-Süheyla Kaplan-

  Almanya











Yeşiller Partisi Federal Milletvekili Memet Kılıç, verdigi özel demecinde sanatçıların düşünce ve dini özgürlüklerinin kısıtlanmasının teokratik rejimlerin en önemli özelliği olduğunu ifade ederek, Fazıl Say hakkında verilen bu kararı  Türkiye'nin din devleti olma yolunda önemli bir sinyal olarak gördüğünü söyledi.




Kılıç, „“Türkiye“de hükümet adeta demoklesin kılıcı gibi sanatçıları susturmak istiyor ve başkanlık sistemi getirilinceye kadar dışardan kesinlikle bunu engelleyecek herhangi bir müdahale istemiyor“ dedi.

 

Sol Parti Berlin eyaleti Milletvekili Hakan Taş ise, Türkiye“de hala bağımsız yargıdan söz etmenin  mümkün olmadığını ifade ederek, Say'a internet sitesinde yaptığı bir yorumdan dolayı verilen bu kararı „utanç verici“ olarak değerlendirdi.

 

„TÜRKİYE“DE HALA DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ SUÇ“

 

Alman Sosyal Demokrat Parti (SPD) Hamburg eyaleti Milletvekili Ali Şimşek, Türkiye“de hala düşünce ve ifade özgürlüğünün suç sayıldığını belirterek, “Sanatçıların özgür olması gerekir. Düşünce ve basın özgürlüğünün olmadığı bir ülkede özgürlükten söz edilmez. Her zaman başkalarının uşağı olursunuz. Eğer inanç, düşünce ve ifade özgürlüğü bir ülkede kısıtlanmışsa, o ülkenin şah damarı keşilmiş demektir“ dedi.



„DEĞERİNİ BİLMEDİĞİMİZ İNSANLARIMIZA BAŞKA ÜLKELER SAHIP ÇIKIYOR“

 

Yeşiller Partisi Hamburg eyaleti Milletvekili Filiz Demirel, Nazım Hikmet, Yılmaz Güney, Fazıl Say gibi değerlere yeterince sahip çıkılmadığını belirterek, “Bizim  özgür iradelerine, demokratik fikirlerine tahammül edemediğimiz, değerini bilemediğimiz insanlarımıza başka ülkeler sahip çıkıyor“ dedi.

 

 

Demirel, „“Fazıl Say gibi dünyada yer edinmiş sanatçıların biz değerini bilmezken, diğer ülkeler sahip çıkıyor.  Say, Anadolu“nun ezgilerini dünyaya tanıtan bir sanatçı. Gazetecilerin, sanatçıların özelliği toplumlarda özgür düşüncenin yaygınlaşmasına katkı sağlamaktır. Fazıl Say“a verilen bu karar toplumu  sindirme politikasıdır. Bu ancak diktatörlük rejimlerde yapılır. Düşünce özgürlüğüne vurulmuş bir damgadır.  Açıkcası çenenizi tutun demektir“ şeklinde konuştu.

 

Almanya“da tanınmış sanatçı Mario Rispo ise, düşünce özgürlüğünün hiçbir şekilde kısıtlanmaması gerektiğini ifade ederek, farklı düşüncelere karşı toleranslı olunması gerektiğini savundu.