İslami toplumun radikalleşmesi, Dünya’nın geleceği için 3 tehlikeden birini oluşturmaktadır. (Siyonizmin Kapitali,İslami radikalleşme ve teknolojinin insan yaşamında yanlış kullanımı ile doğaya verdiği zarar) İslamın radikalleşmesi ilk dönem İktidar mücadelesindendi, (Bugünkü İŞID gibi) Osmanlı da dini yayma strateji ile Hristiyanlıkla mücadele edebilmek için bilinçli olarak inancın radikalleştirilmesi vardı, Vs. 

İslamın yayılmaya başladığı dönemden bu yana, küçüklü büyüklü çok sebebi var ama aslında temelde çoğu, çıkar çatışmasının mezhepler, tarikatlar vs. ye bölünüp her bir dini kullanarak kendine kişiliği kadar hegomonya alanı oluşturmak içindi.

 

Son dönemde ise,Global Kapitalizm planına uyarlanan bir silah olarak kullanılmağa başlandı.Bilhassa son 100 yıln 50 yılı, İngiliz ve ABD nin önderlik ettiği, Global Kapitalizmin, global düzenle Dünyayı ele geçirmek ve Dünya nüfusunu azaltmak için kullandığı bir atom bombasından daha tehlikeli ama amaca uygun öldürücü silah yapabilmek için,bilinçli planlarıydı.

 

İslamı bilhassa Osmanlı’da ingilizler Arabistan da nasıl Sarı İngiliz altınları, Türkiye’de de son 50 yıldır ABD dolarlarını saçarak cahil insanları kullanarak kandırıp demokratik seçim iradesine etkileyecek,’’Türban’’ işini uyararak,nasıl radikalleştirdilerse aynı yöntemin tersi ile de İslam radikallikten kurtulur.

 

İslam toplumunda erkek egemenliği vardır. (Bu sonradan uydurulan kurallarla erkeğin savaşçı olması, fiziki kuvvetli olması vs. nedenlerle güç kullanarak kadını egemenliği altına almasından sonra kadın hakları geriye çevrilememiştir) Tarihler boyu, İslam toplumlarına ve İslami kurallarla yönetilen ülkelere bakıldığında Yönetenlerin,yönverenlerin ve birkısım toplumun kendinde 3 zaafı vardır.


1.Para,altın ve değerli metal.Yani maddiyat.

2.Kadın.Her ne kadar Kadın horlansada cinsellikte tercih sebebidir.

3.Cehaletden dolayı ilim. (Bilim pozitif-objektif,bilim ise subjektiftir) 


İslami kurallarla idare edilen Devletlerin hemen hepsinde, halk fakir ama yöneticileri inancı kullanarak zengin ve müsrif yaşayan,halkın cehaletini kullanarak zengin saltanılı ihtişamlı hayat sürme sistemi vardır. Yöneticilerde bundan faydalanmaktadırlar. 
Bugün İslamı kullanan yöneticiler kendi ülkelerinde vahşet saçarlarken,İslami yöneticileri kullanan Global kapitalizm daha bilinçli İslamı kullanarak,sözde kendi kuklaları İslami yöneticileri kullanarak, birbirlerini kırdırmaktadır.

 

Almanya ve Avrupa radikalleşmeden korunmak için:

 

1.İslam’ın önce, Global kapitalizmin silah olarak kullanması önlenmeli,Global kapitalizmin kullanma  temeli olan İslami cehaletten kurtarılmalı,bilime yönlendirilmelidir. 1400 yıl cahil bırakılmış toplumun hurafeye veya radikalizme yönlendirilmesi daha kolaydır.Almanya ve Avrupa içerisinde yayılmış durumdaki İslami radikalizm tehlikesinden ancak böyle kurtulabilir.

 

Kesinlikle ama kesinlikle,Global kapitalizmin islamı geleceğin bir silahı gibi durmadan yüklemesinin derhal önüne geçirilmelidir.(Bugün islam alemindeki kullanılan tüm savaş araç ve gereçleri Kapitalist toplumlardan temin edilmektedir. (Dağdaki teröristte bile Alman, ABD, İngiliz, Rus silahları vardır).Bu silah böyle devamlı yüklenirse çok yakında tersine tepecek Avrupa’yı da yakacaktır.

2.Kur’an'ın,toplumu yönetmek için bir Anayasa kitabı olduğu topluma anlatılmalı ve din bezirganlarının kullandığı inançla kandırıp yönetmenin önüne geçilmelidir. Bugün demokrasilerde de anayasa kitabı vardır. Bu iki toplumun Anayasada insan,kadın,doğa vs.üzerine verdiği haklar topluma çağdaş yöntemlerle anlatılmalıdır.

3.‘’İslam önderiyim’’ deyip ileri çıkanlarda,köyde yaşayıp paranın değerini bilmeyenler de toplumun genelde %70’i, para ile değişim gösterenlerden oluşmaktadır. (Atatürk ve Cumhuriyet hariç.O dönem Vatan ve akıl vardı). Bugün İslam toplumlarını yönetenlerin heves ettikleri birinci derecede Paradır.Hemen hepsi inanç yerine para tercih yapmaktadırlar.

Almanya,Para silahını kullanmalıdır.(Türkiye de türbanın yayılış entrikasına bakıldığında kolayca anlaşılır).Almanya’da son 20 yıldaki düzenbazlıklara bakıldığında,Yimpaş,Jetpa,İhlas,kombassan,Deniz Feneri vs.vs. hepsi para düzeni üzerinedir. Almanaya sosyal kasasından faydalananların bir kısmı yaşamı için gerekli olan harcama için ihtiyacı olsada önemli kısmı sosyal kasayı kötü amaç için kullanmaktadır.Almanya bu verdiği paranın akıbetini özellikle kendi geleceği için kontrol etmelidir.Türkiye de açıkgöz siyasetçiler nasıl cahil insanların cehaletinden faydalanıp çoğunluğu sağlıyorsa,Almanya’daki sosyal kasanın soyulmasıda bireysel hakların açıkgöz din bezirganlarının kişileri kullanarak yapılmasındandır.


Almanya bu para ile bilhassa kadınların mecburi eğitimine yönelmeli,derslere giden kesime extra para vermelidir. Hatta 20 yıllık bir programla çalışan İslami coğrafyadan gelen kadınların çalışma koşulları iyileştirilip,emsallerine göre 1,5 kat maaş da verilebilir.

4.İslamda kadın, başlangıçta bir çok ayetlerde ‘’Cennet ayaklarının altında’’ olacak kadar kutsallıktan, son dönem harem kurup üretme çiftliğinde sadece üretim için kullanılan araca dönderilmiştir. Kadın islamın ilk dönemlerinde okuduğumuz kadarıyla,hakları (miras vs.) olan,son dönemlerde hakkı kukuku olmayan Tanrı’nın insanlara bahşettiği köle yapılmıştır.

Radikalleştirlmede kullanılan bu olgu tersine çevrilip,kadınlar toplumda öncelikle bilinçlendirilmeli,sadece cinsel gelecek nesil doğuran kişi değil,toplumun yarısını oluşturan birey iradesi kazandırılmalıdır. Kadınların bilinçlendirilmesi demek ilk öğrencisi çocuklarında 2 ci generasyonda radikalleştirlmeden uzaklaşması demektir. Global kapitalizmin görsel yayınlarla veya telekominikasyon avantajı kullanarak yapmış olduğu kültür yozlaştırma takdiği bir kısmın kullandığı silah olmakta ve birkısmı dahada radikalleştirmektedir


İslamiyet,mutlaka bilime yönlendirilmelidir.Hurafeden kurtulmanın en kolay yolu bir generasyonu bilimle donatmaktır.Ortaçağ'da radikal Hristiyanlık etkisinden kurtulunmasının birinci sebebi Martin Luther in bilime verdiği önemle başlamıştır.

Bilimle düşünce kuvvetlenir. Bilimle kişilik gelişir. Bilimle bir çok bilinmeyen çözülebilir. Bilim ile İnancın derinliği, ters orantılıdır.Bilim geliştikçe inanç sığlaşır.

19.12.2014