Rusya Maliye Bakanlığı ile Uluslararası Finans Enstitüsü'nün ortaklaşa düzenlediği "Yüksek Düzeyli Özel Sektör Konferansı"nda bir konuşma yapan Babacan, daha sonra Moskova'daki yerleşik Türk basını ile The Ritz Carlton otelinde bir araya geldi. Babacan, Türk-Rus ilişkilerini anlatırken, "Şangay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ)'ne diyalog ortağı oluyoruz. Karar aslında alındı hukuki prosedür tamamlanmak üzere. Bu da Rusya'yla ilişkilerinizi yeni bir boyutu olmuş olacak. Şu anda altı ülke üye buraya biliyorsunuz. Gözlemci ülkeler var bir de diyalog ortağı üyeler var. Bu diyalog ortağı en dışardaki halka oluyor. Biz şimdi en dışardaki halkaya resmen girmiş oluyoruz" dedi.

 

Bir gazetecinin "Tam üyelik hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna ise Babacan, şöyle cevap verdi: "Zaman içerisinde bu mümkün. Bunun önünde bir engel olacağını ben açıkçası düşünmüyorum. Ruslar, özellikle çok arzu edeceklerdir. Ama kararı sadece Rusya tek başına almıyor biliyorsunuz. Altı tane ülke var, başta Çin olmak üzere. Diğer ülkelerin duruşu da burada önemli. Fakat  burada şuna dikkat etmek gerekir; Şangay İşbirliği Örgütü başka bir örgütün  başka bir uluslararası kuruluşun alternatifi değil. Yani biz buraya girdik diye başka süreçlerden çıkacak değiliz. Yada başka süreçlerdeyiz diye buralardan geri kalacak değiliz. Türkiye hem Avrupa'da hem Asya'da, Afrika'yla artık çok yoğun ilişkileri olan bir ülke. Hem bir Akdeniz ülkesi hem Karadeniz ülkesi hem Hazar Denizi havzasında olan bir ülke Türkiye. Dolayısı ile biz hem Balkanlardayız hem Ortadoğu'dayız  hem de Kafkaslardayız. Orta Asya ile çok yakın ilişkilerimiz var. Hem coğrafi olarak hem tarihi olarak hem de kültürel olarak bu kadar yoğun ilişkisi olan bir ülkenin pek çok uluslararası örgütte şöyle yada böyle var olması önemli. Mesela biz şimdi ASEAN yanında diyalog ortağıyız. Oralarda da ilişkilerimizi geliştirdik geliştiriyoruz. Yani bu bizim Avrupa Birliği üyeliğimiz sürecini engelleyecek yada bize Avrupa Birliği üyeliği sürecinden geri koyacak bir şey değil."