Chatham House'un ev sahipliğinde ve Doğan TV Holding iş birliğinde "Ortadoğu'da Kadın ve Güç" konulu bir konferans düzenlendi. Türkiye'ye ilginin yoğun olduğu konferansta, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin "Tepedeki Kadınlar" konulu panelde konuştu. Çoğunluğu Ortadoğu ülkelerinden olmak üzere 20'ye yakın kadın konuşmacının söz aldığı konferansa çok sayıda davetli katıldı. Chatham House Ortadoğu ve Kuzey Afrika Araştırmaları Başkanı Dr. Clair Spencer, Profesör Deniz Kandiyoti, Dr Maha Azzam, Arap Kadınlar Birliği Başkanı Dr.Fatemah Khafagy, HE Assia Bensalah Alaoui ve Prenses Basmah Bint Saud konuşmacılar arasındaydı.

 

Doğan TV Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesinde kadınların soysal statüsünün geliştirilmesi için eğitimin önemine dikkat çekerek kadınların ekonomiye, sosyal ve politik yaşama katılımının ancak buradan başlayabileceğini söyledi. Yalçındağ, "Kadınlara eğitim konusunda fırsat eşitliği sağlanarak hayatın her alanında daha fazla rol alıp katılımda bulunmalarının sağlanması gerekiyor" dedi.

 

Ailelerin ekonomik durumu ile eğitim arasında da yakın bir ilişki bulunduğuna dikkat çeken Yalçındağ, "Eğer bir aile ekonomik olarak sadece iki çocuktan birine eğitim sağlayabilecek durumdaysa, bu noktada tercih erkek çocuktan yana kullanılıyor. Bu kararı veren de anne. Bu nedenle bu tür önyargıları gidermek için kadınları eğitmemiz gerekiyor" dedi.

 

"SORUNLAR ANCAK EĞİTİM, EKONOMİ VE BAZI SOSYAL NORMLARIN DEĞİŞİMİYLE ÇÖZÜLEBİLİR"

Yalçındağ, başta Ortadoğu olmak üzere tüm dünya kadınlarının 1911 yılında kutlanan ilk dünya kadın gününden bu yana birçok kazanım elde ettiklerini vurguladı. Kadınların artık iş dünyası ve eğitim gibi kritik önemdeki alanlara daha fazla katılımda bulunduklarını belirten Yalçındağ, "Ama sorunlar da devam ediyor. Kadınlar için iş imkanı ve çalışan kadınlarla erkekler arasındaki gelir adaletsizliği gibi sorunlar hala çözüm bekliyor" dedi. Bunların aslında evrensel bir sorun olduğunu ancak yine de Ortadoğu'da daha fazla hissedilmekte olduğunu kaydeden Yalçındağ, "Bu sorunlar ancak eğitim, ekonomi ve bazı sosyal normların değişimiyle çözülebilir" dedi.

 

"KADINLARIN SİYASET VE EKONOMİYE KATILIMIYLA DÜNYA DAHA İYİ BİR YER HALİNE GELECEKTİR"

Kadın erkek eşitsizliğinin sadece Ortadoğu ya da az gelişmiş ülkelerin değil Batılı ülkelerin de sorunu olmaya devam ettiğini kaydeden Yalçındağ, buna örnek olarak Türkiye'de Uzay Yolu adı altında yayınlanan Star Trek dizisini gösterirken, "Uzay Yolu yapıldığı 1960lar'da kölelik, savaş ve kadın-erkek eşitliği gibi konuların aşıldığı bir ortamı ele alan bir bilim kurgu dizisiydi. Dizinin ilk bölümünde geminin kaptanı bir kadındı. Daha sonra yapımcılar kadından kaptan olamayacağını söyleyerek karaketeri değiştirdiler" şeklinde konuştu.

Son zamanlarda iş çevrelerinde kadınların 'Yükselen piyasaların yükselen piyasası' olarak tanımlandığını kaydeden Yalçındağ, "Buna katılıyorum ve kadınların hayatın her alanında daha fazla rol alması gerektiğine inanıyorum. Kadınların siyaset ve ekonomiye katılımıyla dünya daha iyi bir yer haline gelecektir" diye konuştu.

 

"KADINLAR NE ZAMAN Kİ BİR DEVİRME SAHİP ÇIKMIŞLAR, O ZAMAN O DEVRİM BAŞARILI OLMUŞTUR"

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ise Ortadoğu'nun sorunlu bir bölge olduğuna dikkat çekerken, bakış açısının tüm dünya için eşit olması gerektiğini söyledi. Bakan Şahin şöyle konuştu: "Ortadoğu'da ülkeler doğal kaynakları ve zenginliklerine göre değerlendirilmemelidir. Demokratik, laik ve hukuk devleti olan Türkiye aynı zamanda yüzde 99 Müslüman nüfusuyla Ortadoğu'da birçok ülkeye rol model oluşturuyor. Türkiye aynı zamanda gelir dağılımındaki adaletsizliği en fazla oranda düzelten OECD üyesi ülke oldu."

 

ADALET HERKES İÇİN İSTENMELİDİR

Tarihe bakıldığında devrimler ve ideolojilerin kadınların üzerinden gelişmiş olduğunu da kaydeden Şahin, "Kadınlar ne zaman ki bir devirme sahip çıkmışlar, o zaman o devrim başarılı olmuştur" dedi. Bakan Şahin Türkiye'nin Suriyeli mültecilere kapılarını açtığını sığınanların yüzde 80'inin kadın ve çocuk olduğunu da hatırlattı. Türkiye'nin dış politikada Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözlerini kendisine ilke edindiğini da kaydeden Şahin, "Adalet herkes için istenmelidir. Dünyanın barışa, sevgiye ve empatiye ihtiyacı var. Bunu başarabilmek için de kadınlarını işbirliğine ihtiyacımız var" dedi.

 

CHATHAM HOUSE

1920 yılında Londra'da kurulan misyonunu dünyanın zenginliği ve güvenliği için bağımsız düşünce, münazara ve analiz konularında lider kuruluşu olmak şeklinde tanımlayan Chatham House, enerji, çevre ve kaynak yönetimi, uluslararası ekonomi, uluslararası hukuk alanlarında araştırmalar yapmaktadır.

Kuruluş dünyanın önde gelen liderlerinin katılımıyla konferanslar düzenlemektedir. Düzenli yayınlarının yanı sıra araştırmalarının da yayınları bulunmaktadır. Chatham House her yıl yaptığı çalışmalar ve topluma sağladığı faydalar nedeniyle bir lidere ödül vermektedir. 2010 yılı Chatham House Ödülü çalışmaları nedeniyle Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e takdim edilmiştir.

Chatham House ayrıca ünlü "Chatham House Kuralları" ile de bilinir. Buna göre Chatham House'da paylaşılan bilgi ve fikirler katılımcılar tarafından serbestçe kullanılabilir ama bu fikir ya da bilgileri veren kişilerin isimleri ya da hangi kurumlara bağlı oldukları açıklanmaz.

Üyeleri arasında dış işleri mensupları, büyükelçiler, politikacılar, akademisyenler, sivil toplum kuruluşu mensupları bulunmaktadır. Westminister'ın üç partisinin temsilcileri Sir John Major, Baroness Scotland, ve Lord Ashdown Chatham House'un başkanları arasında yer almaktadır.