Fulya Omaç / Çeşme 

Çeşme dün sessiz sedasız konsolosluk görevlisi Rusları ağırladı. Yerel seçim tansiyonunun iyice yükseldiği şu günlerde Rusya Federasyonu Ankara Büyükelçiliği Konsolos Şubesi Müdürü Anton Skvortsov, yardımcıları Alexey Kuimov ve Vitaliy Lukanov eşleriyle beraber Ruslardan kalma eserleri görmek üzere Çeşme’ye geldi.

 ÖNCE ÇEŞME MÜZESİ’Nİ GEZDİLER

Çeşme Belediyesi meclis üyesi Fatma Özen’in konuğu olarak gelen ekip ilk önce Çeşme Kalesi içerisinde yer alan müzeyi gezdi. 1770 Osmanlı-Rus Deniz Savaşı'nda Çeşme Burnu ile Sakız Adası arasında karşı karşıya gelen ve başta Rus Amiral Gemisi ‘Yeustafiy’ ile Osmanlı Kaptan Gemisi ‘Burc-u Zafer’ olmak üzere batan donanma gemilerinden çıkan eserlerin de sergilendiği Çeşme Müzesi’ndeki Osmanlı-Rus Sergi Holü’nü büyük bir ilgiyle gezen ekibe Çeşme Müze Müdür Vekili Gonca Şen ile Arkeolog İhsan Tercan tarafından bilgi verildi.

 DALYANKÖY’DE KİLİSE, ÇİFTLİKKÖY’DE MEZARLIK

Ekip daha sonra Dalyanköy’e geçti. Osmanlı-Rus Savaşı sonrası Çeşme’de kalan ve burada yaşamaya başlayan Ruslar tarafından yapılan ve günümüzde duvar kalıntılarıyla, içme suyu kuyusu kalan deniz kıyısındaki kilise alanını gezdi. Dalyanköy’ün yerlisi 76 yaşındaki Sakızaki Hüseyin’in anlattıklarını ilgiyle dinleyen Ruslar, geziyi takip eden iki gazeteciden tarihsel bilgi konusunda yardımcı olmalarını rica ettiler. Ardından  Çiftlikköy’ye geçildi. İçinde sadece Kemik Odası’nın ayakta kaldığı Ortodoks Mezarlığı ziyaret edildi. Rus misafirler gezdikleri her yerde bol bol fotoğraf çekti. Daha sonra Ulusoy Deniz İşletmeleri Ege Bölge Müdürü Can Özgen’in davetlisi olarak Ilıca sahildeki Kumrucu Şevki’de Çeşme’nin yerel lezzeti meşhur kumrusu ikram edilen ekip güzel duygularla Çeşme’den ayrıldılar.

 ÇOK MEMNUN KALDIK, RAPORUMUZU BÜYÜKELÇİLİĞE SUNACAĞIZ

Rusya Federasyonu Ankara Büyükelçiliği Konsolos Şubesi Müdürü Anton Skvortsov, günümüzden 244 yıl önce yaşanan savaş ve sonrasında Çeşme’de kalan ataları hakkında yerinde bilgi edinmek için Çeşme’ye geldiklerini söyledi. Anton Skvortsov, “Özellikle Çeşme Müzesi’nde sergilenen Osmanlı - Rus Savaşı’yla ilgili eserleri çok beğendik. Çiflikköy’deki Ortodoks Mezarlığı’nda 140 tane mezar varmış. Bu mezarların ortaya çıkarılacağını ve Kemik Odası’nda restorasyon yapılacağını öğrendik. Kemikleri sergilemek Rus Ortodoks geleneklerinde yok. Yunan Ortodoksları kemikleri sergiler. Ama mezarlıkta bulunan 140 mezardan bazıları Ruslara ait olabilir. Sonuçta her iki ulus da aynı mezhepten. Restorasyon çalışmaları bizi çok memnun etti. Burada gördüklerimizi bir rapor halinde büyükelçiliğimize sunacağız. Çeşme gezimizde bize refakat edip bilgiler veren Fatma Özen’e ve siz gazetecilere çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

 ZENGİN RUS TURİSTLERİ ÇEŞME’YE GETİRMEYİ ÇOK İSTİYOR

Çeşme Belediyesi meclis üyesi Fatma Özen ise Rusya Ankara Büyükelçiliği’nin Türkiye’deki Ruslarla ilgili eserlerin canlandırılmasını istediğini belirterek ziyeretle ilgili şöyle konuştu:

Rusya'nın Ankara Büyükelçiliği eski Müsteşarı Aleksandr Kolesnikov’la iyi birer dost olduk. Kolesnikov ailesiyle birlikte her yıl 15 günlüğüne, bir aylığına Çeşme’ye, benim genel müdürlüğünü yaptığım hotele tatile gelirdi. Çeşme’yi o kadar çok sevdi ki, emekliliğinden sonra ciddi ciddi Çeşme’ye yerleşmeyi düşünmeye başladı. Türkiye’de görev yaptığı dönemde birçok uzmanı Osmanlı-Rus Deniz Savaşı’yla ilgili Çeşme’ye getirmişti. Müzedeki Rus Koridoru’nun ardından buradaki Rus kilisesinin aslına uygun olarak yeniden yapılmasını ve Ortodoks mezarlığının restorasyonuyla Çeşme’ye zengin Rusların gelmesi sağlamak istiyordu. Bununla ilgili de birçok çalışmalar yaptı. Fakat Çeşme Belediyesi bu konuda duyarsız davrandı. Bizim kişisel çabalarımız da bunun için yetmedi.”

 RUSLAR İÇİN ÇEŞME SADECE BİR TATİL CENNETİ DEĞİL

Müsteşar Aleksandr Kolesnikov’un, Ankara Büyükelçiliği Konsolos Şubesi Müdürü olarak atanan yeni Konsolos Anton Skvortsov’a bu gelişmeleri anlattığını ve gelenlerle kendisinin ilgilenmesi istediğini vurgulayan Fatma Özen, “Müsteşar beni aradı. Yeni konsolosa ‘Git, yerinde gör, bir şeyler yapalım’ dediği bilgisini benimle paylaştı. Çeşme’ye geldiklerinde de benim ilgilenmemi istedi. ‘Gerekirse Putin Vakfı’nı devreye sokalım. Burada kiliseyi, mezarlığı canlandıralım ki bir cazibe merkezi olsun’ dedi. Nedeni ise çok basit. Ruslar için Çeşme, sadece bir tatil cenneti demek değil. Çeşme onların için aynı zamanda tarihlerinin kritik hamlelerinden birisi. O tarihte Rus donanması, Osmanlı filosunun hemen hemen tamamını Çeşme limanında, Trafalgar’da İngiliz amirali Nelson’un Napolyon komutasındaki Fransız donanmasına yaptığına benzer şekilde, bir ateş gemisiyle yakarak imha etmişti. Rusların Akdeniz’de önü bu mucizevi başarıyla açılmıştı. Bu başarı Ruslar için o kadar önemli ki, Petersburg’da bir Çeşme Müzesi var. Bunların hepsi artık geçmişte kaldı. Bizim şimdi yapmamız gereken Çeşme’yi Ruslar için bir cazibe merkezi haline getirmek. Petersburg’daki müzenin devamı niteliğinde olabilecek, üstelik savaş mahalinde bir cazibe merkezi. Yeni seçilecek belediye başkanına bir çağrım var. Çeşme’ye turist akını istemiyor muyuz? İşte size önemli bir fırsat. Ortodoks mezarlığı çalışmaları başladı. Rus kilisesini yeniden yapmak iş değil, yeri kamu arazisi. Nasıl ki Anzaklar yenilgilerine rağmen her yıl binlerce km yol katederek Çanakkale’ye akın ediyorsa, Ruslar tarihlerinin önemli bir zaferini yerinde yaşamak için burunlarının dibindeki Çeşme’ye 10 misli daha fazla ilgi gösterecektir. Üstelik Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin de, sualtı araştırmalarına çok meraklı. Çeşme'deki batıklara ilgi göstereceğini düşünüyorum. Yeni belediye başkanının yapması gereken biraz ilgi ve tanıtım, hepsi o kadar. Bir de Petersburg’la kardeş şehir olalım yeter” dedi.