Aralarında eyalet milletvekillerinden Cansu Özdemir (Sol Parti), Ali Şimşek (SPD), Filiz Demirel (Yeşiller), Belediye Meclis üyeleri Hasan Burgucuoğlu ve Sabahattin Aras (Sol Parti) ile Yusuf Uzundağ (Yeşiller) bulunduğu toplantıya yoğun ilgi gösterildi. Hamburg Cemevi'deki adayları tanıtım toplantısına, Korsanlar Partisi adayı Mustafa Akpolat, SPD adayı Güngör Yılmaz ve CDU adayı Bülent Kayaturan ile Sol Parti adayı Aziz Atalay da katılarak demokratik bir ortamda düşüncelerini açıkladılar.

CDU BAŞKANI WEINBERG: IRKÇILIĞA KARŞIYIM



AABF eski genel sekreterlerinden siyaset danışmanı Ali Ertan Toprak'ın açılış konuşmasıyla başlayan etkinlikte, Hamburg CDU Eyalet Başkanı ve Federal milletvekil Marcus Weinberg de katıldı. Dinleyicilerin çifte vatandaşlık, seçme ve seçilme hakkı gibi göçmen karşıtı politika izleyen "CDU'nun bu toplantıda ne işi var" içerikli sorusu karşısında zor anlar yaşayan Weinberg, " 20 yıldan fazla burada çalışıp, vergisini ödeyenlerin yerel seçim hakkından ve toplumda kişisel özgürlüklerinden yanayım. Irkçılığa ve fanatik düşüncelere karşıyım açıklamasında bulundu.



ÖZDEMİR: SEÇİM ÖNCESİ AÇILAN SORUŞTURMAYA OYLARLA CEVAP VERECEĞİZ



Sol Parti milletvekili Cansu Özdemir, seçime az bir süre kala hakkında Hamburg Başsavcılığı'nca açılan soruşturmanın Alman kamuoyunda bir kırılma yarattığına değinerek, "Bu karar motivasyonumu daha da artırdı. Kürt halkının taleplerini Parlamento'da dile getirdiğimiz için belli çevreler rahatsız olmuş durumda. Soruşturmalarla ve baskılarla bizi engelleyeceklerini düşünenlere cevabı 15 Şubat'ta yapılacak olan eyalet seçimlerinde oylarımızla vereceğimize inanıyorum" dedi.

ALİ ŞİMŞEK'TEN BASINA ELEŞTİRİ



Hamburg'un 40 bin yeni konuta ihtiyacı olduğunu belirten ve bundan önceki eyalet hükümetini (CDU) eleştiren Ali Şimşek, Olaf Scholz (SPD) başkanlığındaki eyalet hükümetinin kararı gereği Hamburg'da ev kiraları üç yıl boyunca artmayacak dedi. Konuşmasında IŞİD terörüne de yer veren Şimşek, türkçe yayın yapan basını eleştirdi ve, "bu konudaki çalışmalarıma Alman basını genişçe yer verirken, türkçe basın ilgisiz kaldı" dedi. Konuşmasına " sorun, sağcılık ve solculuk değildir. Nerde durduğumuz önemlidir. Ama benim sermayeyi savunacak, sağcılık yapacak da bir lüksüm yoktur" sözlerini ifade etti.

IŞİD TERÖRÜNE KARŞI GENÇLERİ AYDINLATMALIYIZ



Almanya'daki göçmen karşıtı Pegida oluşumunun tesadüf olmadığını dile getiren Yeşiller Partisi milletvekili Filiz Demirel ise, Neonazi odaklara ve NSU cinayetlerine dikkat çekerek, günden güne kurumsal boyutlara ulaşan ırkçılığa karşı kararlı mücadele edilmesini istedi. Bir milletvekili olarak faaliyetlerini Hamburg dışında da yürüttüğüne yer veren Demirel, insani sorumluluğu gereği Almanya'dan bir heyetle birlikte, Kobani'den kaçmak zorunda kalan mültecileri sınır bölgesinde ziyaret ederek, onların acılarını yakından hissettiğini açıkladi. Demirel, "IŞİD terörüne karşı gençlerimizi aydınlatmalıyız. Sorunlarina sahip çıkmalıyız" ifadesinde bulundu.

ALMANYA DA DERİN DEVLET VAR



Partilere girerek taleplerimizi öne çıkaralım sözleriyle dikkat çeken Sol Parti adayı Hasan Burgucuoğlu ise, konuya bir örnek vererek," Doğu Almanya'da çok göçmen yoktur. Oradaki partimizin göçmen politikası buraya nazaran daha farklıdir. Partilere üye olursak politikalarında etkileyici olabiliriz" dedi. Almanya'da devlet içinde, derin bir devletin olduğunu da ifade eden aday, "Aleviler gibi demokratik kurumlarla bunlara karşı çıkarak etkin mücadele etmeliyiz" dedi.

ÇEVRE SAĞLIĞINA DİKKAT EDELİM




AKM'deki Türkiye kökenli milletvekili adayları tanıtımı esnasında Hamburg Çevre Bakanlığı bünyesinde uzun yıllardır görevli Güngör Yılmaz ise diğer adaylarlardan farklı olarak, çevre ve sağlıklı yaşam üzerine bir konuşma yaptı. Genç yaşında Hamburg Türk Toplumu yönetiminde yer alarak, toplumsal sorumluluk nedir sorusuyla karşı karşıya kaldığına değinen Yılmaz, milletvekili seçilirsem tecrübelerimden faylanacağım dedi.


ARTIK SAKSIDA MEYVE DEĞİLİZ KÖK VERDİK



"Yakın zamana kadar saksıda yetişen meyveler gibiydik. Saksı çatladı, kök her yere dağılmaya başladı". ifadesiyle dikkat toplayan Yusuf Uzundağ ise, Alman toplumu kafasında 1940'lardan kalma düşünceyi artık değiştirmelidir. Burada 15 milyon göçmenin yaşadığı gerçeği dikkate alınmalıdır" dedi. NSU cinayetleri sırasında katledilen Süleyman Taşköprü'nün adının bir sokağa verilmesinde isimdeki "ş" harfi yerine "s" (Taşköprü yerine Tasköprü) yazılmasında diretilmesini örnek vererek, "Meclisteki siyasilerin kafasında bile mevcut önyargılar vardır" dedi.

MÜLTECİLER VE GÖÇMENLERE İNSANCIL KOŞULLAR YARATILSIN



Korsanlar Partisi'nden Mustafa Akpolat ise, "Korsanlar olarak yüzde 5 barajına ulaşmak istiyoruz. 2007 yılında Almanya'da kurulan teşkilatımız 70 ülkede örgütlüdür. Hamburg eyalet hükümetinin uygulamaya soktuğu "Şeffaflık Yasası" konusunda partimizin özel bir yeri olduğunu kamuoyu görmezden gelemez" dedi. Gazeteci Akpolat, Hamburg'da ilk kez bağımsız milletvekili adayı olarak bir tapuyu yıktığını da açıklayarak, üyesi olduğu Korsan Partisi'nin, mültecilere ve göçmenler daha insancıl yaşam koşulları yaratmak için mücadele verdiğini aktardı. 

CDU ADAYI BEDO: BANA NEDEN ÖNYARGILI BAKILIYOR?



Alevi felesefesinde özgür düşünmeyi öğrendim diyerek söze başlayan Bedo lakaplı Bülent Kayaturan tanıtımına sitemle başladı. "72 millete aynı mesafede yaklaşan, saygı duyan bir çevreden geliyorum. Burada bana CDU'dan adayım diye, hep önyargı ile bakılmaktadır. Alevi felesefesi Almanya'da 5 eyalette kabul edilmiştir. Hepsi de CDU'nun yönetimde olduğu eyaletlerdir". Kayaturan şöyle devam etti: "Bizler artık tüm stratejik noktalarda olmalıyız. Fabrika torunlari değil, menejer ve Bakan olmalıyız".   

KÜRT ÖZGÜRLÜK HAREKETİNE SEMPATİM VAR

Baskı ve zulmü gençlik yıllarından beri yakından yaşadığına yer veren Sabahattin Aras ise, Kürt özgürlük hareketine olan ilgisinden dolayı Sol Parti'den aday olduğunu açıklayarak, "Haksızlıklara karşı seçimlerde oylarımızla tepkimizi gösterelim. Önemli olan vatandaşlık değil. Eşit haklar ve herkese eşit fırsatların sunulmasıdır" dedi.

OY İSTEMEYE GELMEDİM


Hamburg'da kısa bir zamandır yaşadığını açıklayan Aziz Atalay ise, "Bana oy verin çağrısı yapmak için burada değilim. Köken olarak Ezidi olduğum için, Ezidiler'le dayanışma içinde olan siz dostlara yardımlarınızdan dolayı teşekkür etmek için buradayım" sözlerini dile getirdi.