Rapordaki genel ifadede yolsuzluğun egemen olduğu toplumlarda, hırs ve güç kontrolünü yitirmiş yöneticilerin, yolsuzlukları kendi yerlerini sağlamlaştırmak için kullandıkları belirtildi. Ayrıca yolsuzluğa karşı çıkan kişi yada kurumların dava edildiği ifade edilen raporda yolsuzlukların güvenlik güçlerinin etkilerinin azalmasına, yargının bağımsızlığını yitirmesine ve ekonomilerin zarar görmesine yol açtığına dikkat çekildi.

 

Türkiye ile ilgili olarak da hükümetin uygulamalarını eleştiren medya kuruluşları ve gazeteciler üzerinde intikam amaçlı cezalandırma, hapse atma, işinden ettirme politikaları uygulandığı belirtilen raporda, Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın adı anılarak, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisini eleştiren gazetecilere, adlarını vererek açıkça saldırdı. Ekonomi gazetecisi Amberin Zaman'a, 'gazeteci kılığına girmiş utanmaz militan' diyebilecek kadar ileri gitti. Erdoğan'ın, The New York Times'in İstanbul muhabiri Ceylan Yeğinsu'nun fotoğrafını yandaş gazetelerin birinci sayfalarında yayınlatmasının ardından, Yeğinsu binlerce tehdit aldı. İnsan hakları ve basın özgürlüğü eylemcileri hakkında binlerce dava açıldı" ifadelerine yer verildi.

 

Türkiye'de yargı ve hukuk sisteminin, devletin kolluk kuvvetlerinin siyasallaştırıldığı da belirtilen raporda, Gezi Parkı olaylarında yaşananlar, Berkin Elvan'ın ölümü, Şırnak'ta 34 kişinin öldürülmesi gibi konular da ayrıntılı olarak ele alındı.