SANA’nın "Kimyasal Silahlarla Yapılan ve Yapılacak Olası Saldırılardan Türkiye Hükümeti de Sorumludur" başlığıyla duyurduğu haber şöyle;

Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı bugün başta ABD, Fransa, Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye olmak üzere Suriye ve halkına karşı komplolar kuran devletlerin krizin başından beri düşmanlıklarını sürdürmek amacıyla bahane yaratmaya çalışmaları konusundaBirleşmiş Milletler genel sekreteri ve Uluslararası Güvenlik Konseyi başkanına eş iki mektup gönderdi.

SANA’nın bir nüshasını aldığı mektubunda; söz konusu bu devletlerin Suriye hükümetine zalim suçlamalarda bulunduğunu belirten Bakanlık; bu suçlamaların başında 21-08-2013 tarihinde Şam kırsalının Doğu Ğuta Bölgesinde silahlı terör gruplarının işledikleri ve masum halktan onlarca kişinin kurban gittiği katliamın bulunduğunu ifade etti.

Bu katliamdan bir yıldan az bir süre geçmesi ardından arkasında ABD, Türkiye ve söz konusu diğer devletlerin bulunduğunun araştırmalar sonucunda kanıtlarla tespit edildiğine dikkat çeken Bakanlık; aynı devletlerin bu katliama ilaveten 15-03-2013 tarihinde Halep kırsalı Han el Asel Bölgesinde de yine kimyasal silahlarla gerçekleştirilen katliam dahil Suriye'nin daha bir çok yerinde işlenen insanlık dışı katliamların arkasında olduklarının belgelerle kanıtlandığına vurgu yaptı.

Bakanlık; Türkiye hükümeti ve ABD idaresinin Suriye'deki tekfirci terör çetelerinin sivil masum insanlara karşı kimyasal kullanmaları arkasında yer aldıkları ve direk ilişkilerinin bulunduğuna dair çıkan araştırma sonuçları ve medya raporlarına dikkat çekti.

Türkiye hükümeti ve ABD idaresinin desteği ile Suriye'de kimyasal silah kullanan Nusra Cephesinin Kaide örgütünün bir kolu olmasının yanında Güvenlik Konseyinin terör örgütleri listesinde yer aldığına dikkat çeken Bakanlık; Suriye hükümetine suçlamalarda bulunmanın yanında Nusra cephesinin bu insanlık dışı kimyasal saldırılarına örtü teşkil etmenin yaratacağı büyük tehlikeye vurgu yaptı.

Tekfirci terör çetelerinin Suriye'de daha önce bulundukları ve gelecekte bulunacakları olası kimyasal saldırılardan ABD, İsrail, Suudi Arabistan ve daha başka terör örgütlerinin sorumlu olduklarının altını çizen Bakanlık; Nusra Cephesinin son olarak Hama kırsalının Kefar Zeyta Bölgesinde masum sivil insanlara karşı zehirli gaz kullandığına işaret etti.

Mektubunun sonunda Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı Suriye Arap Cumhuriyetinin BM ve Güvenlik Konseyine gerekli tüm bilgileri takdim etmesiyle bu gibi terör suçlarını engellemede üstüne düşen misyonu üstlenmesini, Türkiye hükümeti ve sözü geçen diğer devletlerden hesap sormasını talep ettiğini vurguladı."