Olayların Husby mahellesiyle sınırlı kalacağı zannedilirken Stockholm’ün diğer göçmen mahallerinde de benzer olaylar yaşanmaya başladı.

Dün Jarfalla mahallesindeki polis karakolu ataşe verildi.

İsyancı gençlerin başlattığı olaylarda yakılan otomobiller, okullar ve zarar gören binalar nedeniyle büyük maddi zarar meydana geldi.

Polis takviye ekiplerle güçlendirildiyse de olayların önünü almayı başaramadı.


Siyasi partilerin liderleri olaylara ilişkin açıklamalarında şiddetin kabul edilemeyeceğini ifade ederken, Başbakan Fredrik Reinfelst gençlerin toplumu değiştirmek için isyana başvurduklarını ileri sürerek bu tür şiddet yöntemlerine izin verilmeyeceğini söyledi.


Çarşamba akşamı Husby’e yakın Solna semtinde oynanacak derbi maçı nedeniyle güvenlik güçleri alarma geçirilerek yeni ekiplerle takviye edildi.


Husby banliyösünde yaşayan yaklaşık 12.000 kişinin yüzde 80'i göçmenlerden oluşuyor.

Bunlardan çoğu Somalili, ancak aralarında Orta Doğu ülkelerinden ve Türkiye'den gelen göçmenler de var.





Bardağı taşıran damla


Olayların başlangıç nedeni olarak geçen hafta Husby mahallesinde elinde bıçakla etrafı tehdit eden yaşlı bir adamın polis tarafından vurulması gösteriliyor.

Cinnet geçirdiği tahmin edilen yabancı kökenli adamın öldürülmesine tepki gösteren gençler polisi ırkçılıkla suçluyor.

Gözlemciler olaylara ilişkin değerlendirmelerinde yaşlı adamın vurulmasını bardağı taşıran son damla olarak nitelendiriyor.


Stockholm’ün kuzeyindeki göçmen mahallelerinden Husby, Rinkeby, Tensta mahallelerinin tasarruf politikaları yüzünden getto haline geldiğine geldiğine dikkat çeken köşe yazarları, hemen hemen hepsi yabancı kökenli, işsiz ve eğitim düzeyi düşük gençler için adeta bir isyan ortamı yaratıldığı görüşündeler.


Mahalleli gençler ile polisin arasında kalmış olan semt sakinleri ise politikacılara bölgedeki sosyal sorunları gözardı etmeme için çağrıda bulundu.

Gettolaşan mahalleler


Şiddet olaylarının üçüncü gününde kamuoyunda da yoğun bir tartışma başladı.


Politikacılar şiddet yöntemlerinin kabul edilemeyeceğini dile getirirken, gazeteciler ve uzmanlar olayların başladığı semtlerdeki sosyal sorunlara dikkat çekti.


Semt sakinlerinin tasarruf politikaları yüzünden gettolaşan mahallelerde izole bir yaşama itildiklerine işaret eden köşe yazarları, izlenen politikaları fiyasko olarak niteledi.


Gözlemcilerin de işaret ettiği gibi söz konusu semtlerdeki postane, banka, eczane, sosyal hizmetler servisi gibi kurum ve kuruluşlar son 10 yıl içinde birer kapatıldı.

Bu gibi hizmetler, mahallelerinin dışında kalan farklı bir semtten verilmeye başladı.

Söz konusu göçmen semtleri bu hizmetlerin ve bu kurumlarda çalışanların ortadan kaybolmasıyla adeta gettoya dönüştü.


Eğitim düşük, işsizlik büyük


Olayların yaşandığı göçmen mahallelerinde gençler arasında işsizlik yüzde 54.

Lise eğitimine devam edecek düzeyde olanların oranı ise yüzde 40.

İşsizlik ve eğitim düzeyinin düşüklüğü karşısında her hangi bir önlem alınmaması sorunların kartopu gibi büyümesine yol açıyor.

Tasarruf politikaları yüzünden kısıtlanan kaynaklar ise ancak acil yardımlarda kulllanılıyor.


Söz konusu politika geçtiğimiz yıl Stockholm Belediyesi içinde tartışmalara yol açtı. Husby, Rinkeby, Tensta bölgelerinin sosyal hizmetler şefi ayrılan bütçenin ancak acil durumlarda kullanmaya yettiğini belirterek, sosyal sorunları çözecek kaynak yaratılmasını istedi.

Memur kadrosunda olan sosyal hizmetler şefinin, politik kararları eleştirmesi belediye yönetimince hoş karşılanmadı.


Basına sızan tartışmalardan sonra beldiye yönetimi, sosyal hizmetler şefini bu yıl başında erken emekliye ayırdı. Görevlileri emekliye ayırmakla sorunların önlenemediği ise ortada.


Bir başka tehlike de olayların yabancı düşmanlarının ekmeğine yağ sürmesi. Husby’deki olayların başlamasının hemen ardından polisin Facebook sayfası mesajlarla bombardıman alanına döndü.


Gençlerin isyanını haklı bulanlar, Facebook sayfasına gönderdikleri mesajlarda polisi ırkçılıkla suçlarken, yabancı düşmanları "Maymunları İsveç’ten atın" gibi mesajlar göndermeye başladı.


Bunun üzerine polis Facebook sayfasını kapatmak zorunda kaldı.