaman dost gördüğümüz, dost görmek istemediğimiz bir ülkedir ama Almanya'nın sistematik Türkiye karşıtlığı. Vatandaşlarımıza yaptığı baskı, dostluğumuza yakışmaz.

"Bize insan hakları ve demokrasi gibi konularda ders vermeye kalkmayın," diyerek Almanya hükümetine seslenen Çavuşoğlu, isteyen siyasetçilerin Almanya'dan, İsveç'ten gelip Türkiye'deki vatandaşlarıyla buluşabileceğini, bunun demokrasinin gereği olduğunu ifade ederek, "Engellemeler bağlarımızı koparamaz" dedi. (BBC)