Alman Federal Meclisi’nde IŞİD çeteleriyle mücadele etmesi için Kürdistan yönetimine yapılacak yardım ve Irak’taki gelişmelerin ele alındığı özel oturum saat 14.00’de başladı. Oturuma hükümet partileri CDU ve SPD’nin yanı sıra muhalefet partilerinden Sol Parti ve Yeşiller’den çok sayıda parlamenter katıldı.

Oturum Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert’in açılış konuşmasıyla başladı. 1 Eylül 1939’da Alman ordularının Polonya’ya saldırmasıyla 2. Dünya Savaşı’nın başladığını hatırlatan Lammert, son dönemlerde yaşanan çatışma ve soykırım girişimlerini hatırlattı.

Ukrayna, Gazze, Suriye’den sonra Irak’ın kuzeyinde milyonlarca insanın terörist saldırılardan dolayı evlerini terk ettiğini belirterek parlamenterleri bölgedeki çatışmalarda hayatını kaybeden mağdurlar için 1 dakikalık saygı duruşuna davet etti. Saygı duruşunun ardından Meclis Başkanı Irak’a yapılacak yardımlara ilişkin federal hükümetin bildirisini okuması için başbakan Angela Merkel’i kürsüye davet etti.

MERKEL SADECE PEŞMERGE VE ABD’Yİ GÖRDÜ!

Bugünün 2. Dünya Savaşı’nın başladığı gün olduğunu söyleyen Merkel, “Almanların bu savaştaki suçunu ve katliamlarını unutmayacağız” dedi. Avrupa’daki kanlı savaşlardan sonra Avrupa Birliği’nin kurulduğunu hatırlatan Merkel “Avrupa artık bir bütün olarak dünyadaki gelişmelere, felaketlere müdahale ediyor” diye konuştu.

Bu hafta yapılacak NATO toplantısında Suriye ve Irak’taki gelişmelerin yanı sıra Ukrayna krizinin de ele alınacağını söyleyen Merkel, “Rusya’nın girişimlerini ve müdahalelerine sessiz kalmayacağız. Fakat askeri bir operasyon yerine siyasi yollarla krizin çözülmesi için çalışacağız” diye belirtti. Başbakan Merkel IŞİD’in saldırılarına ilişkin ise şunları söyledi:

“Siyasi çözümlerin olması için de bazen askeri müdahaleler gerekiyor. Almanya’nın Yugoslavya, Afganistan ve diğer ülkelerdeki operasyonlarda yer alması çok tartışıldı, fakat Almanya’nın kararı ve tavrı yerinde. Bugün askeri operasyona gündemimizde yok, fakat askeri yardımda bulunacağız. IŞİD milisleri Bağdat’a yaklaştı.

Şengal dağındaki trajediyi hep birlikte gördük. ABD’nin desteğiyle peşmergeler Şengal’de insanları kurtardı. Terör saldırılarından dolayı 1 milyondan fazla insan evlerini terk etti. Bölgedeki büyük bir trajedi ve İnsani felaket yaşanıyor. Bölgedeki azınlıklar tehlikede. IŞİD şu anda Almanya’nın yarısına kadar bir coğrafyada hakim. Etnik ve dini temizlik yapılıyor.”

Bölgedeki çatışma ve kaosun Ürdün, Lübnan ve Türkiye’yi etkilediğini söyleyen Merkel “Avrupa ve Almanya’da da bölgedeki kaostan etkileniyor. 400’den fazla Alman İŞİD’e katılmış durumda. Bunların ülkemize dönmesi halinde iç güvenliğimiz tehlikeye girecek” dedi.

Hewler’e tonlarca yardım gönderdiklerini bildiren Merkel son olarak şunları söyledi:

“Acilen yapılan yardımlarda bulunduk fakat yardımlarımız sürecek. Bölgede mağdur olan mültecileri de kabul edeceğiz.  Kürt yönetiminin talebi üzerine yardımlarımız sürecek. İŞID çetelerine karşı mücadele etmesi için Irak Kürdistan’a da askeri malzemeleri Irak hükümetinin onayıyla göndereceğiz. Riskleri de biliyoruz, şu anda terörist bir grubu durdurma ve sivillerin öldürülmesini engelleme şansımız var. Almanya Irak’a siyasi yardımlarda bulunmaya da hazır.”

GYSİ: PKK OLMASAYDI IŞİD BÜYÜK KATLİAMLAR YAPACAKTI

Daha sonra söz alan Sol Parti Grup Başkanı Gregor Gysi ise “1 Eylül Dünya Barış gününde Almanya’nın askeri yardımlarda bulunması düşündürücüdür. Almanya dünyanın üçüncü büyük silah satışı yapan ülkesidir” diye konuştu. Federe Kürdistan Bölgesi Yönetimi’ne yapılacak silah yardımına ilişkin Federal Meclis’ten karar çıkması gerektiğini belirten Gysi Merkel’in “Êzidileri peşmergeler ve ABD kurtardı” iddiasına da yanıt vererek şunları söyledi:

“Bu konuyu sadece tartışmamalıydık, federal meclis de karar vermeliydi. Ayrıca eğer bir soykırım varsa BM Güvenlik Konseyi’nin müdahalesi gerekiyor ve BM’den karar çıkmalıydı. Almanya BM’ye tanışmadan silah yardımda bulunması yanlıştır. ABD’nin Irak müdahalesiyle Irak kaosa döndü, IŞİD buradan çıktı. 18 milyon insan da açlıktan ölüyor, buradaki inisiyatifiniz nerede? Mesele silahsa hemen yardımda bulunuyorsunuz.”

Irak’ın ihtiyaç duyacağı şeyin en son silah olduğunu belirten Sol Parti yöneticisi Gysi “Suudi Arabistan Bahren’e girdiğinde Almanya Suudilere silah verdi. Almanya PKK ile mücadelede de Türkiye’ye silah verdi. Artık Ortadoğu’ya silah göndermeyi derhal durmalıyız. Peşmergeler Êzidi’yi korumadı. Peşmergeler geri çekildi, PKK olmasıydı İŞID büyük katliamlar yapacaktı. Fakat buna rağmen peşmergeler silah alıyor, PKK almıyor, bunu anlamak zor” dedi.

‘PKK DERHAL LİSTEDEN ÇIKARILMALI’

PKK’nin bu kritik müdahalesine rağmen hala AB’nin “terörist örgütler” listesinde yer aldığını, Almanya’da da yasaklandığını hatırlatan Gysi: “Liste ve yasak gözden geçirilerek PKK derhal listeden çıkartılmalı, yasak kaldırılmalı. Bunun yerine de İŞID terörist örgütler listesine alınmalı ve Almanya’da da yasaklanmalı” diye konuştu.

Merkel hükümetine “İŞID’in paraları nereden geliyor? IŞİD’in petrol satışını niye engellemiyorsunuz? Arabistan, Katar ve Türkiye’ye niye baskı yapmıyorsunuz?” sorularını yönelten Gysi devamla şöyle konuştu: “Ayrıca İŞID’in Suriye saldırılarını niye konuşmuyorsunuz? IŞİD Suriye’de de Kürtlere saldırıyor, niye oraya müdahale etmiyorsunuz? Türkiye ve İran Kürtlere saldırırken kimse onlara yardım etmedi, Yeşiller ve Sol Parti dışında kimse bunu dile getirmedi.”

JELPKE: ROJAVA’YA AMBARGO DERHAL KALKMALI

Rojava’ya giderek Şengal’den kaçan Êzidilerin dramını yerinde inceleyen Sol Parti milletvekili Ulla Jelpke ise PKK ve YPG güçlerinin koridor açarak Êzidiler kurtardığını söyledi. ABD’nin Êzidileri kurtarmadığını ısrarla dile getiren Jelpke,  “Rojava’da insanlar 2 yıldır IŞİD’e karşı mücadele ediyor. Rojava’ya Türkiye ve Barzani hükümeti ambargo uyguladı” diye konuştu.

Eğer IŞİD’e karşı bir şey yapılacaksa özellikle Türkiye’ye IŞİD’e verdiği destekten vazgeçmesi için baskı yapılması gerektiğini belirten Jelpke, “Yaralanan IŞİD’çiler Türkiye’de tedavi ediliyor. Katar, Türkiye ve Suudi Arabistan IŞİD’e ana destekçisidir” dedi.

Êzidileri PKK’nin kurtarmasına rağmen hala Almanya’da yasaklı olduğunu hatırlatan Jelpke “PKK yasağı kaldırılarak IŞİD derhal yasaklanmalı. Rojava’ya ambargo ise bir an önce kaldırılmalı” şeklinde çağrı yaptı.

SPD: KARARI KOLAY KOLAY VERMEDİK

Hükümet ortağı SPD’den Thomas Oppermann ise İŞID’in saldırılarına ve bölgedeki insani drama göz yumulmaması gerektiğini belirtti. Haftalardır bir trajedinin sürdüğünü belirten Oppermann, “IŞİD köyleri yakıyor, kadın ve çocukları kaçırıp satıyor. Bu drama yardım etmeliyiz. Kuzey Irak’taki mültecilerin bu kışı geçirmeleri için yardımda bulunmalıyız” diye konuştu.

Gysi’nin sözlerine de karşı çıkan SPD’li Oppermann “Silahtan daha fazla insani yardım söz konusudur’ diyen Gysi’ye katılmıyorum. Kürtlere minnettarız, çünkü onlar IŞİD’in önüne geçebildi. Silahları bu yüzden gönderiyoruz. Sayın Gysi, yaptığımız silah ihracatı değil, bu gerekli olan bir silah yardımıdır. Kürtlere silah verilmesine kolay kolay karar verilmedi” dedi.

Kürtlere silah yardımının Almanya’nın yasalarının ihlal edilmesi anlamına gelmeyeceğini belirten Opperman “Gönderilen silahların yanlış ellere geçmeyeceğini yüzde yüz bilmiyoruz, fakat bunu yine yapmalıyız. Irak savaşı büyük bir hataydı. Fakat buna rağmen IŞİD’e karşı mücadelede topu ABD’ye atmamalıyız” diye konuştu.

'MANTIKLI OLAN KATAR VE ARABİSTAN’I UYARMAKTIR'

Oturumda söz alan parlamenter Anton Hofreiter partisi Yeşiller’in konuya ilişkin tavrını açıkladı. Onbinlerce Êzidi’nin acilen yardım beklediğini söyleyen Hofreiter, “Bu yüzden Kürtleri yalnız bırakmamalıyız. Almanya ilk kez bir çatışma bölgesine direk silah gönderiyor. Hiç kimse bu silahların nasıl kullanılacağını bilemez. Bu yüzden hükümetin kararını yanlış buluyoruz. Bu terör grubuna karşı uluslararası bir strateji gerekiyor” ifadelerini kullandı.  

Yardımların zamanında ulaşmadığı için Êzidi mültecilerin hayatını kaybettiğine dikkat çeken Hofreiter şu çağrıyı yaptı: “Bu konuda acil çalışmalar yapılmalı. Sayın Merkel niye konuda sorumluluk üstlenmiyor? Bürokrasiye takılmadan mültecileri kabul etmeliyiz. Bölgeye silah gönderileceğine IŞİD’e destek veren Katar ve Arabistan’a silah satışının durdurulması daha mantıklı değil mi? NATO partnerimiz Türkiye de acilen IŞİD üyeleri için Suriye sınırını kapatmalı, geçişleri engellemeli.”

YEŞİLLER: SİLAHLAR HANGİ PEŞMERGEYE GİDECEK?’

Yeşiller milletvekili Omid Nouripour ise “8 yıldır bu parlamentodayım, fakat şimdiye kadar bugünkü bir şey görmedim. Günlerdir silah göndermeyi tartışıyoruz ama karar vermiyoruz, böyle bir şey olur mu?” diye konuşarak hükümetin tavrını eleştirdi. Êzidilere ulaştırılması için yola çıkan yardım konvoyunun Türkiye-Irak sınırında Türkiye tarafından 3 haftadır durdurulduğuna dikkat çeken Nouripour devamla şunları söyledi:

“İŞID’e kapıları açan Türkiye yardımların geçişini ise engelliyor, Türkiye’nin bu tavrına niye müdahale ediyorsunuz? Ayrıca komisyonda ısrarla şunu sordum; Bu silahlar hangi peşmergeye gidecek? YNK’nin mi yoksa KDP’nin peşmergelerine gidecek? Fakat hala bir yanıt almış değilim.”

CDU/CSU: PKK YASAĞI SÜRECEK

Oturumun son bölümünde hükümet partisi CDU/CSU’dan Philipp Missfelder konuşurken Yeşiller Partisi’nden Hans-Christian Ströbele hükümet cephesine şu çarpıcı soruyu yöneltti: “Êzidileri PKK’yi kurtardı fakat yasalar gereği PKK’li militanlar ülkemize geldiğinde onları tutuklamamız gerekiyor. Bu bir çelişki değil midir?”

Hıristiyan demokrat politikacı Missfelder ise şu yanıtı verdi: “Türkiye’ye yönelik PKK kaynaklı terör tehlikesi sürdükçe ve iç güvenliğimiz söz konusu olduğu sürece PKK yasağı sürecek. PKK son haftalarda iyi şeyler yapmış olsa da bu konudaki politikamız değişmeyecek.” ANF