Almanya'nın Köln barosu avukatlarından Oğuz Sarıkaya NSU isimli ırkçı terör örgütünün Alman derin devleti tarafından kullanıldığının Türkler arasında yoğunlukla konuşulmaya başlandığını belirterek hukukçu gözüyle yaşanan gelişmeleri yorumladı. Özellikle son günlerde bazı çevrelerce NSU'lu teröristlerin işlediği cinayetlerin Alman derin devleti tarafından organize edildiğinin iddia edildiğini dile getiren avukat Sarıkaya, “Bu kanının oluşmasındaki asıl sebep NSU isimli ırkçı terör örgütüne karşı yürütülen soruşturmadaki skandallar oldu. Bu cinayetlerin asıl faillerinden olan Uwe Böhmert 2000 yılında yakalama emriyle aranıyordu. 6 Mayıs 2000'de terörist Böhmert'in Chemnitz kentinde Thrüngen Anayasa Koruma Teşkilatı mensupları tarafından fotoğrafları çekildi ancak yakalama emri olmasına rağmen göz altına alınmadı Ya da alınmak istemedi. Akabinde ise Böhmert'in de içinde bulunduğu terörist grup uzun bir süre içinde arka arkaya 10 cinayet işledi” dedi.

 

İDDİALAR ÇOK AĞIR

 

Avukat Oğuz Sarıkaya, bazı gerçeklerin bilindiğini ancak bazı çekincelerden dolayı dile getirilmediğini söyleyerek şöyle konuştu: “NSU terör örgütüne yakınlığıyla ve bu örgüte destek sağladığıyla bilinen Thomas S. isimli şahısın Emniyet birimleri tarafından ciddi maddi destek alığı ortaya çıktı. NSU teröristlerine patlayıcı maddelerin Alman emniyet birimlerinin gözdesi Thomas S. tarafından temin edildiği de bilinmekte. Thomas S. isimli şahsın halen emniyet birimleri ve bazı siyasiler  tarafından korunmakta olduğu iddia ediliyor. Federal Almanya Anayasa Koruma teşkilatında Şubat 2012´de, Thomas S.´in Federal Savcılık tarafından zanlı olarak tanımlanmasının hemen akabinde bu şahısla ilgili tüm dosyaların imha edildiği belirtiliyor. Federal Almanya Anayasa Koruma teşkilatı neyi gizliyor? Thomas S.  veya NSU isimli ırkçı terör örgütüyle bağlantısı mı gizlemeye çalışılıyor? Bu dosyaların imhasını rutin bir iş gibi göstermeye çalışsa da, bu teşkilat buna kimseyi inandıramaz.”

 

SORULAR YANIT BULMALI

 

Sarıkaya ayrıca Keup caddesindeki çivili bombalı saldırının ardından zamanın içişleri bakanı Schilly'nin açıklamalarını hatırlatarak “Köln'de bulunan ve Türklerin yoğunlukla yaşadığı Keupstrasse´ye bomba saldırısı yapılmasından hemen sonra dönemin içişleri bakanı Otto Schilly emniyet mensuplarına emir verir şekilde bu saldırının ırkçı bir saldırı olmadığını açıkladı ve bu yönde araştırmalarının önünü kesti. Bir içişleri bakanı bir kaç saat içinde böyle bir kanıya nasıl varır? Tabii ki varamaz. O zaman böyle bir söylemi neden açıklar? Bir şeylerin üstünü örtmek için olabilir mi?”şeklinde konuştu.

 

HERŞEY AÇIĞA KAVUŞACAK MI?

 

Önümüzdeki günlerde başlayacak davayı da değerlendiren Oğuz Sarıkaya, “NSU davasında ismi geçen  kişiler terör cinayeti işlemekten hüküm giyeceklerdir ancak dava sonunda bütün bu NSU ile ilgili olan olaylar açığa kavuşacak mı, burada soru işareti var” dedi.