Haber- Yorum

Kamuoyunda son günlerde Güçlü'nün politikadan çekilmesi gerektiği hususunda baskılar artarken, demokratik çevreler TGH'nin siyasete alet edilmesini büyük bir endişeyle takip etmekteler.

TGH-GENÇLİK'TEN BAŞKAN ŞAHİN VE 4 YÖNETİM KURULU ÜYESİ İSTİFA ETTİ


Hamburg Türk Toplumu bünyesinde bir süredir gençlik alanında çalışmalar yapan TGH-Gençlik yönetim kurulunun 13 üyesinden 5'i yaptıkları bir basın açıklamasıyla görevlerinden istifa ettiler. İstifa edenlerin, TGH Başkanı Nebahat Güçlü'nün son gelişmelere yönelik yaptığı açıklama ve Türk Federasyonu gecesindeki konuşmasından rahatsız oldukları aktarıldı. TGH-Gençlik yönetim kurulunun 5 üyesi açıklamalarında skandal gelişmeyi gündeme taşıyan sitemiz Avrupa Postası'na ve TGH yönetiminden istifa eden üyelere karşı sürdürülen dışlayıcı tutumun kabul edilemez olduğunu ifade etti.

TGH İÇİNDE KARŞILIKLI SAYGI ORTAMI KALMADI




Almanca olarak yapılan açıklamada, TGH'nin temel değerleriyle çelişildiği ifade edilerek, Hamburg Türk Toplumu'nun daha fazla zarar görmemesi için partilerüstü davranması istendi. TGH Başkanlığı ile politika arasında ayrım yapılması gerekir içerikli çağrıda, Güçlü'nün bunu karıştırdığı kaydedildi. Çatı örgütü gibi, gençlik örgütünün de farklı düşüncedeki kişilerden biraraya geldiği belirtilerek, dernek içinde birliği korumak için çaba sarfedildiği, ama şuanki yönetim altında bunun mümkün olmadığı ifade edildi. Karşılıklı saygı ve yapıcı bir ortamın olmamasından dolayı, TGH-Gençlik Başkanı Erkan Şahin ve Başkan yardımcıları Yasemin Erding, Fidan Özdemir ile Yönetim Kurulu üyelerinden Betül Zerdeli, Mustafa Barış Türkoğlu'nun ( açıklamada ismi geçen Tezol'un Yönetim Kurulu üyesi olmadığı belirtildi) görevlerinden istifa ettikleri belirtildi.

VE GÜÇLÜ'YÜ BOZKURTLAR YALNIZ BIRAKMADI



Gelişmelerden sonra oldukça bunaldığı ve zor anlar yaşadığı aktarılan Güçlü'ye ilk destek MHP'nin yurtdışı teşkilatı Türk Federasyonu üyesi Hamburg Türk Kültür Merkezi'nden geldi.

Hamburg Türk Kültür Merkezi (Bozkurtlar) Başkanı Şeref Ünüvar dernek lokalinde yaptığı açıklamada TGH Başkanı Güçlü'den övgüyle söz etti: Açıklamada, “Bazı çevreler Nebahat Güçlü’nün seçilecek olmasından ürktüler ve karalama kampanyası başlattılar. Biz millet olarak daima mazlumun yanında olduk. Bu olaydan sonra biz ülkücüler de artık siyasetin içinde olacağız” şeklinde konuştu.

ÜNÜVAR: 'IRKÇI VE FAŞİST DÜŞÜNCEDE OLDUĞUMUZU KASITLI OLARAK YAYIYORLAR'

Ünüvar, “Sayın Nebahat Güçlü’nün bizim 2 bin kişinin katıldığı kültür gecemize iştirak etmesi ve seçimlerle 5 dakikalık politik bir konuşma yapmasından sonra ortalığın bu kadar karışması, bizim ırkçı ve faşist düşüncede olduğumuzun kasıtlı olarak yayılmasını hayret ve esefle karşılıyoruz. Biz öcü olarak gösterildik. Meğer biz neymişiz de haberimiz yokmuş ! Anlaşılan o etkinlikle biz fincancı katırlarını ürkütmüş olduk.” dedi.

KALMAK MI, GİTMEK Mİ ZOR?



Geçtiğimiz günlerde aralarında sayman ve ikinci başkanın da bulunduğu 9 TGH Yönetim Kurulu üyesinden 4'ünün (Erkan Erçin, Murat Kaplan, Canan Yıldırım ve Coşkun Coştur) "siyasetin gölgesinde TGH yönetilemez" içerikli açıklamayla istifa etmeleri kamuoyuna yansımıştı. 18 Ocak tarihindeki MHP'nin yurtdışı teşkilati Türk Federasyon tarafından düzenlenen "Kültür ve Ülkü Şöleni" toplantısında eyalet seçimlerinde adayı olduğu Yeşiller Partisi'nden habersiz olarak konuşma yapan Güçlü'ye, adaylıktan çekil çağrısı gelmişti. Güçlü'nün ihracı için mahkeme yolunun açılmasından sonra, Güçlü'ye TGH'ya üye dernekler ve yönetim kurulu içinde de yoğun tepkiler geldiğine ve biran önce istfia etmesine yer verilmişti.

TGD'DEN AÇIKLAMA: SONUÇLARINI GÖRECEKTİR

Öte yandan Almanya Türk Toplumu (TGD) adına yapılan bir açıklamada ise, "Güçlü'nün konuşması kendisini bağlar" denilerek, "Nebahat Güçlü, yaptığı konuşmasıyla TGD'yi bağlayan yada etkileyen bir çalışma içinde olmamıştır.Konuşma yaptığı yer ve içerikten kendisi sorumlu olup bunun sonuçlarını kendisi seçim kampanyasının sonunda görecektir. Nebahat Güçlü TGD'ye bağlı bir eyalet örgütümüzün başkanıdır.TGD'ye bağlı dernekler kendi içlerinde özerk bir yapıda olduklarından TGD'nin gelişmelerde müdahale hakkı ve olanağı yoktur" sözlerine yer verildi.

'KALEMİNİ KIR AMA SATMA' SÖZÜ BASIN PANELİ'NDEN SONRA UNUTULDU MU?

Gazetecilk ile ahbap- çavuş ilişkisini karıştıran bazı türkçe basın mensuplarının, Alman medyasında çıkan onlarca habere ve Anayasayı Koruma Örgütü raporlarında resmen "aşırı sağcı " olarak tanımlanan, Türk Federasyonu'na (Bozkurtlar) kol kanat germeleri ve skandal haberi kamuoyunun gündemine taşıyan sItemiz Avrupa Postası'nı gerek politik gerekse de kişisel hedef göstermeleri gözlerden kaçmadı. Bu davranışlarıyla kraldan çok kralcı davranarak, objektif habercilk anlayışına gölge düşüren ve sahibinin sesi gibi davranarak günü geldiğinde "Kalemini kır ama satma", öte yandan "Güçlü'ye destek yağıyor" haberiyle yanıltıcı tarafgirlik yapanlar, yazdıklarını bir kez daha gözden geçirmelidirler.